Karzai: Terörün köküne inilmeli

Karzai, “Asya'nın Kalbinde Güvenlik ve İşbirliği” başlıklı “Afganistan için İstanbul Konferansı”nda yaptığı konuşmada, İstanbul'un, sadece medeniyetlerin beşiği olmakla kalmayıp uluslararası iş birliğini yücelten bir merkez olduğunu belirterek, Van'da yaşanan depremde hayatlarını kaybedenlere başsağlığı dilediğini kaydetti.

Çin'den Rusya'ya, Hindistan'dan Türkiye'ye kadar birçok ülkenin, Asya'nın kalbini oluşturduğuna dikkati çeken Karzai, Türkiye'nin bu güçlü liderliğinde, bölgesel iş birliğini destekleyen çabalarıyla, Afganistan'daki bölgesel uyum ve iş birliği için bir kez daha bir araya geldiklerini ifade etti.

Karzai, Afganistan'ın istikrarlı ve demokratik bir geleceğe ulaşmak için çalıştığına işaret ederek, son 10 yılda savaşın yıkıntılarından Afganistan'ı yeniden yaratmak, çoğulcu ve demokratik bir Afganistan kurmak için gayretlerini sürdürdüklerini bildirdi.

Demokratik ve özgür bir Afganistan kurmak istediklerini anlatan Karzai, Afgan halkının isteğinin, barış ve güvenlik içerisinde yaşamak olduğunu vurgulayarak, ancak henüz bu amaca ulaşılamadıklarını belirtti.

"TERÖRÜN KÖKÜNE İNMEDEN BARIŞ MÜMKÜN DEĞİL"

Hamid Karzai, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Terör, terörist saldırılar, sınırlarımızın ötesinden bize kadar ulaşıyor. Dolayısıyla bölgede terörle mücadele etmeden, özellikle de bu konunun köküne inmeden Afganistan'da barışı sağlamak mümkün değildir. 2011 yılı Afganistan için çok önemli bir yıl. Ülkemizin ulusal önceliklerini başarıyla sürdürdük. Uluslararası düzeyde ve Afgan yetkili makamlarında barış sürecini, başarıyla devam ettirdik. Burhaneddin Rabbani, ne yazık ki aramızda değil. Kendisi, ülkemizdeki siyasi süreci daha kucaklayıcı hale getirmeye çalıştı. Taliban ve diğer liderler, barış sürecine katılsınlar, şiddetten uzaklaşsınlar, El-Kaide ile ilişkilerini kıssınlar diye uğraştık. Ancak son dönemdeki olayların gösterdiği gibi barış süreci başarılı olamadı. Taliban'ın Pakistan'daki yerleşik liderleri de bütün bu durumda karşımıza çıkıyor. Burada, umarız, Afganistan'ın dışından da destek alarak barış sürecini bütün bölgeye getirebileceğiz”

Uluslararası güçlerin, Afganistan'daki barış ve istikrar çalışmasının, 2014 yılına kadar süreceğini ifade eden Karzai, “İkinci aşamanın uygulanmasıyla, Afganistan nüfusunun yüzde 50'si, Afganların kendi ulusal kurumları tarafından korunan, barış ve güvenliğin içine çekilebileceklerdir. Burada, Afganların paylaştığı, uluslararası partnerlerimizle paylaştığımız en önemli amaç, egemen, kendi ayakları üzerinde duran ve bütün Afganlara barışı sağlayan bir devleti kurmaktır. Sadece güvenlik değil, Afganistan'ın kendi ayakları üzerinde durabilmesi için geniş kapsamlı bir ekonomik geçiş çalışmasına ihtiyaç var” diye konuştu.

Gelecek ay Almanya'da Afganistan ile ilgili uluslararası düzeyde büyük bir toplantı yapılacağına işaret eden Karzai, bu konferansta da Afganistan'da son 10 yılda gerçekleşen, uluslararası toplumun katkılarıyla gelişen başarıların tartışılacağına dikkati çekti.

Hamid Karzai, uluslararası toplumdaki dostlarının, Afganistan'ın istikrara ve demokratik bir ülke vizyonuna doğru ilerlerken kendilerini destekleyeceklerini dile getirerek, Afganistan'ın uluslararası topluma kazandırılacağına inandığını, amaçlarının, Afganistan'ın egemenliğini ve bağımsızlığını kabul eden bir sistem oluşturmak olduğunu söyledi.

Bölgelerinde daha güçlü bağlar kurmaya çalıştıklarını hatırlatan Karzai, Afganistan'ın kendi bölgesinde istikrarla gelişebilmesi için bölgede kendi rolünü oynaması gerektiğini anlattı.

Karzai, geçen ay Afganistan'ın, Hindistan ile stratejik bir ortaklık imzaladığını anımsatarak, 2 ülke arasındaki tarihi ilişkileri, her 2 ülkenin ve bölgenin çıkarları için geliştirmeyi hedeflediklerini kaydetti.

“HİNDİSTAN VE TÜRKİYE İLE DOSTLUĞUMUZ, BÖLGEMİZDEKİ DURUMU ETKİLEYECEKTİR”

Afganistan ile Türkiye arasındaki iş birliğinin, kendi ülkesi için ortaya konmuş, büyük bir destek olduğunu dile getiren Karzai konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Hindistan ve Türkiye ile mevcut dostluğumuz, bölgemizdeki durumu etkileyecektir. Bu ilişkilerimiz, sadece tarihi olarak güçlü değil, aynı zamanda bugün Afgan halkına da el uzatacak bir iş birliğidir. İran ve Pakistan, bizim hemen yanımızdaki komşularımızdır. Onlarla, kültürel ve demokratik yakınlığımız var. Milyonlarca Afgan mülteci, yıllardır bu ülkelerde yaşıyorlar. Biz Afganlar, onlardan gördüğümüz desteği hiç unutamayız. İran İslam Cumhuriyeti ile ilişkilerimiz giderek derinleşti. İranlı liderlerin dostluğuna müteşekkiriz. Pakistan ile ilişkilerimiz de önemli ölçüde güçlendi. Pakistan ile Afganistan ikiz gibidir. Güvenlik, sosyal, ekonomik kalkınma konusunda bir arada çalışmamız, bizi ikiz ülke haline getiriyor. Dün Cumhurbaşkanı Zerdari ile çok önemli görüşmeler yaptık. Afganistan ve Pakistan'ın ihtiyacı olan iş birliğini birleştirmeye çalıştık.”

Çin ve Rusya'nın da bölgenin çok önemli iki ülkesi olduğunu vurgulayan Karzai, “Bunlar, Afganistan'ın gelişmesinde çok önemli ülkelerdir. Çin, Hindistan ve Türkiye gibi fevkalade ülkeler, ekonomik olarak gelişen bir ülkeye büyük katkı sağlayacaktır. Afganistan'da biz Ortadoğu'ya çok büyük önem veririz. Özellikle de Suudi Arabistan Krallığı, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır ile olan ilişkilerimize çok büyük önem veririz” dedi.

Afganistan Cumhurbaşkanı Karzai, Ortadoğu ile ilişkilerinin, sadece tarihi ve dini konularda olmadığını kaydederek, aynı zamanda bu ülkelerin yıllarca Afganistan'a büyük bir dayanışma gösterdiğini ifade etti.

Afganistan'ın İngiltere, ABD ve Avrupa Birliği ile de yakın ilişkileri olduğuna dikkati çeken Karzai, bunların, Afganistan'ın güvenlik ve istikrarına olumlu katkılarda bulunacağını dile getirdi.

Karzai, ABD ile ya da gelecekte diğer ülkelerle yapacakları ortaklıkların, bölgedeki hiçbir ülkeye tehdit olmadığını belirterek, Afganistan'ın, barışçıl ve dost ülke özelliğini kaybetmesine neden olmayacağını anlattı.

"BÖLGEMİZDEKİ KAYNAKLAR ÇOK ZENGİN"

İstanbul'daki toplantının çok önemli olduğuna dikkati çeken Karzai, bölgesel iş birliği ortaya koyan, ortak fırsat ve zorlukların birlikte ele alınmasını sağlayan bir toplantı olduğunu ifade etti.

Hamid Karzai, bölgelerinin kaynaklarının çok zengin olduğunu da vurgulayarak, “Bölgemizde çok büyük bir mirası taşıyoruz. Bilimsel, manevi ve maddi değerler olarak büyük bir mirasımız var. Çin, Hindistan, Rusya ve Türkiye, bugün küresel ekonomiyi yöneten liderlerdir. Bölgede bağlantılı olmamız ve daha eşit bir dünya oluşturmamız, bu bölgenin faaliyetlerine bağlı. Burada biz büyük engelleri aşarsak, ancak iş birliğimiz faydalı olabilir” dedi.

Terörizmin, yalnız Afganistan ve Pakistan'ı değil, bölgedeki diğer ülkeleri de etkileyen büyük bir felaket olduğunu ifade eden Karzai terörle mücadelede birlikte hareket edilmesi gerektiğini kaydetti. Karzai, şöyle devam etti:

“Küresel uyuşturucu kaçakçılığına karşı birlikte mücadele etmeliyiz. Büyük zorluklara rağmen bölgede liderliğimizi bu mücadelede sürdüreceğiz. Güvenliğimizi ve barışı tehdit eden sorunları ortadan kaldırmak ve ekonomik gelişmemizi sağlamak geleceğimiz için hayatidir. Bu nedenle dayanışma ve iş birliğine ihtiyacımız var. Henüz istenen düzeye ulaşmadık. Bölgeyi bölen siyasi gruplaşmalar var ve bazı sorunlar devam ediyor. Bugün İstanbul'da bölgesel iş birliğinin yeni bir vizyonunu yaratmak ve birlikte çalışmak için bir araya geldik. Bölgesel iş birliğinin başarılı olması için iş birliği şarttır. Biz Afganistan olarak bir ticaret geçiş bölgesindeyiz. Komşularımızın, Afganistan'ı bir fırsat olarak görmesini arzu ediyoruz.”