Ey Türk Halkı birinci vazifeeennnnn...

(Bu tarih 23 Nisan olabilir)

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur.

Bu istek, Yılmaz Vural'ın yaşamı boyunca tadacağı en büyük istektir..

İstikbalde dahi (Bellona da olabilir) Yılmaz Vural'ı bu hazineden mahrum etmek isteyecek, Trapattoniler, Hiddinkler, Ertuğrul Sağlamlar, Ersun Yanallar olacaktır..

Eğer Yılmaz Vural olarak bir gün, Milli Takımı müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın durumun zorluklarını düşünmeyeceksin!

Bu imkân ve şerâit, çok kötü bir günde tezahür edebilir.

Futbol Federasyonu'na ve Milli Takım'a kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.

Cebren ve hile ile Milli Takım'ın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün sahalarına girilmiş, A, Ümit, U-19 ve tüm genç Milli Takımlar dağıtılmış, MHK, PFDK, Tahkim Kurulu bilfiil işgal edilmiş olabilir.

Meriç Tunca yazıyor

Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, Federasyon'a ve Milli Takım'a sahip olanlar, gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler.

Hatta Federasyon'un şimdiki yöneticileri şahsi menfaatlerini, siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.

Futbol kamuoyu harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Yılmaz Vural'ı Milli Takım'ın başına getirmektir..

Muhtaç olduğu kudret, Yılmaz Vural'ın yedek kulübesi önünde atacağı taklalarda ve Kasımpaşa kulübü civarlarında fazlasıyla mevcuttur..

(NOT: Bu yazı Yılmaz Vural'ın dün gece Beşiktaş maçı sonrası TV ekranlarına yaptığı yalvarış ve yakarış sonrasında kaleme alınmıştır.. Lütfen altında münafıkça bir şey aramayalım)