Paylaş
YILLAR geçiyor, teknoloji gelişiyor, iletişim kanalları çeşitleniyor. Bu da futbolda taktik bilgiyi herkes için daha ulaşılabilir kılıyor. Artık Malezya dördüncü kümesinde bir takım çalıştıran antrenör de, internetten ihtiyacı olan dokümantasyona ulaşabilir durumda. Kaynak bağlamında, Premier Lig’in şöhretli menajerleriyle arasındaki fark azaldı aslında.
Durum böyle olunca futbolda özellikle yerleşim, alan parselasyonu, taktik duruş artık her takımın kolay halledebildiği meseleler. Hemen hemen bütün takımlar sahaya mükemmel yerleşiyorlar, alanı çok iyi paylaşıyorlar, boşluk bırakmıyorlar. İki takım da taktiksel olarak mükemmel olunca da farkı ancak özel yetenek veya bir duran top belirliyor.
Dün 17’de Uruguay-Fransa eşleşmesini izlerken bu sorular düştü aklıma: Futbolda taktik mükemmellik bu olsa gerek. İki takım da şemalarına olağanüstü sadık. Hata yok, boşluk yok, dalgınlık yok. Özel bir yetenek de fark yaratmazsa, maç bir duran top kapışmasına dönüyor. Duran topta golü bulan da kilitliyor oyunu.
2030’larda taktik mükemmellik yaygınlaştığında futbol sıkça böyle bir şeye mi dönüşecek acaba? Özel yeteneklerin de şımarma hızına bakılırsa, futbolu böyle bir tehlike bekliyor olabilir diye endişe ediyor insan ister istemez.
BEŞİKTAŞ VİDA’YI SATMALI MI?
Futbolda partnerine en bağımlı pozisyondur stoper... O yüzden takım değiştiren stoperlerin performanslarında dramatik oynamalar olur; o düzeyde dramatik farkları başka pozisyon oyuncularında görmeyiz.
Vida, Beşiktaş’ta inişli-çıkışlı bir grafik çizdi; hatta daha çok inişliydi grafiği! Ama kupa performansı etkileyici. Bunun sebebi bence Lovren... Birbirini tamamlayan bir ikili bu; Lovren kurucu, yönetici ve süpürücü. Vida öne çıkıyor, ilk topa hamle yapıyor, hata kredisi var. Vida, Danimarka önünde 18 top kesmiş, turnuvanın açık ara lideri. Maçı izledik, kesemedikleri de oldu; ama kademede Lovren vardı. Rhodolfo-Marcelo da benzer bir ikiliydi, Rhodolfo duran-yöneten, Marcelo öne cesurca giden rolündeydiler.Vida 29 yaşında. Bence zirvesi bu değil, daha iyi günleri olacak. Fenerbahçe Kjaer’i satarak nasıl hata ettiyse, Beşiktaş da Vida’yı şimdi satarsa hata edecek. Pepe ile sürekli oynarlarsa o sihri yakalayabileceklerini düşünüyorum. Pepe de dönüşebilir, Vida da.
GÜNÜN SÜRPRİZ ADAYI
Golovin, turnuvanın birinci gününden bugüne kadar standardını koruyan bir oyuncu. İspanya önünde Isco’yu kilitleyen oydu; bugün de muhtemelen Modric’e biraz daha fazla odaklanacak. İşi elbette hiç kolay değil.
GÜNÜN YILDIZ ADAYI
İkinci turdaki 16 takımın tüm futbolcuları içinde ceza alanına en fazla pas atan 2 oyuncu De Bruyne ve Trippier idi. Instat verilerine göre 14’er pasla oynadı iki oyuncu. Sağ stoperin Walker olması, Trippier’i özgürleştirdi.
Paylaş