Terim ve devler

Geçen cumartesi dünya şampiyonasında olmayacağımız kesinleştikten sonra bu maçın sonucunun da bir önemi kalmamıştı zaten.

Azerbaycan bayrağı, Ermenistan CumhurbaÅŸkanı, protokol, kokteyl derken spora siyaset mi siyasete spor mu karıştırıldığı tam belli olmadı bir yandan da.Â

Bu kadar spor anlamı olmayan maçta futbolcularımızın tek motivasyonu veda maçı duygusallığıydı.Â

H.Deniz Çekin yazıyor

Tekrar eden mucizeler sonucunda gerçekleşen bir Avrupa başarısı sonucunda eksiklerimizi görme bozukluğu yaşayınca böyle kolay bir gruptan bile çıkamama sonucuyla karşılaştık.

Milli takımımıza yapısal bir değişiklik gerekiyor artık. Yoksa Terim’in gitmesinin de onun yerine yerli ya da yabancı bir hocanın gelmesinin de bir anlamı olmayacak. Bu değişikliği yaşayamazsak yeni hocanın alacağı parayı tartışmaktan öteye geçemeyiz.

Terim’in aldığı en önemli eleştiri takımımızın bir sistemimin olmamasıydı.

Grup elemelerindeki son maçımızda da bunu gördük. Erken bulunan iki gol sonrası sayısal olarak azalınca maçın temposu düşürüp dakikaları tükettik. Rakip bu kadar zayıf olmasa maç bu kadar kolay sona ermezdi kuşkusuz.

Maç için söylenecekler bu kadar az. Şu sıralarda çok moda olan emekli futbolcuların devler ligi maçları bile futbolseverlerden daha çok ilgi görüyordur.

Oradan öğreneceğimiz çok şey var. Tam Türk insanına göre bir yapı. Sahada kavga edenler, yorum yapanlar, magazin boyutunu daha öne çıkaranlar ne derece samimi belli değil. Yaprak dökümü ile futbol karışımı bir durum.

Devamlı bir başarı istiyorsak daha fazlasına ihtiyacımız var.

Siyasi alandaki açılıma köprü olan bu maçın taze bir başlangıç olması gerekiyor.

Futbolda da hatalarımızı kabul etme cesaretini gösterip bir açılım yapabilmemiz lazım.