Güncelleme Tarihi:
Önce neşe veriyor, gözler, ruhlar gülüyor, çok geçmiyor sonra da hüznü tattırmaktan zevk alıyor... Belgrad takımı oyunun başından beri Galatasaray'ın yüklenmesinden dolayı şaşkına döndü... Topu bakkala atacaklarına, kasaba atınca Galatasaray da gelen bedava ete hayır demedi. Galatasaray aldığımı aldım bana yeter dedi , işte senaryo bir anda değişti... Kimin ne yaptığı belli olmamaya başladı, hatlar arasında iletişimler kesildi, kim kime pas atacağını şaşırdı. Defans şaşkınlık içinde , o ana kadar orta falan yok , ne de yumurta kendi kendilerinden bir anda oyundan düşü verdiler...
Bu olay ikinci bölümde de devam etti... Belgord devamlı Galatasaray kalesinde, ama Aykut buna yol vermiyordu... Ne zamana kadar Galatasaray'ın penaltı oluşumuna kadar, bu takımı hayata döndürdü...
Burada Galatasaray'ın birinci kazancı tur atlamak, ikinci kazancı ise Kewell'ın tekrar sahalara dünüşümü, diri istekli ve bitirici ile görünmesi idi... Galatasaray'ın sığındığı bir diğer isim ise Arda idi ama Güneş Arda'nın dengesini bozmuştu, yapmak istediğini, ikinci ve üçüncü hareketleri yapmada zorlandı, ama yine de kurnazlığını kullandı, Pino Belgrad takımının defansın içine uzun bir top kullandı, Arda oraya Sızma bir yağ gibi oraya kaydı   atacağı golü de attı...Cana ise güçlü bir fiziği var, onun tek ilacı zaman...
Haaa diyeceksiniz ki, golleri atıyor yine beÄŸenmiyorsun... Belgrad'a gol atamayını döverler... Aslında flim bundan sonra baÅŸlayacak ,Galatasaray'ın karşısına ceviz gibi bir takım çıktığında o zaman Anyayı , Konya 'yı göreceÄŸiz...  Â