Güncelleme Tarihi:
Panetta, ABD'nin başkenti Washington'da Amerikan-Türk Konseyi'nin (ATC) 31. yıllık konferansı çerçevesinde düzenlenen akşam yemeğinde konuştu.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'a, son bir yıl içerisinde kendisiyle güçlü çalışma ilişkisi kurma fırsatını yakalamalarından dolayı takdirlerini ifade eden Panetta, geçen Aralık ayında Türkiye'yi ziyareti ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'i Pentagon'da ağırlamasından bahsetti.
Panetta, “iki ülke arasındaki ilişkilerin, uzun vadede hem iki ülkenin hem de dünyanın güvenliği açısından hiç bu kadar kritik önem taşımadığını” belirterek, Türkiye ve ABD'nin askeri alanda güçlü işbirliği ve bağlar inşa ettiğini, dünyanın birçok yerinde birlikte çalıştıklarını dile getirdi.
Panetta, Türkiye'nin Afganistan'da hayati rol oynamaya devam ettiğine işaret ederek, Mart ayında Kabil'de 12 Türk askerinin öldüğü helikopter kazasından duyduğu derin üzüntüyü tekrar ifade etti ve bu trajediden sonra bile Türkiye'nin Afganistan'daki misyona odaklanmaya devam ettiğini vurguladı.
Chicago Zirvesi'ne uzanan süreçte de Türkiye'nin, Afganistan'ın istikrarı ve güvenliğine yönelik kalıcı taahhütlerine bağlı kalmak adına NATO içinde öncü rol oynadığını ifade eden Panetta, bu yıl Türkiye'nin NATO'ya üye oluşunun 60'ıncı yılı olduğunu hatırlattı.
PKK İLE MÜCADELEDE İŞBİRLİĞİ
Panetta, “Türkiye'nin, El Kaide ve militan müttefiklerinin Afganistan'da barınmasına engel olmaya dönük çabalara ortak olduğu gibi, ABD'nin de Türkiye'nin PKK ile mücadelesine dönük güçlü dayanışma gösterdiğini” söyledi.
Türk muhataplarıyla görüşmelerinde, terör örgütü PKK ile mücadelesinde Türkiye'ye yardım etmeye devam edeceklerini net biçimde ortaya koyduğunu ifade eden Panetta, “Şu hususu net olarak dile getirmek isterim; PKK, Türkiye ve Türk halkını tehdit etmeye devam ettiği müddetçe, bu tehditle mücadele için gereken kapasiteleri Türkiye'ye sağlamayı sürdüreceğiz” dedi.
Panetta, terör örgütü PKK ile en etkili şekilde mücadele etmenin sadece askeri yollardan geçmediğini, siyasi sürecin de olması gerektiğine işaret etti.
“TÜRKİYE'NİN LİDERLİK ROLÜNÜ DESTEKLİYORUZ”
Panetta, daha ufak ama daha çevik güce sahip olmayı ve en acil güvenlik zorluklarının yer aldığı Asya-Pasifik ve Ortadoğu'ya daha fazla odaklanmayı içeren ABD'nin yeni savunma stratejisinden bahsederek, “Ortadoğu'da güvenlik ve istikrara yönelik paylaştığımız vizyonun parçası olarak, ABD, Türkiye'nin, bölge ekonomisi için büyüme motoru ve bölge için güvenlik çıpası olan zengin, demokratik bir ülke olarak giderek büyüyen ve hayati önemdeki liderlik rolünü desteklemektedir” dedi.
ABD ve Türkiye'nin, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki tarihi demokratik değişim dalgasını desteklemek için birlikte çalıştığını ve bölgede değişimin önünde yer alan ve bölgeyi istikrarsızlaştırmaya çalışanlara da karşı koyduğunu ifade eden Panetta, Suriye'de Esad rejiminin giriştiği acımasız şiddet eylemlerinin iki ülkede de kaygı yarattığına işaret etti.
Panetta, Türkiye'nin, Esad rejimi üzerindeki baskının artırılmasına yönelik uluslararası çabaların çok önemli bir parçasını oluşturduğunu vurgulayarak, geçen Nisan ayında İstanbul'da Suriye Halkının Dostları platformunun ikinci toplantısına ev sahipliğini yapmasını örnek verdi.
Her açıdan bakıldığındaki Suriye'deki durumun muazzam derecede karmaşık ve trajik olduğunu belirten Panetta, “Sihirli değneğimiz yok ama, Esad'in iktidarı terk etmesi, Şam'da düzenli bir siyasi değişimin hayata geçmesi ve Suriye halkının acılarına son verilmesi için baskı uygulamada Türkiye ve uluslararası toplumla birlikte çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
IRAK VE İRAN
Panetta, Türkiye ve Irak arasındaki güçlü ekonomik ilişkiler ve tarihsel bağların, Türkiye'yi, Irak'ın bölgede istikrar kaynağı haline gelmesine katkı sağlama yolunda olumlu rol oynama pozisyonuna konumlandırdığını kaydederek, ABD ve Türkiye'nin, demokratik, istikrarlı ve güvenli bir Irak'a yönelik ortak hedefi paylaştığını dile getirdi.
Bakan Panetta, ABD'nin, Irak'ın anayasasına ve egemenliğine saygı gösterirken, ortak sınırlar ve terörle mücadele gibi, karşılıklı ilgi alanlarını ele almada Türkiye ve Irak ile birlikte çalışmaya devam edeceğini belirtti.
Panetta, ABD ve Türkiye'nin, İran'ın, nükleer silah gayretinin kendisini daha güvenli değil, tam tersine daha az güvenli hale getireceğini anlamasını sağlamak için birlikte çalıştığını ve Türkiye'nin İran rejimine daha fazla baskı uygulanmasına yönelik çabalarını takdir ettiğini kaydetti.
Türkiye'nin İran'la diplomatik diyaloğun devamına desteğinden, özellikle de Nisan ayında İstanbul'da P5 1 görüşmelerine ev sahipliği yapmasından memnuniyet duyduklarını belirten Panetta, “Türkiye ve ABD, nükleer silah sahibi bir İran'ın önlenmesine dönük ortak siyasi hedefi paylaşıyor. Uluslararası toplum bir bütün olarak bir arada durduğunda, bu hedefe ulaşma yolunda daha etkili oluruz” diye konuştu.
TÜRKİYE-İSRAİL İLİŞKİLERİ
Panetta, Türkiye ile İsrail'in de bir araya gelip, ilişkilerini onarmanın yollarını bulmasının çok önemli olduğunu söyledi.
Türkiye ve İsrail'in, birçok değeri paylaşan ve Ortadoğu'nun barış ve istikrarında çıkarı bulunan iki güçlü ve canlı demokrasi olduğunu belirten Panetta, bu iki ülkenin ayrıca, hem güvenliklerini hem de bölgesel istikrarı geliştiren savunma işbirliği alanında da uzun tarihe sahip olduğunu dile getirdi.
Panetta, “İşbirliğinden kazanacak, işbirliğinin yokluğunda ise kaybedecek çok şey var. Şimdi Türkiye-İsrail ilişkilerini tekrar eski rayına oturtmanın, ortak zorluklarda birlikte çalışmanın zamanı. Bu mesajımı kamuoyu önünde ve hem Türk hem de İsrailli liderlerle paylaştım” dedi.
Türkiye ile ABD'nin savunma stratejilerinin bir önemli öğesini de NATO ittifakını modernize etme ve güçlendirmenin oluşturduğunu kaydeden Panetta, Türkiye'nin, NATO'nun yükselen tehditlerle mücadeleye kendini uyarlamasını sağlamaya dönük devam eden çabalarda kritik rol oynadığını söyledi. Panetta, örneğin Türkiye'nin Kürecik'te NATO füze savunma sistemi bünyesindeki erken uyarı radarına ev sahipliği yaparak NATO balistik füze savunma kapasitelerini geliştirdiğini belirtti.
“TÜRKİYE OLMADAN BU ÖNEMLİ AŞAMALARA ERİŞEMEZDİK”
Panetta, Chicago zirvesinde NATO'nun radarın operasyonel kontrolünü üstlendiğini ve füze savunma sisteminin ara yeteneğini ilan ettiğini hatırlatarak, “Türkiye'nin taahhüdü ve liderliği olmadan, bu kritik önemdeki yeni kapasite için bu önemli aşamalara erişemezdik” dedi.
NATO üyelerinin geleceğe dönük savunma kapasitelerine yatırıma devam etmesi gerektiğini, bu kapsamda Türkiye'nin savunma bütçesinin son yıllarda büyümeyi sürdürmesinin diğer NATO üyeleri için örnek oluşturduğunu ifade eden Panetta, Türkiye'nin şu anda NATO üyeleri arasında ikinci en büyük kara gücüne sahip ülke olduğunu söyledi.
“TÜRKİYE'DEN ÖĞRENECEĞİMİZ ÇOK ŞEY VAR”
Panetta, Türkiye'nin NATO'nun 2020 stratejisinde oynayabileceği önemli bir liderlik rolünün olduğuna inandıklarını ifade ederek, “Türkiye'den öğreneceğimiz çok şey var ve Türkiye'nin, NATO'nun en büyük güvenlik zorluklarının bazılarına çözüm getirmedeki liderliğini memnuniyetle karşılıyoruz. Bu zorlukların çoğuna potansiyel çözümlerin, ülkelerimiz arasında daha fazla savunma işbirliğinden geçtiğini biliyoruz. İkili ilişkilerimizin gelecekte daha da sağlam hale gelmesini çok ümit ediyorum” diye konuştu.
ABD Savunma Bakanı Panetta, ABD'nin, Türkiye ile aralarında iki yönlü savunma ticaretinin güçlendirilmesine ve Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu ileri teknolojiye sahip askeri kabiliyetleri elde etmesini sağlamaya dönük bağlığını ifade etti.
Bu arada Panetta'nın, konferansın yapıldığı Ritz Carlton Oteli'ne gelişinden önce, otelin önünde bir grup hayvan hakları savunucusu, Amerikan askeri laboratuvarlarında hayvanların denek olarak kullanılmasını protesto eden pankartlar açtı.
BAKAN YILMAZ: ESAD'A DAHA FAZLA ZAMAN TANINMAMALI