Güncelleme Tarihi:
Rusya Federasyonu Deniz Kuvvetleri Komutanı Vladimir Masurin, Ukrayna’ya bağlı Kırım yarımadasındaki Sevastopol şehrinde bulunan Rus deniz üssünü ziyareti sırasında Rusya’nın Suriye’nin Tartus şehrinde kalıcı bir deniz üssü kurmayı planladığına dair bazı mesajlar verdi.
Masurin’in bu açıklaması, gerek Orta Doğu’da, gerekse Batı’da büyük yankı buldu. Bu açıklamanın Rusların Kuzey Kutbu üzerindeki iddialarını kanıtlamak için Kuzey Kutbundaki deniz altına bayrak dikmeleriyle aynı döneme denk gelmesi, Rusya’nın son dönemde “uluslar arası arenadaki oyunlarda artık ben de varım” mesajını vermek istediğini bir kez daha gösterdi.
Masurin’in sözü ettiği Suriye’deki Tartrus şehri, Soğuk Savaş sırasında Ruslar tarafından bir ikmal ve bakım üssü olarak kullanılmıştır. Her ne kadar bugün bu üs Ruslara ait olmasa da, çok sayıda Rus askeri görevlisi, Suriye ordusunda danışman sıfatıyla görev yapmaktadır. Yine Batı’nın baskısına rağmen Suriye’nin Rusya için Orta Doğu’daki en büyük silah pazarı olduğunu belirtmekte fayda vardır.
Her ne kadar Rus yetkililer, Kremlin’in Suriye’deki üs iddialarını yalanlasalar da, Rus uzmanlar, böyle bir üssün Rusya’nın yararına olacağına inanmaktadırlar. Ancak şimdilik bu konunun Rus askeri çevrelerin birinci gündem maddesi olmadığını da söylemek gerekmektedir. Nitekim Rusya bugün daha çok Ukrayna’daki deniz üssü ile ilgilenmektedir. Ukrayna’da parlamento seçimlerinin yaklaşmasıyla Kırım yarımadasındaki Rus deniz üssü, seçim programlarında önemli yer işgal etmektedir. Rusya yanlısı Viktor Yanukoviç, üssün kira süresinin sona ereceği 2017 yılından sonra da Ruslar tarafından kullanılabileceğini ileri sürerken, Rus üssünün NATO üyeliğinin önünde bir engel teşkil ettiğini düşünen Batı yanlısı Viktor Yüşenko ise, üssün 2017’den önce kapatılması yollarını aramaktadır. Bununla birlikte başta Washington Times gazetesi olmak üzere Batı basını, kapatılması tartışılan Rus deniz üssündeki teçhizatın Tartus’a yerleştirileceğini iddia etmektedir.
Rus yetkililer böyle bir ihtimali göz önünde bulundursalar dahi, asıl amaçlarının Ukrayna’daki Rus deniz üssünün süresini uzatmak olduğunu söylemek mümkündür. Bu amaçlarına ulaşmak için de Ukrayna’da Ekim ayında gerçekleşecek parlamento seçimlerinde Rusya yanlısı Yanukoviç’in kazanması için her türlü desteği vereceklerine şüphe yoktur. Bununla birlikte Tartus şehrinde kalıcı bir üs kurulması konusu da Rusya tarafından bir “B” planı olarak görüşülmeye devam edilecektir. Böylece Rusya hem Akdeniz’e inme hayallerini canlı tutacak, hem de bu konuyu başta ABD olmak üzere Batı ile farklı konularda pazarlık aracı olarak kullanacaktır.
Kremlin’in planlarının şimdiden ABD’nin (ve de İsrail’in) tepkisini çekmesi, Rusya’nın ABD’nin Doğu Avrupa’ya füze radar sistemleri yerleştirme çabalarına karşı etkili bir yanıt verdiği anlamına da geliyor. Moskova’nın önümüzdeki dönemde, gerek Suriye’ye silah satarak gerek İran’ı uluslararası arenada savunarak ve gerek HAMAS ile görüşmeleri sürdürerek, ABD’nin Orta Doğu politikasını zora sokmaya devam etmesi bekleniyor. Rusya böylece, ABD’ye farklı bölgelerde verdiği karşılıklarla, bu ülkenin Moskova’nın arka bahçesinde elini kolunu sallayarak hareket etmesini de zorlaştırmış olacak.