Güncelleme Tarihi:
Davutoğlu, Suriye muhalefetinin birleşmesini AA'ya değerlendirdi. Davutoğlu, demokratik haklar için Suriye halkının temsili konusunda birçok toplantılar, tartışmalar yaşandığına değinerek, Katar'ın başkenti Doha'daki toplantıyla “birçok şeyin başarıldığını” söyledi.
Doha'da “tarihi bir toplantıya şahitlik edildiğini” belirten Davutoğlu, şöyle konuştu:
“Buradaki toplantılarda birçok başarıya imza atıldı. Her şeyden önce Suriye Ulusal Konseyi (SUK), yeniden yapılandırıldı ve başına George Sabra seçildi. SUK, demokratik bir yapıyla kendi içinde bütün demokratik kurumlarını oluşturdu. Ayrıca SUK ile alandan gelen 14 vilayetin meclis temsilcileri ve bazı sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla bir Suriye Ulusal İttifakı oluştu. Bunun başına da Muaz Hatib getirildi.
Muaz Hatib, gerçekten bütün Suriyelilerin büyük saygı duyduğu, Suriye halk hareketinde önemli roller üstlenmiş, hem bir ilim adamı hem de bir aktivist. George Sabra da bu anlamda saygın bir entelektüel ve geçmişte de büyük sıkıntılar yaşamış bir Hristiyan. Muaz Hatib ise bir Müslüman. Bu anlaşma, Suriye devriminin dini mezhebi ve etnik farklılaşmanın ötesinde bütün halkın desteklediği bir yapılanma olduğunu ortaya koyuyor.”
“BÜTÜN SURİYE'Yİ TEMSİL EDİYOR"
Varılan anlaşmayla “artık bütün Suriye'yi temsil eden bir muhalefet yapısının ortaya çıktığı” konusunda hiçbir şüphe kalmadığını ifade eden Davutoğlu, Türkiye'nin başından itibaren SUK'un yeniden yapılandırılmasını desteklediğini dile getirdi.
Davutoğlu, “SUK, Suriye devrimine çok büyük katkılar sağladı. Baştan itibaren onlarca kurumu bünyesinde barındırdı. Şimdi de bu dinamik gelişmeler içinde daha geniş bir ittifak şemsiyesi altında buluşuldu. Bu çerçevede hem Muaz Hatib'e hem de George Sabra'ya destek ifade ediyoruz ve başarılar diliyoruz” diye konuştu.
“ULUSLARARASI TOPLUM DESTEK VERMELİ"
Muhaliflerin uzlaşma sürecinde Türkiye'nin gösterdiği katkıya dikkati çekerek, uluslararası toplumun da bugünden itibaren yeni yapıya destek vermesi gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, özellikle Suriye'nin Dostları Grubu başta olmak üzere uluslararası toplumun değişik temsilcilerinin yeni oluşuma desteklerini ifade edeceklerinden emin olduğunu kaydetti.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, şunları söyledi:
“Bildiğiniz gibi ben perşembe günü açılışta buradaydım, Türkiye olarak perspektifimizi paylaştık. Ayrıca onun öncesinde ve sonrasında burada bütün taraflarla ikili görüşmeler yaptık ve bir an önce böyle bir mutabakatın sağlanması için onları teşvik ettik. Ayrıca Müsteşar Yardımcımız Sayın Ömer Önhon ve heyetimiz de burada kaldılar. Süreci Katar Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı ile yürüttüler. Son üç gün içinde neredeyse her saat, gerek Sayın Önhon ile gerekse sayın Başbakan Şeyh Hamad bin Casim Al Sani ve Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Sayın Halid bin Muhammed el-Atiye ile temas halinde olduk.
Bunun yanısıra ayrıca gruplarla da temas halinde olduk. Bildiğiniz gibi Bursa'daki programımı yarıda kesip buraya geldim. Buraya geldikten sonra da ufak tefek bazı görüş ayrılıklarını da birlikte giderdik. Tabiri caizse son katkıları da burada yaptık. Çok demokratik bir yolla ve tartışarak, Suriye halkının temsiliyle bir sonuca ulaştılar. Kendilerini tebrik ediyoruz. Türkiye'nin desteği bu anlamda devam edecektir.”