Korkunç insafsız

Son dönemde PKK’nın hem güvenlik güçlerine hem de sivillere yönelik saldırılarında büyük bir artış söz konusu. Dolayısıyla Türk hükümeti de askeri tedbir dışındaki çözüm çabalarını askıya almış durumda. NATO’nun bu meseledeki pozisyonu nedir?  �
PKK bir terör örgütüdür ve biz hem sivillere hem de güvenlik güçlerine yapılan saldırıları şiddetle kınıyoruz. Türkiye ile dayanışma içinde olduğumuzu dile getirdik. Bildiğiniz gibi NATO uluslararası terörizmle mücadele ediyor. Elbette Türkiye’ninki ulusal bir konu. Bugüne kadar sayın Erdoğan liderliğindeki hükümetin barışçıl çözüm bulmayı çabalamış olmasını takdirle karşılıyorum. Bu yapılanlar ortadayken PKK’nın hâlâ Türk insanlarına karşı korkunç saldırılarına devam etmesi nedeniyle sadece hayal kırıklığı yaşamıyorum, aynı zamanda bunu son derece insafsız buluyorum.

Türkiye’nin Irak topraklarına gireceği bir kara operasyonuna NATO destek verir mi?�
NATO bu tür bir ulusal meselede terörle mücadele konusunda bir hükümetin nasıl tedbirler alacağına karışmaz. Ben Türk insanı ve hükümetiyle dayanışma içinde olduğumuzu açıkladım ama NATO’nun ulusal kararlara karışması söz konusu değil.

Üçüncü bir ülke topraklarından Türkiye’ye yönelen bir terör saldırısı karşısında NATO’nun yardım edip edemeyeceği yıllardır ülkemizde çok tartışılan bir sorudur. NATO’nun PKK ile mücadelede Türkiye’ye destek vermesi mümkün mü?
Bu noktada kendimi ifade ederken çok dikkatli olmaya çalışıyorum çünkü bu bazı ittifak üyeleri için tartışmalı bir konu. NATO ulusal hükümetlerin temsil edildiği bir ittifak olduğu için NATO, Türkiye’ye yönelik bu güvenlik tehdidine karşı topraklarınıza askeri unsurlarını konuşlandırmayacaktır. Ama daha önce birkaç kez vurguladığım gibi Türk hükümetine dayanışma içinde olduğumuzu bildirdik. NATO üyesi bütün ülkelerin PKK ile mücadelesinde Türkiye ile omuz omuza duracağından kuşkum yok.

Bahsettiğiniz “Türkiye ile dayanışma içinde olma anlayışı” moral desteğin ötesine geçmeyecek yani?
İttifak üyeleri Türkiye ile istihbarat paylaşımına giderse bu çok faydalı olabilir.�

İstihbarat paylaşımı konusunda üye ülkelere bir çağrı yaptınız mı, bu konuda NATO içinde yürüyen bir tartışma var mı?
Biliyorsunuz hiçbir zaman istihbarat konularında yorum yapmam. Ancak genel anlamda söylemeye çalıştığım şudur NATO üyeleri uygun bilgi ve istihbarat söz konusu olduğunda birbirlerine yardımcı olmaya hazırdır.

Suriye’ye müdahale planı yok

NATO’nun Suriye’de bir operasyon başlatması gündemde mi?�
Hayır, NATO’nun ne Suriye’ye ne de başka bir ülkeye müdahale etme planı yok. Biz Libya’da sorumluluğu aldık çünkü ortada bir BM kararı ve bölge ülkelerinden de operasyona destek vardı. Bu kriterlerin hiçbiri şu anda Suriye için karşılanmış değil.

İsrail’le istihbarat paylaşımı söz konusu olamaz

Türkiye bir radar sistemi ile birlikte NATO’nun füze savunma kalkanına katılma kararı aldı. Geçen yıl Lizbon Zirvesi’nde Ankara kalkanın hedefindeki ülkelerin, özellikle İran’ın isminin geçmemesi için büyük mücadele vermişti. Bugün o ülkelerin ismini net bir şekilde ortaya koyuyor musunuz? �
Türkiye’nin NATO’nun füze savunma sistemine katılma kararını çok olumlu karşılıyorum. Bu karar Türkiye’nin kendi çıkarları için de çok önemli çünkü Türk insanı için koruma ve güvenlik sağlayacak. Özellikle bir ülkenin ismini vermenin bir anlamı yok. Halihazırda dünyada otuzdan fazla ülkenin ya füze teknolojisi var ya da edinmeyi hedefliyor. Bu bahsettiğimiz ülkelerden bazıları NATO topraklarını vurabilir. İşte biz bu nedenle tehdit nereden gelirse gelsin savunmaya hazırlıklı olunması felsefesiyle bu sistemi kurma kararı aldık. Lizbon Zirvesi’nde kabul ettiğimiz işte budur.

Türkiye’de füze kalkanıyla ilgili en çok tartışılan konu bu çerçevede ittifak üyelerinin ortak kullanımında olan istihbaratın İsrail ile paylaşılma ihtimaline yönelik iddialar. Böyle bir şey mümkün mü?
NATO üyelerinin ittifak dışındaki ülkelerle yaptığı ikili anlaşmalarına karışmaz. NATO’nun İsrail ile bu manada bir güvenlik anlaşması da yok.

Bu cevabınız İsrail ya da başka hiçbir üçüncü ülke ile kesinlikle istihbarat paylaşımına gitmeyeceğinizin teyidi mi?
Kesinlikle. NATO söz konusu olduğunda bu sorunun cevabı evet.

Türkiye model olabilir

Dış politikadaki bazı kritik konularda Batılı ortaklıklarından farklı tutumlar alan Türkiye’nin Doğu’ya yöneldiği ve farklı eğilimler içine girdiği yorumları sıkça yapılır oldu. NATO müttefiklerinin Türkiye’nin yönelimleriyle ilgili bir kaygısı var mı?  �
Hayır. Tam tersine müttefikimiz Türkiye’nin Afganistan, Libya ve başka birçok yerdeki katkılarını takdirle karşılıyoruz. Türkiye bulunduğu coğrafyadaki ülkelerle tarihi ve kültürel bağını da kullanarak çok önemli bir rol oynamakta. Bunlar sayesinde Türkiye,  Avrupa, Ortadoğu ve Orta Asya arasında bir köprü ve çok önemli bir oyuncu. Arap Baharı ile birlikte yeni trendler ortaya çıktı. Genç kuşaklar otoriter rejimlere karşı durmaya başladı. Bu kuşak haberleri farklı medya araçlarından hızla takip etmeyi öğrendi. Özgürlüğün neler getirebileceğini kendi gözleriyle gördüler. Bölgede Türkiye özgürlükler ve demokrasinin bir ülkedeki gelişime ne kadar katkı sağlayabileceğinin mükemmel bir örneği. Türkiye şu anda bir dönüşümden geçen toplumlar için bir model işlevi görebilir.

Akdeniz’de müdahil olmayız

Doğu Akdeniz’de İsrail ve Rum Kesimi’nin petrol arama faaliyetlerine başlamasının ardından Türkiye’nin de araştırma gemisini savaş gemileri eşliğinde bölgeye göndermesi NATO içinde nasıl karşılandı. Türkiye bir üyeniz, İsrail ise ortak (partner) ülke. Bir çatışma çıkması durumunda NATO ne yapar?�
Elbette bu gerginlik bizde de kaygılara neden oluyor. NATO bu duruma müdahil olmayacak. Biz bu konuyu Türkiye ile İsrail arasında ikili bir sorun olarak görüyoruz. Bütün taraflar gerginliğin barışçıl yollardan giderilmesi için çalışmalı. İsrail ortağımız Türkiye de kilit bir müttefikimiz. Tabii bu durumda ittifakın çıkarı bu işin bir an önce çözümü için formül bulunmasındadır.