Oluşturulma Tarihi: Ekim 30, 2005 00:00
Deniz Barış davası sırasında tehditler aldıklarını öne süren Kaymak ve Vardar, F.Bahçe Başkanı’nın telefonda kendilerine ağır sözler söylediğini ifade edip eklediler: ‘Kararlarımız vicdanımıza hesap verilerek alınmıştır.’
FUTBOL Federasyonu Tahkim Kurulu üyeliklerinden istifa eden
Gürol Kaymak ve
Erkan Vardar, dün ortaklaşa yazılı bir açıklama yaparak,
Fenerbahçe Başkanı
Aziz Yıldırım’ın kendilerine yönelttiği suçlamalara cevap verdiler.
Kaymak ve
Vardar’ın açıklamaları şöyle:
Ali Turan ‘tehdit’yüzünden imzalamadı
Deniz Barış’ın lisansının askıya alınmasına ilişkin tedbir kararı
Erkan Vardar, Gürol Kaymak ve
Ali Turan tarafından imzalanmıştır. Lisansın iptaline ilişkin karar imza aşamasına gelindiğinde
Ali Turan, tehditler nedeniyle güvenliğinin olmadığını ileri sürerek imza atmayıp, yerine 1. yedek üye
Refik Moral imzalamıştır.
Telefonla arayıp ağır sözler söyledi
Aziz Yıldırım, Tahkim Kurulu ile ilgili olarak hiçbir iş için ricacı olmadığını, bir telefon dahi etmediğini beyan etmektedir. Oysa ki,
Deniz Barış’ın lisansı askıya alındıktan sonra
Aziz Yıldırım, Kurul Başkan Vekili
Erkan Vardar’ı telefonla arayıp, bu karardan hoşnut olmadığını söyleyip,
Erkan Vardar ve
Gürol Kaymak hakkında ağır sözler sarfetti.
Aksu ve Bilgili’den ricada bulundu
Aziz Yıldırım, lisansın iptal edilmesinden bir gün sonra; 22 Ekim’de
Beşiktaş İkinci Başkanı
Murat Aksu’yu arayarak, karardan dönülmesi istemini iletmiş ve
Gürol Kaymak’ın vazgeçirilmesini istemiştir. Gene aynı gün Beşiktaş’ın eski başkanlarından
Serdar Bilgili’ye telefon ederek
Gürol Kaymak’ın kararından dönmesini, aksi halde hayırlı şeyler olmayacağını beyan etmiştir. Her iki görüşme metni
Gürol Kaymak’a iletişmiştir.
Burcuoğlu, ‘Bu iş burada bitmez’ dedi
Bunun üzerine toplantı günü olmamasına rağmen,
Erkan Vardar ve
Gürol Kaymak, tehditler ve yapılan baskılar nedeniyle görev yapmanın imkansızlığını, Futbol Federasyonu binasında Tahkim Kurulu Başkanı
Selçuk Öztek’e iletmiştir.
Bu esnada
Deniz Barış’ın avukatı olan Prof.Dr.
Haluk Burcuoğlu, izinsiz olarak toplantı salonuna girerek, bu işin burada bitmeyeceğini ve hesap sorulacağı tarzında bir tavır sergilemiştir.
Yanal davasında tezatlık yok
Aziz Yıldırım’ın iddiasının aksine;
Deniz Barış ve
Ersun Yanal hakkındaki kararlar tam uyum içindedir. Tahkim Kurulu, bu davayı inceleme aşamasında iken bile, ‘
Ersun Yanal’ın, borç miktarının yarısı tutarında bir teminat getirmemesi halinde teknik direktörlük yapamayacağı’ anlamına gelen bir ara karar vermiştir. Bu ara kararından sonra taraflar kendi aralarında anlaşmaya vardıklarından, dosya kapatılmıştır.
Futbol Federasyonu, 12 Mart 2004 tarihinde MKE Kırıkkalespor Kulübü’nün dört futbolcusunun lisanslarını, borçları olduğu gerekçesiyle iptal etmiştir. Dolayısıyla
Deniz Barış ile ilgili dava ilk dava değildir.
Abdullah kararı PFT’ye göre verildi
Abdullah Ercan davasında ise özel sözleşmelerin geçerli olacağına dair Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin kararı henüz verilmemiş olduğundan, Profesyonel Futbol Talimatı’nın (PFT) 8. maddesi uyarınca karar verilmiştir.
Tahkim Kurulu’nun en eski iki üyesi olarak özveri ve dürüstlükle görevimizi iyi niyet ve hakkaniyet ölçüleri içinde yaptığımız inancındayız. Bütün kararlarımız vicdanımıza hesap verilerek alınmıştır.’