Güncelleme Tarihi:
YNETNEWS: Assange: Arap dünyasında darbeler başlatacak belgeler yayımlayacağım
ABD Büyükelçiliklerine ait gizli belgeleri yayımlayan Wikileaks sitesinin kurucusu Julian Assange, ülkelerindeki ABD elçiliklerini ziyaret ederek, kendi istekleriyle CIA ile bağlantı kurmayı isteyen üst düzey Arap yetkililerin isimlerini elinde bulundurduğunu açıkladı.
Assange, El Cezire televizyonuna verdiği röportajın ikinci kısmında, “Bu yetkililer kendi ülkelerinde ABD’nin casusluğunu yapıyor” diyen Assange, yetkililerin “meslektaşları ve saygın ülkeler hakkında hassas bilgiler ortaya koyduklarını” belirtti.
‘Bay Sızıntı’, Arap yetkililerin isimlerini, açıklanmaları halinde ölümlerine neden olmayacağı kesin olduğu takdirde ifşa edebileceklerini ifade etti. Assange, yetkililerin ortaya koyduğu bilgilerin kamuoyuna açıklanması halinde Arap dünyasında darbelere neden olabileceğini iddia etti.
Assange, Mısır ve Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek hakkında yaklaşık yedi bin belge yayımlamayı düşündüklerini de sözlerine ekledi.
Bay Sızıntı, diğer belgelerin Arap dünyasındaki petrol sanayi hakkında on yılları bulan bilgileri kapsadığını belirtti.
MSNBC: ABD: Hodorkovksy davası adaletin çiğnenmesidir
ABD, eski petrol milyarderi ve işadamı Mikail Hodorkovsky’nin altı yıl ek hapis cezasına çarptırılmasını adaletin çiğnenmedi olarak belirtti. Üst düzey ABD’li bir yetkili, yaptığı açıklamada, Hodorkovksy davasının Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) girişini zorlaştırabileceğini belirtti.
Öte yandan, analistler Hodorkovsky ve iş ortağının aldığı cezaya rağmen, Beyaz Saray’ın Moskova ile stratejik ve güvenlik alanlarından beraber çalışmayı devam ettireceğini belirtti. Hodorkovsky’nin zimmetine para geçirme ve kara para aklama suçlarından 2017’ye kadar hapiste kalması kararıyla sonlanan davanın, Rusya’nın adalet sistemini sınadığı belirtiliyor.
Başbakan Vladimir Putin’in geçmişten bu yana politik rakiplerinden olan Hodorkovsky’nin annesi, mahkeme kararını açıklayan yargıcın siyasetin baskısı altında olduğunu ve kendi elleriyle “okuduğu saçma sapan kararı yazmış olamayacağını” söyledi.
Hodorkovsky ise avukatı aracılığıyla okunan açıklamasında Putin’e, “Hükümet yetkililerinden seni koruması için mahkemelere güvenemezsin” dedi. Hodorkovsky davası, Rusya’da hukukun üstünlüğünün güçlendirileceği sözü veren Devlet Başkanı Dimitir Medvedev’in de göreve geldiğinden bu yana ne kadar az şeyi değiştirebildiğini gösterdi.
20 ay süren davanın ardından, 2003’ten beri hapiste bulunan petrol şirketinin eski patronu Hodorkovsky’nin cezası 14 yıla çıkarıldı. Avukatları ise temyize gideceklerini belirtti.
GUARDIAN: Felluce’deki sakat doğumlar ile ABD saldırıları bağlantılı
Irak’ın Felluce kentindeki yaşanan çok yüksek orandaki sakat doğum vakalarına yönelik yapılan bir araştırma, sorunun ABD güçlerinin altı yıl önce kente düzenlediği saldırılardan kaynaklandığına işaret etti.
Gelecek ay yayımlanacak rapor hakkında bilgi elde eden Guardian, Felluce’de yeni doğan bebeklerde görülen kanser, sinirsel hastalıklar, kalp rahatsızlıkları ve kemik yapılarındaki bozuklukların artışında, ABD’nin kullandığı silahların sorumlu olduğuna dair bilgilere ulaştı.
Raporda, işgalin ilk dönemlerinde yapılan saldırıların ardından, kentteki sakat doğumların normal oranın 11 katına kadar çıktığı belirtildi. “International Journal of Environmental Research and Public Health” dergisinde yayımlanacak olan raporun yanı sıra, Dünya Sağlık Örgütü’de (WHO) Felluce’deki sakat doğumlar hakkında bir araştırma yayımlamaya hazırlanıyor.
Felluce’de geçmişte yapılan araştırmalar, yeni doğan bebeklerin cinsiyet dağılımında ciddi bir değişim olduğunu ve 2003’ten itibaren erkek çocukların doğumunda yüzde 15 azalma yaşandığını gösterdi.
Zehir bilim uzmanı Mozhgan Savabieasfahani, “Irak toplumunun sürekli olarak çevreye yayılan zehre maruz kaldığını gösteriyor. Çevresel faktörün ne olduğunu bilmiyoruz ancak bunu ortaya çıkarmak için daha fazla test yapıyoruz” dedi.
Raporda, sakat doğumlara neden olan genetik bozuklukların en büyük sebebinin başta hamile kadınların maruz kaldığı zehirli gaz ve metaller olduğu belirtiliyor. Çevrenin zehirlenmesindeki en büyük neden olarak da savaş alanlarında geride kalan artıkların olduğu düşünülüyor.
Felluce’de sakat doğumlar üzerinde yapılan son araştırma, Felluce Hastanesi çocuk doktoru Samira Abdul Gani tarafından gerçekleştirildi. 55 aile üzerinde yapılan çalışmada, Mayıs ayında doğan 547 bebeğin yüzde 15’inin ciddi sakatlıklar bulundurduğu belirtildi.
WASHINGTON POST: Wikileaks Dışişleri Bakanlığı bilgi paylaşım aracını ifşa etti
Wikileaks, ABD Büyükelçiliklerine ait 250 binden fazla belgeyi kamuoyuna sızdırmadan önce, belgelerin bulunduğu belleğin varlığı çok az diplomat tarafından biliniyordu. “Net-Centric Diplomacy” adıyla bilinen bellek, ABD’nin karşısındaki tehditleri ortaya çıkarmaya yarayan hızlı bilgi paylaşım sistemi olarak kullanılıyordu.
Milyonlarca insan, ABD’ye ait milyonlarca belgenin Wikileaks’in malı haline geldiğine tanık oldu. Ancak çok az araştırmacı yaşanan sızıntıda Net-Centric Diplomacy sisteminin oynadığı kritik rolün farkına varabilmiş durumda.
Kafa karıştıran bir tasarıma sahip olan Net-Centric Diplomacy sistemi, barındırdığı Dışişleri Bakanlığı belgeleri arasında, ABD hükümetinin yabancı liderler ve diplomatlarla yaptığı en önemli yazışmaları da bulunduruyor.
Ancak Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ve bilgi güvenliği uzmanları, sistemin yetersiz güvenliğe sahip olması nedeniyle, Pentagon çalışanları tarafından erişim yapılabildiğini, böylece çok büyük miktarda bilgiye ulaşılabildiğini belirtti. Uzmanlar, ABD’nin küresel alanda büyük bir krizle karşı karşıya kalmasının sebebini, Net-Centric Diplomacy sistemindeki açıktan kaynaklandığını vurguladı.
Böylece, 2005 yılında Ulusal Güvenlik ve Savunma Bakanlığı tarafından istihbarat ve askeri yetkililerin daha etkin bir bilgi paylaşımı sistemi oluşturulması için başlattığı Net-Centric Diplomacy sistemi, verdiği açıklar nedeniyle tarihin en büyük bilgi sızıntısı krizine yol açmış oldu.
JERUSALEM POST: Mossad, ABD ve İngiltere İran’da sabotaj düzenlenek için işbirliği yapıyor
Fransa’nın Le Canard dergisinin haberine göre, ABD ve İngiltere istihbarat servisleri, Tahran’ın nükleer programının sabote edilmesi için İsrail istihbarat servisi Mossad ile işbirliği yapıyor. Dergi, bu işbirliğinin amacının, İran’a askeri operasyon düzenlenmesi olasılığını ortadan kaldırmak için yapıldığını belirtti.
Fransız istihbarat kaynaklarından elde edilen bilgilere göre, geçtiğimiz yıl CIA ve MI6 yardımı alan Mossad, İran’da sabotaj eylemleri düzenledi. Düzenlenen sabotajların arasında, yaz aylarında ortaya çıkan ve İran nükleer santrallerindeki bilgisayar sistemlerini hedef aldığı öne sürülen Stuxnet kötü amaçlı yazılımının kullanılması bulunuyor.
Ayrıca, Ekim ayında İran’ın Şibab füzelerini ürettiği Zagros dağlarındaki bir tesiste yaşanan patlamalarının da Mossad’ın elinden gerçekleştirildiği iddia edildi. Patlamalarda, 18 İranlı teknisyen hayatını kaybetmişti.
Dergi, CIA ve MI6 istihbarat kurumlarıyla yapılan işbirliğiyle, aynı zamanda beş nükleer bilim adamına suikast düzenlendiğini belirtti.
Haberde, İsrail-İngiltere-ABD işbirliğinin devam ettiği ve amacın İran’ın nükleer programını tamamlamasını engellemek olduğu ifade edildi.