Ä°kili iliÅŸkilerde en büyük sorun kıskançlık

Güncelleme Tarihi:

İkili ilişkilerde en büyük sorun kıskançlık
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 22, 2007 12:19

İkili ilişkilerde tamamen güvenle ilişkili olan kuşkular bir çok çiftin hayatını karartıyor. Aldatmanın bu kadar çok konuşulduğu çağımızda kimi zaman "acaba ben de aldatılıyor muyum?" demek hastalık değil ama bu acabaların dozu kaçırılıyorsa sorunlar başlıyor.

Haberin Devamı

Psikiyatr Dr. Kemal Sayar'a göre kıskançlık, daha çok özgüven eksikliÄŸinden kaynaklanan bir duygu durumu.  Ä°nsanlar, özgüvenlerinde düşme olduÄŸu zaman, kendisini yetersiz hissetmeye baÅŸlıyor ve bunun sonucunda elinde olanı kaybetme korkusuna düşüyor.Â

Sayar kıskançlığı bu kadar kısaca tanımladıktan sonra çok açık ve net bir ÅŸekilde düşüncelerini şöyle ifade ediyor: "Kıskançlık elindekini kaybetme korsusudur. Bu durum özellikle sevgi iliÅŸkilerinde, terk edilme korkusu ÅŸeklinde baÅŸ gösteriyor çünkü aÅŸk iliÅŸkisinde insan karşısındakini yüceltiyor, eksiÄŸini görmüyor ve bundan dolayı kendisini de tamamlanmış hissediyor. Hatta geçmiÅŸinden gelen tüm örselenmiÅŸliklerini burada tedavi etmeye çabalıyor. Fakat birden bu bütünlüğe karşı bir tehdit hissettiÄŸinde, örneÄŸin sevdiÄŸi insanın ilgisinin birine yöneldiÄŸini ya da yöneleceÄŸini gördüğünde, bir anda o kadar da mükemmel olmadığını, hata kusurlu bile olduÄŸunu düşünüyor ve iliÅŸkideki büyü bozuluyor."Ä°ÅŸte bozulan bu büyü, iliÅŸkinin rotasını birden kıskançlığa, ürküntüye, kaybetme korkusuna, yenilmiÅŸliÄŸe, hırslara ve kimi zaman da cinnete çeviriyor. Kıskançlığın pençesine düşen kadın ya da erkek o andan itibaren ne yazık ki, mantıklı düşünmeyi baÅŸaramıyor.Â

Haberin Devamı

Kıskançlık ve evlilik

Konumuz aşkta kıskançlık olduğu için bu sorunun daha çok evliliklerde yaşandığı da bilindiği için Prof. Dr. Psikiyatr Nevzat Tarhan, az miktarda kıskançlık duygusunun evlilikte tutkal etkisi yaptığını, hatta eşleri bir arada tutmak, evlilik bağlarını güçlendirmek açısından da yararlı olduğunu belirtiyor. Ancak hemen şu yorumu eklemeden  edemiyor. "Yalnız şunun üzerinde durmak gerekebilir: İlişkiyi diri tutan, kişileri birbirine bağlayan az miktarda kıskançlık duygusu doğal olmakla beraber, çok ciddi  olarak bir ilgiden, sevgiden yoksun kalma kaygısı taşınıyorsa bu hem kıskanan kişiye hem de ilişkiye zarar verir. Yoğun bir şekilde kıskançlığın yaşandığı evlilikler kıskanan için de kıskanılan için de çekilmez hale gelir. Her şeyden önce yersiz yere kıskanılan kişi kendisini kapana kısılmış gibi hisseder. Kıskanan ise zaten en büyük zararı kendisine verir. Çözümsüz kalan kıskançlık olayları da evliliğin temelini sarsar."

Haberin Devamı

Aşırı kıskançlık

Tarhan, aşırı kıskançlığı örneklerle  anlatıyor. "Kıskançlık duygusunun öyle örneklerine rastlıyoruz ki; sabah evden giderken açılıp açılmadığını kontrol etmek için perdeleri işaretleyenler, eve gelince banyoyu, sabunu kontrol edenler, eşlerini kapıcı ile dahi konuşturmayanlar gibi hezeyan derecesinde kıskançlık hisseden insanlar var. Bu bir hastalıktır ve ilaç tedavisi gerekir."

Kıskançlığı önlemek için çareler

Psikiyatr Dr. Kemal  Sayar'a göre; İlişkinin getireceği tehditleri göğüsleyebilmek için aşkın olgunlaşması gerekiyor. Ayrıca hemen hepimiz,  geçmişin yaralarını taşıyoruz ve onları bugünün ilişkisinde iyileştirmek istiyoruz. Bu nedenle geçmişteki yaralarımızın neler olduğunu iyi tanıyıp onları bugüne taşımamak lazım.

Örneğin, babasıyla ilişkisinde örselenmiş bir ilişki yaşayan  kadın eşiyle de bunu yaşarsa sorun çıkar. Mesela  baba evi terk edip gitmişse, kadın evliliği içinde eşinin en ufak bir bağımsızlık çabasını tehdit olarak algılar ve gidecek sanır.
Prof Dr. Nevzat Tarhan'a göre ise kıskanan kişi şunları yapmalı:

* Bazı kıskanç eşler, eşlerini eve bağlı tutmak için tehdit yolunu kullanır. Halbuki sadakat, tehditle değil ancak sevgiyle sağlanır. Eşini baskı altında tutmaya çalışmak, her hareketini takip etmek, aşırı şüpheci davranmak, kıskançlığı öfke biçimde yansıtmak karşı tarafı daha çok uzaklaştırır.

Haberin Devamı

* Olumsuz duygularla baş etmenin yolu, onların yerini olumlu duygularla doldurmaktır. Kişi sevdiği insana sevgiyle yaklaştıkça karşısındaki de ona aynı şekilde yaklaşacak ve belki de kıskançlığı doğuran nedenler ortadan kalkacaktır.

* Güven duygusunu zayıflatan en önemli etken açık iletişimin olmamasıdır. Birbirlerine dolaylı, imalı mesajlar veren, kinayeli konuşan insanlar farkında olmadan düzeltmek istedikleri yanlışı daha da arttırırlar. Sorunların büyümemesi için kesinlikle açık iletişim şarttır.

* Kıskandığınız insanın sizi sevdiğini ve sevilecek kadar olumlu bir insan olduğunuzu unutmayın.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!