Güncelleme Tarihi:
Kalp istirahat halinde dakikada 60-80 civarında kasılarak kanı vücuda pompalar. Bu kasılma sırasında kan basıncı (tansiyon) en yüksek düzeye ulaşır. Bu ulaşılan düzey sistolik kan basıncı (büyük tansiyon) olarak tanımlanır.Kasılmalar arasındaki istirahat döneminde ise kan basıncı en düşüktür ve diyastolik kan basıncı (küçük tansiyon) olarak tanımlanır.
18 yaşın üzerindeki bir erişkinde iki farklı zamanda yapılan tansiyon ölçümlerinde büyük tansiyon 140 mm Hg ve üzerinde veya küçük tansiyon 90 mm Hg ve üzerinde ise bu durumda hipertansiyondan söz edilir.
Büyük tansiyonun 140 mm Hg’nin yada küçük tansiyonun 90 mm Hg’nin altında olması o kişide hiçbir sorun olmadığı anlamına gelmez. Eğer büyük kan basıncı 120-139 mm Hg ve küçük kan basıncı 90-99 mm Hg arasında ise bu değerler normal olarak tanımlanmaz.Bu durumda o kişi hipertansiyon öncesi durumda (prehipertansif) olarak değerlendirilir. Bu sınıfa giren hastalarda uzun dönemde hipertansiyon gelişme ihtimali güçlüdür.Prehipertansif hastaların hepsinde ilaç dışı tedavi yöntemlerinin uygulanması teşvik edilir iken, eklenmiş şeker hastalığı ve böbrek hastalığı var ise kan basıncı 130/80 mm Hg’nin altına indirilinceye kadar ilaç tedavisi önerilebilir. Eğer kişide ölçülen büyük kan basıncı 120 mm Hg’nin,küçük kan basıncı 80 mm Hg’nin altında ise bu durumda bugünkü bilgiler ile o kişinin hipertansiyon sorununun olmadığından sözedilebilir.
Hipertansiyon tanısı için sadece tek bir ölçümde yukarıda belirtilmiş değerlerin aşılması yeterli değildir.Özellikle sağlık kuruluşlarında doktor ve hemşirelerce yapılan ölçümlerde hastanın gerçek kan basıncınızı yansıtmayan yüksek değerler ölçülebilir. Bu durum tıp dilinde beyaz önlük hipertansiyonu olarak adlandırılır. Tedavinin planlanmasında hastane yada muayenehane yerine ev koşullarında yapılan çok sayıda sağlıklı ölçüm daha değerlidir.
BEYAZ ÖNLÜK HİPERTANSİYONU NEDİR?
Hastanın tansiyonu doktor yanında iken yüksek olarak ölçülüyor fakat ev koşullarında yapılan ölçümlerde normal olarak bulunuyor ise bu durum beyaz önlük hipertansiyonu olarak tanımlanır.Bu durumun nedeni kesin olarak bilinmez, özellikle tansiyonu hafif yüksek olan kişilerin beşte birinde bu durum gözlenir. Ciddi hipertansiyonlularda ise bu durum daha nadirdir. Bugünkü bilgiler ile beyaz önlük hipertansiyonu için ilaç tedavisinin gerekli olduğuna dair kesin deliller yoktur.
Tansiyonu hafif olan kişilerde beyaz önlük hipertansiyonunun varlığını göstermek amacı ile yapılması gereken şey ev koşullarında çok sayıda kan basıncı ölçümünün yapılmasıdır. Eğer doktor ofisinde tansiyon yüksek ölçülüyor iken, ev koşullarında tansiyon normal çıkıyor ise bu durumda beyaz önlük hipertansiyonu var demektir. Beyaz önlük hipertansiyonunu belirlemek için evde hasta tarafından yapılan ölçümlerin yanısıra diğer bir yöntemde, kan basıncını otomatik olarak 15 ila 30 dakikada bir ölçen otomatik aletlerin hastaya bağlanması ve 24 saat süre ile kan basıncının izlenmesidir.Bu teknik ülkemizde de bazı merkezlerde uygulanabilmektedir.
TANSİYON YÜKSEKLİĞİNİN NEDENLERİ NELERDİR?
Hipertansiyonlu hastaların % 95’inde altta hipertansiyon yaratan başka bir hastalık bulmak mümkün olmaz. Bu durum primer hipertansiyon olarak tanımlanır. Hastaların % 5’inde ise hipertansiyon yaratan bir hastalık bulunabilir. Bu durum sekonder hipertansiyon olarak adlandırılır. Bu hastalık böbrek damarının daralması, hormonal bozukluklar, büyük damarların anormallikleri, böbrek hastalıkları gibi nedenlerdir.Hangi hastalarda sekonder hipertansiyon nedenlerinin araştırılması gerektiği kararı hekim tarafından verilir.
HİPERTANSİYON AİLEVİMİDİR?
Hipertansiyon ailevi karakter gösterebilir.Yani anne,baba ve kardeş gibi birinci derece yakınlarda hipertansiyon varlığı kişinin hipertansiyon riskini artırabilir. Ancak mutlak hipertansiyon gelişeceği anlamına gelmez. Bugünkü bilgiler ile birinci derece yakınlarında hipertansiyon olan kişilerin özenle izlenmesi gereklidir. Bu gibi kişilerin kan basınçlarının düzenli izlemlerinin yanısıra tuz alımı,sıgara içimi ve şişmanlık gibi kalp hastalıklarına yakalanma riskini artıran diğer faktörlerden uzak durmalarının sağlanması gereklidir.
HİPERTANSİYONLU HASTALARDA HANGİ LABORATUAR TESTLER UYGULANMALIDIR?
İlk defa hipertansiyon teşhisi alan hastalarda genellikle idrar tetkiki,kan şekeri,yağları,kalp grafisi gibi basit laboratuar testlerinin yapılmasının gerektiği düşünülür. Eğer hipertansiyon yaratan bir hastalık düşünülüyor ise o hastalık teşhisi için gerekli ileri testlerinde yapılması gerekebilir. Genel olarak her hastada ileri testlerin yapılması gerekli değildir.Hangi hastada hangi testlerin yapılması gerektiği kararı hastayı izleyen hekimce verilmelidir.