Güncelleme Tarihi:
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Türk demokrasisinin çetin ve zor bir dönemden geçtiğini belirterek, bu durumu aşacak gücün, millet iradesi olduğunu söyledi.
Ağar, partisinin Genel İdare Kurulu Toplantısı'nın ardından düzenlediği basın toplantısında, Türk demokrasisinin çetin ve zor dönemlerinden birinden geçtiğini ifade etti.
İktidar ve ana muhalefetin uzun süredir sürekli gerginlik temelinde meseleleri tırmandırma politikası yaptığını savunan Ağar, “Türkiye bugün gelinen noktada kriz diye tabir edilebilecek olayın eşiğinde bulunmaktadır” dedi.
Ağar, daha önce de defalarca erken seçim çağrısında bulunduklarını anımsattı, bu çağrılarının göz önüne ve dikkate alınmadığını anlattı.
DEMOKRASİ İÇİNDE ÇÖZÜLECEK
“Türkiye'nin demokrasi dışında bir yolu yoktur, demokrasi dışında çözümü yoktur” diyen Ağar, her şeyin demokrasi içinde çözüleceğini kaydetti.
Ağar, Türkiye'nin bütün güçlükleri aşma kabiliyetine sahip büyük bir ülke olduğunu belirterek, siyasal sorunlarını, anayasal kurallar, demokratik gelenekler ve sivil siyaset mekanizmaları içinde çözebilme kabiliyetine sahip bölgenin tek devleti olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin bölünerek, didikleşerek, kutuplaşarak, zıtlaşarak mesafe almasının mümkün olmadığını kaydeden Ağar, siyasetin, diyaloğun, uzlaşmanın, demokratik metotları hakim kılmanın yolu olduğunu söyledi.
UZLAŞMA VE DİYALOG ÇAĞRISI
Siyasetin bir yerde huzur verme yeri olduğunu, ülkenin birlikteliğini, kardeşliğini, gücünü kuvvetlendiren alan olduğunu dile getiren Ağar, DYP'nin bu çerçeve içinde sorunların çözülmesinden yana olduğunu söyledi.
Mehmet Ağar, “Karşı karşıya kaldığımız durumu aşacak güç, demokrasinin büyük gücü, milletin sarsılmaz ve değişmez iradesidir. Bu iradeyi görerek, yola devam edebilmek mümkün olacaktır. Başta iktidar ve ana muhalefet partisi olmak üzere herkese 'diyalogdan yana, uzlaşmadan yana, meseleleri siyaset içinde çözmekten yana olunuz' diye çağrımız vardır” diye konuştu.
MERKEZ SAĞDA BÜTÜNLÜK
Türkiye'nin önümüzdeki seçimler sonucunda bugünkü iki eksenli siyasete muhtaç olmayacak yeni bir siyaseti var etmenin günlerini yaşadığını ifade eden Ağar, DYP'nin inisiyatif alarak, merkez sağı tümüyle bütünleştirerek, ülkenin önüne yeni ve güçlü bir seçenek çıkarma sürecini yaşadığını anlattı.
Mehmet Ağar, şunları söyledi:
“Anavatan Partisi ile süren kardeşane ilişkilerimiz, sürecin olumlu gitmesi konusunda ortaya konan irade, Türkiye'nin geleceğindeki yeniden ülkeye huzur veren, kamplaşmanın, kutuplaşmanın, zıtlaşmanın olmadığı, Cumhuriyetin, demokrasinin ve milletin milli ve manevi değerlerinin çatışmadan yönetilebileceği bir büyük iradeyi, bir büyük gücü mutlak şekilde var edecek potansiyeli taşımaktadır. Biz, bu potansiyeli iktidara taşımanın gayreti içindeyiz. Bu alandan çıkabilmenin yolu olarak, parlamentonun seçim yoluyla millet iradesine ulaşması, tek ve belirleyici irade olan milletin sorunlara çözüm bulabilmesine imkan sağlamak gereği vardır. Demokrasiyi yaşatma, geliştirme, büyütme mücadelemizin kararlılıkla devam edeceğini ifade etmek istiyorum. Yüce milletimiz huzur içinde olmalıdır. Bugününde yarınında Türkiye'nin huzuruna, geleceğine, rahatlığına yönelik mesajlar her kesimden verilmelidir. Pazartesi, Türkiye'de bir endişenin değil, bir umutlu bekleyişin günü olmalıdır. Siyasetin görevi budur. Biz, bu inanç içinde yolumuza devam ediyoruz.”
SORULAR
Daha sonra gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ağar, Genelkurmay Başkanlığının dünkü açıklamasını herkes gibi gece geç saatte öğrendiklerini kaydetti.
Ağar, bir gazetecinin, açıklamadan daha önceden haberdar olduğu yönündeki iddiayı hatırlatması üzerine, “Ben Mehmet Ağar'ım. Ben siyasette milletten başka bir güce boyun eğmeden, Allah'tan başka bir şeyden korkmadan yürüyen bir adamım. Siyasette millet dışında hiçbir yolun içinde benim yerim olamaz” dedi.
Demokrasinin üzerine gölge düşmeden, demokrasinin sağlıklı bir şekilde yola devamını başarabilmek için çalıştıklarını anlatan Ağar, “Biz siyasette aklı selimi, sağduyuyu davet ederek geliyoruz. Türkiye'nin, bu tür meselelerle karşı karşıya kalmaksızın ülkeyi yönetecek siyasete, hükümetlere, parlamentoya ihtiyacı vardır” dedi. Milletin bunu başaracak dirayette olduğunu ifade eden Ağar, ”Herkes bu süreci dikkatle değerlendirmek suretiyle demokrasi içinde bir çıkış yolu var ederek yürümeyi başarmalıdır” diye konuştu.
TÜRK YARGISI BAĞIMSIZDIR
Ağar, açıklamanın, Anayasa Mahkemesinin kararında etkili olup olmayacağı sorusunu, “Türk yargısı bağımsızdır. Yüce mahkeme yargıçları herhalde kendi konumlarını herkesten daha iyi takdir ederler. Meseleyi, her türlü gelişen olaylar dışında, hukuk çerçevesi içerisinde değerlendireceklerini düşünüyorum” diye yanıtladı.
Siyasetin hesaplaşma yerinin hep sandık olduğunu söyleyegeldiklerini belirten Ağar, “Ama bugün böyle bir süreç varsa, o süreçte de o kararı verecek olan yüce heyetin her türlü etkiden bağımsız, hukuk kuralları içerisinde karar vereceğine inanıyoruz, inanmak istiyoruz” dedi.
-MERKEZ SAĞDA BİRLEŞME ÇALIŞMALARI-
Ağar, merkez sağda birleşme çalışmalarının sekteye uğrayıp uğramadığı yönündeki soru üzerine, bu yöndeki çalışmaların devam ettiğini kaydetti. ANAVATAN ile görüşmelerin devam ettiğini anlatan Ağar, “Bu görüşmelerden hayırlı bir sonuç çıkabilir” dedi.
Ağar, TBMM Genel Kurulu'nda Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk oturumuna katılan iki milletvekilinin parti içindeki durumunun sorulması üzerine, kendi içlerinde hukuki sürecin başlatıldığını söyledi.
“Siyasette kendi hakkında kararları, insanların tutum ve davranışları belirler” diyen Ağar, “Kimsenin ayrıca bir karar vermesi de gerekmiyor. Ama iftihar da ediyorum partimle, en ücra ilçesinden, beldesinden olağanüstü bir tepki duymuşlardır. Parti karar ve tavırları, hep demokratik işleyiş içinde oluşturulmuştur” dedi.