Gül: Barış sürecine güveniyorum

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İsveç Kralı Gustaf’ın davetlisi olarak geldiği Stockholm’de, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Barış sürecine inandığını belirterek barış süreci ile PKK’nın test edileceğini söyleyen Gül, BDP heyetinin Kandil’de çekilen fotoğrafları ile İmralı görüşme tutanaklarının dışarıya sızdırılmaması gerektiğini ifade etti. Gül, ayrıca CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile yaptığı ikili görüşme hakkında fazla konuşmak istemediğini ifade etti. Abdullah Gül, Almanya’daki yangın olayını da yakından takip ettiğini belirterek olayla ilgili elinde henüz geniş çaplı ve net bilgiler olmadığı için açıklama yapmasının doğru olmadığını söyledi.

KAYGIM YOK

Cumhurbaşkanı Gül, ’Çözüm süreciyle ilgili milli birlik, bütünlük ve üniter yapıyı zaafa uğratmayacak şekilde olması dediniz, bu yönde bir takım kaygılarınız mı var?’ şeklindeki soruyu, "Barış süreciyle ilgili olarak bir kaygısının olmadığını belirten Gül, "Bir kaygım söz konusu değil. Onun tersi bir şey de düşünülemez. hiç kimse zaten düşünmüyor. Ben herkes bilsin diye söyledim. Çalışmalar da yapılanlar da bu çerçeve içerisinde zaten." diye yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Gül, dördüncü yargı paketiyle ilgili olarak, "Dördüncü yargı paketinin içini tam inceledim diyemem ama bazı noksanlıklar olduğu söyleniyor, muhalefet partileri. Kanun yapma sürecinin ilk adımı atılıyor, ilk taslak geliyor. Dolayısıyla komisyonlar, alt komisyonlar, genel kurul var. Tartışılır, herkes açık fikirli olarak yaklaşırsa neticeyi görürüz" dedi.

HEMEN BİR ŞEY SÖYLEMEK DE DOĞRU DEĞİL

Almanya’daki yangında hayatını kaybeden 7 kişi ile ilgili olarak "Her ihtimali düşünerek hareket ediyoruz ama şu anda hemen bir şey söylemek de doğru değil" diyen Gül, şunları söyledi:

"Maalesef altı çocuk ve bir anne, büyük bir acı doğrusu. Acıları paylaşıyorum, göz yaşartıcı bir durum var. Bunun ne olduğuyla ilgili bütün görevlilerimiz, büyükelçilik mensupları, oradaki bütün ilgililerimiz yoğun bir çaba içerisindedirler. Alman makamlarıyla da hep görüşülüyor. Daha önce maalesef yakmalar, kundaklamalar, öldürülen sekiz vatandaşımız, bütün bunlar hep olduğu için her şeyi, her ihtimali düşünerek hareket ediyoruz ama şu anda hemen bir şey söylemek de doğru değil. Ama oradaki bütün görevlilerimiz titizlikle işin aslını öğrenecekler."

TERÖR ÖRGÜTLERİ AVRUPAYI İSTİRMAR EDİYORLAR

İsveç’in terör örgütü PKK’ya destek verdiği yönünde görüşler olduğunun ve bunların görüşmelerinde gündeme gelip gelmeyeceğinin sorusuna Cumhurbaşkanı Gül, "Avrupa ülkelerinin demokrasileri, bu ülkenin de demokrasi, insan hakları anlayışları çok geniş olduğu için terör örgütleri bu demokrasileri her zaman istismar ediyorlar. Avrupa’yı istismar ediyorlar. Görüşmelerimizde tabii ki bunları konuşacağız, bu konudaki beklentilerimiz nedir, şikayetlerimiz nedir, bunları dile getireceğiz" şeklinde cevap verdi.

KARŞI TARAFIN DA SAMİMİYETİNİN TEST EDİLECEĞİ DURUMLAR VAR

"Esenboğa’daki açıklamanızda çözüm süreciyle ilgili geçmişte yaşananlara atıfta bulundunuz, tecrübelerden bahsettiniz? Başarıya ulaşma noktasında terör örgütünden beklentilerinizi dile getirmek istediniz" sorusuna Gül, şöyle cevap verdi:

"Tabii çok açık. Bana sorulan sorular neydi, sızdırılmış belge... Ben ne dedim; bu sürede gayet samimi, iyi niyetli bir çalışma, bir gayret var. Ama karşı tarafın da samimiyetinin test edileceği durumlar var. Önce silahı bırakacak, bu süreci bir propaganda amaçlı olarak kullanmayacak ve psikolojik faaliyetler yapılmayacak. Bunların altını uzun uzun açacak halim yok, anlayan anlar bunlardan ne demek istediğimi. Halkın büyük bir beklentisi var, halkın büyük bir çoğunluğu bu işin çözümünü destekliyor. O zaman? Bu fırsatın kaçırılmaması için karşı tarafın da ona göre hareket etmesi gerekiyor. Daha önce de, Oslo’daki de, başka şeyler de nasıl sızdı, ne oldu, onları iyi kötü biliyoruz."

ÖLÇÜSÜZLÜKLER OLMAMASI GEREKİR

"Bu aşamaya geldikten sonra ne olur da bu fırsat kaçabilir?” sorusuna Gül, "Dikkat etmeleri lazım. Silahları bırakacaklar. Mayın oldu, saldırılar oldu değil mi? Bu süreçte aşırılıklar ve ölçüsüzlükler olmayacak. Nevruz gibi çeşitli vesileler de ölçüsüzlükler olmaması gerekir." diye cevap verdi.

"Herkes bu sürecin kısa sürede bitmesi mümkün değil diyor, siz bunun kısa sürede olabileceğini düşünüyor musunuz?" şeklindeki soruya "Gördüğünüz gibi gayet samimi, cesur davranılıyor. Bunun yanlış bir şekilde algılanmaması lazım. " dedi.

TERÖRLE MÜCADELE SADECE SİLAHLA OLMUYOR BİLİYORSUNUZ

Cumhurbaşkanı Gül, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmede MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a, terör örgütüyle görüşmek için MGK’nın yetki verip vermediği gündeme geldiğinin belirtilmesi üzerine, baş başa yapılan konuşmalarla ilgili şey söyleyemeyeceğini belirti. Gül, "MGK Toplantıları gizli toplantılardır. Ama terörle mücadele bizim daima birinci konumuzdur. Terörle mücadelenin de her türlü yolu vardır. Terörle mücadele sadece silahla olmuyor biliyorsunuz. Silahı olana daha güçlü silahı gösterirsiniz ama başka yollar da denenebilir, başka yollar da deneniyor gördüğünüz gibi. " dedi.

"Tutanakları kimin sızdırdığından öte içerik neden sorgulanmıyor? Kılıçdaroğlu ile görüşmenin içeriğini tabii ki açıklamazsınız ama muhalefetin tepkisi Başbakan’dan ya da MİT’ten bilgi aktarılmaması. Bu noktada siz devreye girecek misiniz?" şeklindeki soruya Gül, şöyle cevap verdi:

"Detaya girmek istemem. Ana muhalefet partisi başkanı bana görüşlerini, çeşitli fikirlerini paylaştı. Tabii ki büyük meselelerin halinde herhalde önemli siyasi aktörler, hep onlar bilgilendirilecektir ama demek ki onun bir noktası vardır anlaşılan. Bir zamanı vardır. O zamana da bu işleri yapanlar muhakkak ki karar vereceklerdir. Detaylara girmek istemem, sadece propaganda, psikolojik faaliyetlerin olmaması gerekir. Onu söylemek isterim. "

KARŞI TARAFI UYARIYORUM Kİ ’YANLIŞ YAPMA’ DİYE

Cumhurbaşkanı Gül, "Çözüm süreciyle ilgili ileriye baktığınız zaman sıkıntılar görüyor musunuz, Türkiye bunu başaracak mı?" sorusuna "Onun için geçmiştekiler de aklımızın bir köşesindedir derken, ümit ederim ki herkes dersini almıştır ve böyle bir ortam da ilk defa olmaktadır. Herkesin kredi verdiği bir ortam. Onun için ben özellikle karşı tarafı uyarıyorum ki ’Yanlış yapma’ diye" cevabını verdi.

DAHA SORUMLU HAREKET ETMELERİ GEREKİR

"Çözüm süreci kapsamında parlamento üyesi beş milletvekilinin KCK başkanı olduğu söylenen kişiyle çekilen fotoğraf sizi rahatsız ediyor mu?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Bunu bir propaganda, psikolojik faaliyetler süreci gibi kullanmayın, sizin samimiyetiniz de deneniyor, test ediliyor dedim. Bütün bunlara dikkat etmeleri gerekir. Bir taraftan böyle büyük bir olay için samimi ve cesur bir şekilde atılan adımlar var, onları yeteri kadar takdir edip, ona göre daha sorumlu hareket etmeleri gerekir."

İsveç’te, Süryani azınlığa mensup çok sayıda Türk vatandaşı olduğunun ve konuyla ilgili bir çalışma yapılıp yapılmadığı yönündeki soruya Gül, "Vakıflar Yasası’nda yapılan değişikliklerle vicdani olarak yanlış olan şeyler düzeltildi. Yine çalışılıyor. Noksanlar olabilir, noksanlar giderilir. Ben de hükümetimiz de zaman zaman hepsiyle görüşüyoruz biliyorsunuz" yanıtını verdi.

İsveç ile ilişkilerin tarihinin eski olduğunu belirten Gül, 1700’lü yıllarda ticaret anlaşması, dostluk anlaşmaları imzalandığını, cumhuriyetin ilk yıllarında da iki ülke arasında dostluk anlaşması imzalandığını kaydetti.

İlişkilerin zaman içerisinde daha da geliştiğini, 2006 yılında İsveç Kralı Carl XVI Gustaf’ın Türkiye’yi ziyaret ettiğini anımsatan Gül, ilk kez Türkiye’den bir cumhurbaşkanının İsveç’e devlet ziyaretinde bulunduğunu belirtti. Gül, "tarihi" olarak nitelediği ziyarete İsveç’in de büyük özen gösterdiğini dile getirdi.

Türkiye’nin AB üyeliğine en güçlü desteği veren ülkelerden birinin İsveç olduğuna işaret eden Gül, İsveç’in dünya siyasetiyle de çok ilgili olduğunu, global meselelerde de Türkiye’yi iyi bir ortak olarak gördüklerini söyledi. �

Gül, dünyanın en rekabetçi dördüncü, en zengin sekizinci ülkesi olarak nitelenen İsveç’in, Birinci ve İkinci Dünya Savaşı’na girmediği için birikimlerinin fazla olduğunu ve bu birikimi teknoloji, araştırma-geliştirme gibi alanlara aktardıklarının altını çizdi. İki ülke arasındaki ticaret hacminin 3,5 milyar dolar olduğuna işaret eden Gül, iş adamlarının da bu ziyarete büyük ilgi gösterdiğini ve heyetinde çok sayıda iş adamının bulunduğunu söyledi.

İsveç’te 40 bini Süryani, 115 bin Türk vatandaşının yaşadığına dikkati çeken Gül, "Türkiye’de herkesin bir temsilcisi var burada" dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, ziyaretin Türkiye ile İsveç arasındaki işbirliğini daha da geliştirmesini ümit ettiklerini belirtti.

AKŞAM YEMEĞİNİ GEMİDE YEDİ

Abdullah Gül, eşi Hayrünnisa Gül ve beraberindeki bakanlarla akşam yemeklerini bir gemide yediler. İsveç televizyon kanalı SV 1’e özel açıklamalarda bulunan Abdullah Gül, Türk köşe yazarları ile yaptığı kısa görüşmenin ardından kaldığı otelden ayrılarak akşam yemeğine davetli olduğu gemiye gitti. Abdullah Gül gemide yemek yerken, kara ve denizde alınan güvenlik tedbirlerine ek olarak polis helikopteri de yemek boyunca havadan güvenlik önlemi aldı.