Güncelleme Tarihi:
H.Deniz Çekin yazıyor |
Kievliler şarkıya başlıyor; “Kiev’de üç-beş tur atarım”. Fenerbahçeli futbolcular devam ediyor; “olmadı bi de UEFA yaparım”.
Her iki takımın da ortak hedefinin UEFA kupası elemeleri olduğu karşılaşmada, ilk yarıda futbol adına mücadele dışında fazla bir şey yoktu.
Fenerbahçeli futbolcular iyi niyetle saldırdılar. Ne de olsa kazanmak dışında alternatifleri yoktu bu maçta. Yoksa “Avrupa Yakası”nın sezon finali erken gelecekti. Bu iyi niyete rağmen Gökhan’ın sağ kanattan yaptığı bindirmeler dışında fazla etkili olamadılar.
Beraberliğin yettiği Kiev takımı ise daha derli toplu bir görünüm sergiledi. 20. dakika sol çaprazdan ceza sahasına girerken vuran Eremenko, Volkan’ın da erken çıkmasından yararlanarak golü buldu.
Bu golle Kiev “kaza golü sigortası”nı da yaptırmış oldu. Her geçen dakika, Fener’e ekstradan bir sıkıntı yükleyecekti artık. İlk yarı bu havada bitti.
İkinci yarının başlamasıyla oyunun gidişatını da anladık. Ev sahibi savunmada kontrollü, bırakıyorlar Fener oynasın. Kontrataklarda etkililer. Arada bir tane daha atarlarsa Şam da olmasa da Kiev’de kayısı. Olur da Fener atarsa, golün dakikasına göre pozisyon alacaklar.
Dakikalar tükeniyor. Fenerbahçe de öyle. Rakibin planını bozabilecek bir babayiğit yok.
87’de ilk golün fotokopisi bu sefer sağ çaprazdan yaşanıyor. Bu sefer vuruş cılız, ağları bulamıyor.
Uzatmada Maldonado kızarıyor. Yazık! Seneye bu ligde cezalı olacak. Tabi oynayabilirse.
Sonucu en iyi Güiza’nın Küçük Emrah bakışları özetliyor.
“Bakkal amca bu takım geçen sene bu ligde çeyrek finali görmüştü” diyor o bakışlar.