Paylaş
Telekom Stadyumu’nda oynanan maçı izleyemediyseniz, farklı skorun sebebinin kırmızı kart olduğunu zannedebilirsiniz. Ama hayır, öyle değildi. 38’de Ekong kırmızı kart görene kadar da maç tamamen tek taraflıydı; yerde ve havada, her yerde sadece Galatasaray vardı. 38’de kart geldiğinde Galatasaray topa rakibinin iki katından fazla temas etmişti, şutlarda durum 6-0’dı ve hatta hava toplarında da 9-2 üstündü ev sahibi.
Evet, Galatasaray kendi evinde baskın oynamaya alışık bir takım. Ama bu denli büyük bir farkın oluşmasında teknik adam tercihlerinin de etkisi olduğunu not etmek gerek. Terim, geçen haftaki Kasımpaşa maçının analizini iyi yapmış, o müsabakanın başlangıcındaki Donk-Selçuk-Tolga tercihi son derece lükstü. Tek bir iş, 2 yerine 3 kişiye bölüştürüldüğü için Galatasaray alışılmış ayarlarından saptı orada. Bursa karşısında Belhanda’nın 11’e dönüşü, bir niyet gösterisiydi kesinlikle. Bir oyuncu değişikliği, bazen bir oyuncu değişikliğinden fazlasıdır. Hem Donk’la Selçuk alanlarında daha rahattılar, hem de önde daha kalabalıktı Galatasaray. Pas kaliteleri çok daha yüksekti, topu çok daha seri çevirdiler ve yarım saatte abandone ettiler Bursa’yı...
Bir küçük eleştiri de Le Guen’e yapmak zorundayım. Ertuğrul’un sağlıklı dönüşüyle üçlü savunmaya geçiş bekleniyordu. Ama bekler de tamamen defansif olunca o üçlü değil, beşli savunma oluyor aslında. Sağ bek Shehu, üç tane stoper, ortada Agu-Bostock’la, sanki Bursa’nın birinci-ikinci bölge geçişini yapması imkânsız gibiydi. Evet 38’de kırmızı kart geldiğinde maç fiilen bitti, ama 38’e kadar da sahanın her alanında üstün taraf Galatasaray’dı zaten.
Sezonun en iyi oyunlarından birini oynayan Galatasaray’da bir futbolcuya da özel parantez açmak gerek sanırım: Gomis, Galatasaray’ın sadece santrforu değil, ruhani lideri. O iyiyse hem oynuyor, hem oynatıyor. Rodrigues ve Feghouli çizgiye indiklerinde orta yapmıyor; topu bakarak, yerden rahatlıkla çeviriyorlar içeriye. Çünkü biliyorlar ki Gomis hep doğru zamanda, doğru yerde. Galatasaray bu sene bir şeyler kazanacaksa, bir numaralı sebebi kesinlikle Gomis olacak. Gomis’in iyi günüyle kötü günü arasındaki fark, Kasımpaşa maçıyla Bursa maçı arasındaki fark kadar etkiliyor neredeyse Galatasaray’ı...
Paylaş