Emre KIZILKAYA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2011 00:00
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Türkiye ile barışmak için şimdi ikinci kez düğmeye basarken Avigdor Lieberman’ın Dışişleri Bakanlığı’ndan ise çatlak sesler gelmeye devam ediyor.
Üst düzey bir İsrail Dışişleri yetkilisi Hürriyet’e şunları söyledi:
“Anlaşma Başbakan Tayyip Erdoğan’ın özür ve tazminat maddelerine son anda “Gazze ablukası kaldırılsın” şartını eklemek istemesiyle bozuldu. Ayrıca kabinede anlaşmaya karşı çıkan sadece Lieberman değildi. Erdoğan’a kesinlikle güvenmiyoruz.”
- Peki, Lieberman’ın PKK’yı desteklemeyi dahi düşündüğü yönünde
haberler yayınlanırken Türkiye İsrail’e nasıl güvenecek?
Bakan Lieberman’ın bir İsrail gazetesine verdiği röportajda “PKK” sözcüğünü
kullandığı doğru, ama heyecanlanan muhabir bunu tamamen ilgisiz bir bağlamda haberleştirdi. Hemen yalanlama yayınladık. PKK’yı terörist olarak görüyoruz. Asıl sorun Türkiye’nin Ortadoğu politikasındaki neo-Osmanlıcı gidişat.
- Fakat Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bu politikanın temelini “Stratejik Derinlik” adlı kitabında yıllar önce yazmıştı. Niye birkaç yıl öncesine kadar desteklediğiniz Türk hükümetine bugün tepkilisiniz?
O kitabı herhalde bizden kimse okumamıştı veya okuyan az sayıda kişi de anlamamıştı. Türkiye’nin Batı yönelimli dış politikasının hep süreceğini sanıyorduk. Fakat Davutoğlu’nun politikaları belirginleştikçe Neo-Osmanlıcılık endişesi oluştu. Bu dönemde Türkiye’den bu endişeyi güçlendirecek birçok adım geldi. Örneğin NATO-İsrail toplantılarında alt komite çalışmalarını boykot etmeleri...