Süpergüçten ders aldım

Güncelleme Tarihi:

Süpergüçten ders aldım
Oluşturulma Tarihi: Nisan 21, 2012 00:00

Finlandiya’nın Avrupa siyasetinde yükselen başbakanı Jyrki Katainen, üç günlük Türkiye ziyaretini Hürriyet’e değerlendirdi: “Türkiye, dış politikada süpergüç. Başbakan Erdoğan Suriye ve diğer krizler konusunda çok iyi bir uzman. Benim için ders niteliğinde bir gezi oldu.”

Haberin Devamı

FİNLANDİYA’nın  bir taşra kasabasında 1971’de doğan Jyrki Katainen, “part-time” öğretmenlik yaparken, henüz 22 yaşında çevresinin ısrarıyla politikaya atılıp belediye meclisine girdi. Merkez sağdaki Ulusal Koalisyon Partisi’nden 28 yaşında milletvekili seçildi; 32 yaşında parti lideri, 35 yaşında Maliye Bakanı ve Başbakan Yardımcısı oldu. Katainen, geçen hazirandan beri Finlandiya Başbakanı. Fin lider, üç günlük Türkiye gezisinin sonunda Hürriyet’in sorularını yanıtladı:

Ankara ve İstanbul’daki temaslarınız nasıl geçti?
Çok iyi geçti. Türkiye şu anda dış politikada bir süpergüç. Başbakan Tayyip Erdoğan, Suriye gibi mevcut krizler konusunda çok iyi bir uzman. Bu, benim için daha ziyade ders niteliğinde bir gezi oldu. Suriye’de neler olduğu konusunda, ayrıca Kuzey Afrika’daki durum konusunda Erdoğan’dan çok şey öğrendim.  Bölgedeki halkları ve liderleri de iyi tanıyorsunuz.

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55eaf1c0f018fbb8f8a0c724

Fin-landiya aşırı sağın yükselişinin durduğu ender Kuzey Avrupa ülkelerinden. Komşunuz Norveç’te 77 kişiyi öldüren terörist Anders Behring Breivik hakkında ne düşünüyorsunuz?
Breivik meselesi apayrı bir olay, korkunçluğuna karşın münferit bir şiddet vakası. Irkçılıkla veya aşırı sağ hareketlerle bir ilgisi olmadığını söyleyeceğim. Gözü dönmüş tek bir ferdin yaptıklarından ibaret. Finlandiya’daki aşırı sağcı “Gerçek Finler” partisi ise daha ziyade AB karşıtı bir hareket olarak nitelenebilir. Geçen bahardaki parlamento seçimlerinde yüksek bir oy aldılar, fakat genel atmosfer değişti. Şimdi Finlerin yüzde 55’i AB’ye destek veriyor. Geçen yıl bu oran yüzde 38’di.

Çocuk sayısına değil eğitime odaklandık

Başbakan Erdoğan size de “en az üç çocuk” önerdi. Demografiye baktığınızda sizce Finlandiya gibi büyük topraklarda küçük nüfuslar barındıran ülkeler, sosyal sigorta sistemini ayakta tutabilmek için “üç çocuk” formülüne mi başvurmalı, yoksa göçmen mi almalı?
Avrupa’nın en hızlı yaşlanan nüfusu bizde. Bu yüzden reform şart. Aslında bugüne kadar yaptığımız reformlar sayesinde şu anda refah devletimiz sürdürülebilir bir yapıya kavuştu, fakat bu hâlâ önemli bir mesele. Şu anda özellikle eğitime yatırım yapıp gençlerin okulu bırakarak iş yaşamına erken atılmalarını engellemeye çalışıyoruz. Yani çocukların doğumundan çok, onların eğitimine odaklandık. Bu nedenle, ABD’deki Wall Street’i İşgal Et ve İspanya’daki Öfkeliler hareketine katılan gençleri de çok iyi anlıyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!