Dört bir yanım cep telefonu

Geliyordu gelmiyordu, kırıldıydı kırılmadıydı derken merakle beklenen iPhone sonunda ülkemize de geldi. Türkiye temsilcisi Bilkom lütfedip iPhone gönderme zahmetine girmedi. Turkcell'deki bir arkadaşım sağolsun test için özel bir versiyon yolladı. Bu sayede ben de size izlenimlerimi aktarma imkanına sahip oldum. Telefon çok güzel, karizmatik, dokunmatik arayüz süper kullanışlı ve eğlenceli bir ürün. Temel olarak telefon fonksiyonları, 8 ya da 16 GB bellek, kamera, SMS ve Bluetooth gibi özellikler bulunuyor. Fakat iPhone'un en önemli özelliği kutusundan çıktığı halinin çok da başarılı olmaması. Sonradan satın alacağınız yazılımlarla cihazı şahlandırmanız mümkün. Ancak bazı eksiklikleri var ki saç baş yolduruyor insana: Bluetooth var ama sadece kulaklıkla haberleşmek için (bilgisayar ya da başka bir cep telefonu ile iletişim kuramıyorsunuz). Kamerası var ama video çekemiyor. Bunun için üçüncü parti yazılım yüklemeniz lazım ki bu da gerçekten çok saçma. İstediğiniz müzik parçasını melodi olarak atayamıyorsunuz (bu melodi satmak için bilerek yapılmış bir kurnazlık).

Ancak 'son kararın nedir' derseniz iPhone iyi bir telefon ve güzel bir cihaz derim. Ürünün özelliklerini geliştirmek tamamen sizin bilgi ve beceri sınırlarınıza bağlı. Remote Desktop'tan, Terminal Service'e kadar yüzlerce ileri düzey uygulama ve aplikasyonu ücretli ya da ücretsiz olarak internetten bulabiliyorsunuz. Yani ürünün kişiselleştirme özellikleri ileri seviyede bulunuyor. Ancak fiyatı biraz tuzlu gibi. Turkcell ve Vodafone tarafından satılan ürünü yaklaşık 1300 YTL'lik bir fiyata satın alabiliyorsunuz. Çeşitli anlaşma ve sözleşmelerle bu rakam artabiliyor (internet paketi ile satın alma opsiyonları var). Gerçi bu fiyat ABD fiyatı ile neredeyse aynı ve hatta daha da ucuz gibi. Yine de bizim alım gücümüze göre yüksek bir rakam.

Apple işini iyi biliyor. Pazarlama konusunda da çok başarılı olan firmayı özellikle tasarım anlamında getirdiği yeniliklerden dolayı tebrik ediyorum. Fakat telefonun halen Türkçe menüsü yok. Oturup bu işi bilabedel yapanlar var ama ben böyle bir girişimi Türkiye temsilcisinden bekliyorum. Bilginize.

Başlıkta da belirttiğim gibi bu ay biraz cep telefonu dolu bir ay oldu. Bir elimde de Nokia N96 var. Bir önceki versiyon N95'in parlatılmış versiyonu. Aslında Nokia'nin iPhone'un karşısına çıkarmak istediği bir telefondu N96. Hatta sırf bu yüzden ürünü belleği 16 GB. Ama iPhone gibi bir ürünün karşısında durmak biraz zor. Hele ki dokunmatik ekranı olmayan bir telefon için bu imkansız gibi. Bunu farkeden Nokia, N serisini dokunmatik hale getireceğini açıkladı. Hatta bir tane örnek model de çıkarttı: 5800 XpresMusic. Neyse konuyu dağıtmayayım. Önceki versiyonun izinden giden bir telefon N96. Gelişmiş multimedya özellikleri, çift yöne hareket edebilen kapaklı tasarım, 16 miyon renk desteğine sahip LCD ekran, televizyona bağlanabilme ve dahili GPS. Anlayacağınız telefonda yok yok. Nokia, navigasyon özelliği olan telefonlarında ücretli bir sistem kullanıyor. İlk 3 ay bedava olan sesli navigasyon hizmetini kullanmak isteyenlerin yıllık bir bedel ödemesi isteniyor. Bir kullanıcı olarak bana garip gelen bu uygulama kullanıcı kaybına neden olabilir. Benden söylemesi.

İlginç bir diğer ürün ise Samsung F480 cep telefonu. Samsung farklı bir marka. Kişisel olarak bir markanın birbiriyle alakasız alanlarda elektronik cihaz üretmesine karşı çıkan biriyim. Gerçekten de her alanda başarılı olmak biraz zor. Samsung bu tezimi boşa çıkaran bir marka. Farklı alanlarda değişik cihazları bulunuyor ve en kötü ürünü bile vasatın üzerinde. F480 de dokunmatik ekranlı bir cep telefonu. Elbette iPhone kadar başarılı değil. Samsung'un biraz daha çalışması lazım bu alanda. 3G özelliği bulunan telefon, 232 MB dahili hafıza, 5 Megpaiksel kamera, FM radyo gibi özelliklere sahip. Firma bu modelle dokunatik telefon pazarına geçiş yapıyor ve birkaç model sonra çıkaracağı ürünleri için tecrübe kazanıyor. Zaten i900 Omnia modeli de bir sonraki nesil ve Samsung'un bu alandaki tecrübesini geliştirdiği bir model.

Bu ayki yeni ürünler şimdilik bu kadar. Bir ay sonraki köşemizde buluşmak ve yenilikleri irdelemek üzere kendinize iyi bakın.