Güncelleme Tarihi:
“Seyircisiz oynama” cezasını kaldırdı.
Cezası olan takımın maçlarında tribünlere sadece kadın ve çocuklar alınacak.
Ve bu ilginç uygulama ilk kez 20 Eylül Salı akşamı Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu stadında uygulanacak.
Fenerbahçe ile Manisaspor arasında oynanacak süper lig karşılaşmasına sadece kadınlar ve çocuklar alınacak.
Üstelik stada girerken ücret de ödemeyecekler.
Yani Salı akşamı dünyada bir ilk yaşanacak.
Fenerbahçeli taraftarlar kararın açıklandığı Cumartesi gününden bu yana telaşlı bir heyecan içindeler
Acaba kadınlar tribünü doldurabilecek mi?”
büyük bir heyecan içinde.
Sarı lacivert renklere gönül verenler,
eşlerini, kızlarını, annelerini, kız kardeşlerini ,sevgilisini, okul ya da iş arkadaşı kadınları maça götürmek için seferberlik ilan etti
Seferberliğin başını çeken de Kaptan Alex’in eşi Daiane De Souza.
Yönetim de harekete geçti.
Kadın yöneticiler canla başla çalışıyor tribünlerin dolması için.
Haydi kızlar maça diye çağrılar yapılıyor.
Ve ben de diyorum ki;
Aykut Kocaman ve futbolcularının alın terine sahip çıkmak için
Stadlardaki küfüre karşı büyük mücadele veren Aziz Yıldırım için
Kimi kadının aşkı, kimi kadının kuması Fenerbahçe’yi
Yalnız bırakmamak için;
Dünyada bir ilkin rekorunu kırarken “Ben de oradaydım” diye gururlanmak için
Hukuk dışı uygulamalara, Fenerbahçe’ye yapılan haksızlıklara karşı çıkmak için
80 gündür ızdırap çektirilen eşin, sevgilin, kardeşin, baban, amcan, dayın için
Sarı lacivert ojelerinizi, mavi rimellerinizi sürün
Trafik, yol, gece, çoluk çocuk bahanesine sığınmayın
Çünkü gün o gündür
Formaları giyin
Saraçoğlu tribünlerini çiçek bahçesine çevirin
Erkekler kaldırımdan bağırsın “Sarıııııııı”
Ve tribünden kadınlar cevap versin “Laciverttt”
Platini sarsılsın sesinizle
Dünya manşetlerini süslesin haberleriniz
Haydi Fenerbahçeli kadınlar tribüne, erkekler kaldırıma
Nazım Hikmet dizeleri de benden armağan olsun size
“Kimi der ki kadın
Uzun kış gecelerinde yatmak içindir.
Kimi der ki kadın
Yeşil bir harman yerinde
Dokuz zilli köçek gibi oynatmak içindir.
Kimi der ki ayalimdir,
Boynumda taşıdığım vebalimdir.
Kimi der ki hamur yoğuran,
Kimi der ki çocuk doğuran,
Ne o, ne bu, ne döşek, ne köçek, ne ayal, ne vebal.
O benim kollarım, bacaklarım, başımdır.
Yavrum, annem, karım, kızkardeşim, hayat arkadaşımdır”