Güncelleme Tarihi:
Herkesin tabiri ile
“Tarihi Karşılaşma” … Peki neden? İşin futbol kısmına baktığımız zaman son derece önemsiz olması gerekirken bir de baktık ki…Of of of…Yoksa siyasiler bunca yıllık beceriksizlklerini futbolla mıaşmaya çalışıyor ?
Seycan AKSU yazıyor |
GerçiDünya kupası elemelerinde havlu atmış , oynadığı oyun ile hiçbir tat verememiş, teknik adamı istifa etmiş bir takımın gruptaki son maçında siyasetin öne çıkmasına da şaşırmamak gerekir.
Olsun, yine de spora bu denli siyaset bulaştırılmasını ben anlayamıyorum. Çok yakın tarihte Bursaspor-Diyarbakırspor maçında da futbol-siyaset ikilemini izlemiştik, ki bu ikilem gündemi haklı olarak epey meşgul etmişti…O maçta yaşanan olaylara ( her iki taraf için de ) ne kadar kızdıysam bugünkü tabloya da o kadar tepkiliyim…Eminim ki gerçek futbolseverler de benim gibi düşünüyordur. Futbol izlemek istiyoruz..Sadece futbol!!!
Neyse herşey bir yana Emre haricinde kadromuz, oyunumuz güzeldi. Düşünün ki Servet bile gol attı! Gördüğüm kadarıyla zaten kendisi de çok şaşırdı bu gole..Halil ve Servet’in gollerinden sonra aklımda kalan tek an Fatih Terim’in buruk alkışlarıydı. Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan bile takımının yediği gollere bizden fazla sevindi sanki. Gollerden sonra oyuncuların hocalarına koşmaları da havayı daha da hüzünlendirse de iş işten çoktan geçti…Ne yapalım…
Sonuç olarak bu maç farklı sahneler koydu ortaya ;
Rakip güçsüz de olsa Milli takım “Milli”liğini gösterdi,
Türkiye ( artık mecburen ) misafirperverliğini ortaya koydu,
Gül ve Sarkisyan bol bol tokalaştı.
10.000 $ lık koltuğun “ne menem” bir şey olduğunu Türk halkı olarak gördük,
Rüştü’nün de Milli takıma vedasını izledik, rahatladık, teşekkür ettik,
En önemlisi de Hakan Şükür için geç bir şükran, Fatih Terim için geç bir veda oldu…