Paylaş
Dün Ali Sami Yen’deki müsabakanın ilk yarısı, Wenger’in o açıklamalarını hatırlattı bana. Galatasaray sahaya 4-4-2 düzeniyle çıktı. Rizespor’sa 4-5-1’le... Misafir ekibin Abdullah-Petrucci-Boldrin’li üçlü merkezi, Selçuk-Feghouli’ye fiziksel üstünlük kurdular. Özellikle 40’ta Rodrigues’le gelen gole kadar, Galatasaray orta sahada pas bağlantısı kurmakta da, serseri topları kazanmakta da zorlandı. İlk 40 dakikada Rize’nin sadece 3 faul yaptığını, ikisinin de hücum bölgesinde Umar’dan geldiğini düşünürsek, 40 dakikalık fiziksel oyunun misafir ekibin düşündüğü gibi gittiğini söyleyebiliriz.
Galatasaray teknik ekibi de soyunma odasına 1-0 önde girmelerine rağmen orta sahadaki problemin farkındaydılar. Bir müdahale gerekiyordu ve Muğdat-Linnes değişikliği yaptılar. Ve bu değişiklik sonrası, sarı kırmızılı orta saha daha da düştü! Galatasaray, sahada daha fazla yetenekli oyuncusu olduğu için attı 2 golü. Taktik veya fiziksel üstünlük kurdukları için değil. Ve Terim’le teknik ekibinin şu sorulara yanıt vermeleri gerekiyor bence:
1-) İkinci devrede Mariano’nun ön libero, Selçuk’un sol, Feghouli’nin sağ iç olduğu diziliş mantıklı mıydı gerçekten? Mariano’nun 417 maçlık kariyerinde sağ bek, sağ iç ve stoper oynadığını görüyoruz ama hiç klasik 6 numara rolü yok. Zaten çok şaşkındı o rolde.
2-) Galatasaray’ın merkezdeki ilk 5 tercihi, Fernando, Donk, Ndiaye, Emre, Belhanda eksik. Bu doğru. Ancak kulübelerinde de Türk futbolunun geleceği olacağına inanılan, milli takımla çok iyi işler yapan Celil ve Atalay var. Celil ve Atalay gerçekten bu kadar kötüler mi ki, Muğdat ikinci santrfor rolüyle başlıyor veya Mariano ön liberoda deneniyor?
Maçın geri dönüşü
FEGHOULI, uzunca bir süre Belhanda’yla birlikte Galatasaray’ın kanserli hücrelerinden biri görünümündeydi. Ancak aylarca kulübede oturduktan sonra geri dönüşü sanki daha istekli oldu. Kötü Galatasaray’ın dikine oynayan tek oyuncusuydu dün.
Maçın detayı
GALATASARAY’ın dün özellikle ilk devrede geriden çıkarken görüntüsü hep şöyleydi: Sağ stoper Ozan topu sürüyor, sürüyor. Bir pas alternatifi bulamayınca son anda baskı altındaki sağ bek Mariano’ya atıyor topu çaresizce. Ve Mariano çırpınıyor topu kaybetmemek için!
Maçın şaşkınlığı
RİZESPOR’un on numarası Boldrin’in 48’de omzuyla durdurduğu top sonrası, Ali Palabıyık’tan el kararı gelmesi çıldırttı Brezilyalı’yı. Bence haksız da sayılmaz zira o top kola çarpsa ölür, öyle sert bir biçimde dönüyorsa onun omuzdan geldiğini anlamalısınız zaten.
Maçın hareketi
SELÇUK İnan, daha 1’inci dakikada tertemiz kazandığı bir topun ardından kendini yere bırakarak akıl almaz bir biçimde faul bekledi. Selçuk’un 15 yıldır ısrarla, kazandığı topla devam etmek yerine faul almayı denemesi ve bundan inatla vazgeçmemesi gerçekten enteresan.
Maçın adamı: AMINU
Paylaş