Güncelleme Tarihi:
ABD basınının bugünkü manşetlerinde Penn State Üniversitesi'ndeki taciz skandalında mahkemeden çıkan karar yer alsa da Akdeniz'deki gerilim hem internet sitelerinde hem de gazetelerin ön sayfalarında yer buldu.
New York Times, dün Başbakanlık'tan yapılan açıklamada ölçülü bir dil kullanılmasının Türkiye'nin Suriye'nin bu eyleminin provokatif olduğu sonucuna henüz ulaşmadığına işaret ettiğini belirtti.
Gazete, "Ancak açıklamada, NATO üyesi Türkiye'nin bu olaya askeri çerçevede bir yanıt verebileceği konusunda açık kapı bırakıldı. Bu durum, Suriye'deki sorunu daha da karmaşık bir hale getirebilir ve büyütebilir" yorumunu yaptı.
DİĞER GELİŞMELERLE İLİŞKİ KURULDU
ABD'de Cumhuriyetçilere yakınlığıyla bilinen muhafazakar çizgideki Washington Post da bunun Türkiye açısından Suriye kaynaklı ilk şiddet olayı olmadığına dikkat çekti. Gazete, Nisan ayında da Suriyeli güvenlik güçleri tarafından sınırın Türkiye tarafındaki kamplara ateş açıldığını anımsattı.
Dış basın konuyla ilgili haberlerinde ağırlıklı olan dün Suriye konusunda yaşanan diğer gelişmelere de atıfta bulunuldu. Uçağın düşürülmesi olayının, muhalif grupların pusu kurarak 25 Şebiha milisini öldürdüğünü iddia etmesinin ve BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın Suriye konusunda yaptığı uyarıların ardından yaşandığı vurgulandı.
Los Angeles Times, yaşanan bu olayın Suriye'de yaşanan çatışmaların ülkenin sınırlarının ötesine geçerek, bölgenin genelini etkisi altına alabilecek potansiyele sahip olmasının bir kanıtı olduğunu ifade etti.
“ZİNCİRLEME ETKİ”
Gazete haberinde, Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü'nden Suriye uzmanı Andrew J. Tabler'ın bu olayın "çatışmaların çok daha büyümesine neden olabilecek zincirleme etkilerden biri" olduğu yorumuna yer verdi.
Haberi internet sitesinin Avrupa versiyonunda manşetine taşıyan Wall Street Journal da bu olayın Türkiye üzerinde Suriye'ye karşı harekete geçmesi yönündeki baskıları artıracağına ve Türk jetlerinin Suriye karasularına girmesinin kafalarda soru işaretleri yarattığına dikkat çekti.
Olay, ABD'de iç gündemin gölgesinde kalmış olsa da Avrupa ve Ortadoğu basınına yaklaştıkça giderek daha büyük yer kapladığı görülüyor. Uçak olayı, Independent, The Times, Guardian, Telegraph ve BBC gibi İngiltere'nin önde gelen yayın organlarının hem gazetelerinde hem de internet sitelerinde geniş yer alıyor.
“EN TEHLİKELİ GELİŞME”
Telegraph’ın Ortadoğu muhabiri tarafından yazılan haberde, "Türk Hava Kuvvetleri'nin F-4 tipi uçağının kaybolması, Suriye'de 15 aydır devam eden ayaklanma sürecinde meydana gelen en tehlikeli gelişme. Batılı devletler şimdi bu olaya nasıl yanıt verilmesi gerektiğini düşünüyor" dedi.
BBC, haberi internet sitesinin manşetinden verdi ve dün de Başbakan Tayyip Erdoğan'ın basın toplantısını canlı yayınladı. BBC'nin İstanbul muhabiri Jonathan Head, "Suriye'deki çatışmalar nedeniyle ilişkilerde yaşanan bozulma göz önüne alındığında bu olay, ciddi bir krize dönüşme potansiyeli taşıyor" dedi.
El Cezire de olayı internet sitesinde manşetten veren ve canlı bağlantılarla an be an izleyicilere duyuran bir diğer yayın organı oldu.
“JETLER ORADA NE YAPIYORDU?”
El Cezire'nin haberinde görüşlerine yer verilen İstanbul muhabiri Anita McNaught, "Türkiye'nin görüşüne göre gerekli önlemler nedir, tek başına mı hareket edecek, yoksa NATO üyeliğini mi kullanacak. Henüz bunların yanıtını bilmiyoruz. Dahası, Türk jetlerinin Suriye hava sahasında ne aradığı sorusu da sorulmalı" dedi.
El Arabiya ile İsrail'den Haaretz ve Jerusalem Post olayı, fazla yoruma kaçmadan ajanslardan elde edilen bilgiler üzerinden okurlarına ulaştırdı.
Olaya ilgi gösteren ve büyüten bir ülke de Rusya. Russia Today internet sitesinde manşetten yayımladığı haberinde uzmanların görüşlerine de yer verdi. San Francisco Üniversitesi uluslararası ilişkiler öğretim üyesi Stephen Junes, şu noktada Türkiye'nin de Suriye'nin de gerilimin daha da artması taraftarı olmadığını vurguladı.
Junes, "Durumu daha da kötüleştirmek iki tarafın da işine gelmez. Ancak elbette sorunların büyütülmesinden avantaj elde etmek isteyen dış güçler olabilir" diye konuştu.