Güncelleme Tarihi:
AGENCE FRANCE PRESSE: Netanyahu Türkiye’den özür dilemeyi reddetti
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahı, Pazartesi günü yaptığı açıklamada Mayıs ayında yaşanan Gazze filosu baskını için Türkiye’den özür dilemeyeceklerini belirtti. Netanyahu, Channel 10 televizyonuna verdiği röportajda “Türkiye’den özür dilemeyeceğiz ama üzüntülerimizi belirtiyoruz” dedi.
Netanyahu, “Askerlerimizin uluslararası mahkemelerde yargılanmasını istemiyoruz. Askerlerimiz gerektiği gibi müdahalede bulundu” dedi. Netanyahu, özür dilemenin, sorumluluk kabul edildiğinin bir göstergesi olacağını ifade etti.
Netanyahu’nun açıklamaları, Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın Türkiye’yi yalancılıkla suçlayıp özür dilemeyi reddettiğini belirttiği açıklamalarının ertesi günü geldi. Lieberman, “asıl özür dilemesi gereken tarafın Türkiye olduğunu” söylemişti.
Netanyahu, röportajında Lieberman’ın tepkisini değerlendirdi ve “Koalisyon hükümetimde farklı görüş açıları mevcut. Ancak hükümetin düşüncelerini Başbakan ifade eder” dedi.
Ortadoğu barış görüşmeleri hakkında da açıklama yapan Netanyahu, müzakerelerin İsrail-Filistin arasında kalıcı barış sağlayamayacak olsa bile, bir ara çözümde uzlaşma getirebileceğini belirtti.
Netanyahu, iki taraf arasındaki müzakerelerin “Kudüs ve Filistinli mülteciler” gibi temel konularda çıkmaza girebileceğine dikkat çekti.
BBC TÜRKÇE: 'İsrail hükümetinden geri adım'
İngiliz Independent gazetesi bugünkü haberinde İsrail hükümeti içinde yaşanan fikir ayrılıklarına dikkat çekti.
Gazetenin 'İsrail hükümeti, Lieberman'ın Türkiye öfkesinden geri adım attı' başlıklı haberinde, savunma bakanı Ehud Barak'ın 'Türkiye'yle olan gerilim düşürülmeli' sözlerine yer verildi
Haberde, Bakan Barak'ın İsrail'le Türkiye arasında Mavi Marmara yardım filosu sebebiyle yaşanan gerilimin sona ermesi yönündeki demecinin, İsrail dışişleri bakanı Lieberman'ın pazar günkü sert açıklamalarının ardından geldiğine dikkat çekildi.
Gazete ayrıca, İsrail savunma bakanının 'Filistinlilerle tıkanan görüşmeler sürmelidir' sözlerine de yer verildi.
İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, pazar günü İsrail komandolarının Gazze'ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine düzenlediği baskın ile ilgili özür dilemeyeceklerini söylemişti.
Lieberman, dokuz kişinin öldüğü saldırı için Türkiye makamlarının özür beklemesinin, 'cüretkârlığın da ötesinde' olduğunu söyleyip, 'terörizmi desteklediği için' asıl Türkiye'nin İsrail'den özür dilemesi gerektiğini savunmuştu.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ise Dışişleri Bakanı ve koalisyon ortağı Lieberman ile arasında mesafe koyarak, dışişleri bakanının açıklamalarının kişisel görüşleri olduğunu ifade etmişti.
Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise yaptığı açıklamada, İsrail'le ilişkileri düzeltmeye niyetli olduklarını söylemişti.
GUARDIAN: Noel bombacıları şüphelileri hapse gönderildi
Yaşları 19 ve 28 arasında değişen dokuz kişi, Noel gününde İngiltere’nin farklı bölgelerinde bombalı eylemler düzenlemeyi planladıkları gerekçesiyle gözaltına alınmıştı. Cardiff, Londra ve Stoke’dan gelen şüphelilerin başta ABD Büyükelçiliği ve Londra Menkul Kıymetler Borsası olmak üzere çeşitli hedeflere saldırı düzenlemeyi amaçladıkları belirtildi.
Polis, saldırganların hedefinde olan yerlerin listesini ele geçirdiklerini ve söz konusu adresler arasında iki farklı sinagogun hahamının adresleri bulunduğunu belirtti. Yapılan soruşturmaya göre, şüpheliler Trafalgar Meydanı’ndan parlamento binası ve Westminster Köprüsü civarında keşif gezisi yaptı ve Big Ben civarında gözlemler yaptı.
Şüpheliler London Eye gibi turistik mekanların da bulunduğu bölgeleri de gezdikten sonra McDonalds’da yemek yedi.
İngiliz polisi, geçtiğimiz hafta düzenlediği terörle mücadele operasyonlarında Londra, Stoke ve Birmingham şehirlerinde üç kişiyi tutukladı. Tutuklanan kişiler serbest bırakıldı.
Terörle mücadele operasyonları kapsamında en son tutuklanan dokuz kişinin tümünün Bangladeş kökenli olduğu belirtildi.
JERUSALEM POST: Sina Yarımadasında Gazze’ye gitmekte olan füzeler ele geçirildi
Filistin haber ajansı Ma’an, Pazartesi günü Gazze Şeridi’ne sokulmak istenen çok sayıda mühimmat ve patlayıcının Mısır güvenlik güçleri tarafından Sina Yarımadasında ele geçirildiğini belirtti.
Ele geçirilen çok sayıda silah arasına zırh delici top mermileri ve uçaksavar füzeleri bulunuyor. Haberlere göre, silahlar çölde bulunan ve kullanılmayan bir depolama tesisindeki delikte bulundu.
Eylül ayında, Mısır polisi Sina Yarımadası içinde silah bulunan dokuz bölme bulmuştu. Ma’an, bu gelişmeden bir hafta önce aynı bölgede çok sayıda silah depoları bulunduğunu belirtti.
Yetkililer, bulunan silahların Refah ve El Ariş kapılarından Gazze Şeridi’ne sokulmak istendiğini belirtti. En son ele geçirilen mühimmat arasında 170 uçak savar mermisi, 90 top mermisi, çeşitli boyutlarda 200 mermi, kara mayınları ve 100 kilogram TNT bulunduğu ifade edildi.
CNN: Hodorkovsky davasına ABD’nin tepkisi büyük
Eski petrol milyarderi Rus işadamı Mikail Hodorkovsky’nin kara para aklama ve dolandırırcıktan suçlu bulunduğu davanın ardından, uluslararası toplumun karara karşı tepkileri sürüyor.
Hodorkovsky’nin oğlu Pavel, CNN’e yaptığı açıklamada babasının temyize gideceğini belirtti. Pavel Hodorkovsky, “Babamın en az cezayı almasını ve en kısa zamanda özgür bir insan olmasını diliyorum” dedi.
Beyaz Saray, mahkeme kararının açıklandığı Pazartesi günü yaptığı açıklamada, karın “yanlış amaçlar için adalet sisteminin kötüye kullanıldığının anlaşıldığını” belirtti. Beyaz Sözcüsü Robert Gibbs, “Hukukun bu tür kişilere belirgin bir şekilde uygulanıyor olması Rusya’nın hukukun üstünlüğüne olan bağlılığının altını oyuyor” ifadesini kullandı. Gibbs, Beyaz Saray’ın davanın gidişatını takip edeceğini belirtti.
Öte yandan, Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Hodorkovsky’nin 2017’ye kadar hapiste kalmasını öngören kararın “Rusya’daki yargı sistemi hakkında ciddi soru işaretleri doğurduğunu ve politik kararların hukukun üstünlüğünü gölgelediğini” ifade etti.
Clinton, “Bu ve benzeri olaylar Rusya’nın uluslararası insan hakları şartlarına bağlı kalmasını ve bu çerçevede kendini geliştirmesi üzerinde olumsuz etkiler yapacaktır” dedi.
Hodorkovsky’nin gelirlerine el koyduğu iddia edilen Yukos şirketi, bir zamanlar Rusya’nın en büyük petrol şirketlerinden biriydi. Hodorkovsky, 2003 yılına vergi kaçakçılığı yaptığı gerekçesiyle sekiz yıl hapis cezası almıştı.
AGENCE FRANCE PRESSE: İran'da tutuklanan Almanlar aileleriyle görüştü
İran'da Ekim ayından bu yana tutuklu tutulan iki Alman gazetecinin aileleriyle görüşmelerine izin verildi.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ramin Mihmanpereset, Tebriz'deki bir cezaevinde kalan Alman gazetecilerin dün gece geç saatlerde akrabalarıyla görüştüğünü bildirdi.
Mihmanperest, bu buluşma öncesi Alman gazetecilerin akrabalarının başkent Tahran'da İran'ın geçtiğimiz hafta göreve başlayan Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi ile görüştüğünü belirtti.
Vize kurallarına uymadıkları gerekçesiyle 10 Ekim'den beri Tebriz'de tutuklu bulunan Alman gazetecilerin, idam cezasına çarptırılan Sakine Aştiyani'nin oğlu ve avukatıyla röportaj yaparken tutuklandığı belirtilmişti.
Mihmanperest iki Alman gazeteci için, "Davalarına yargı karar verecek. Eğer masum bulunurlarsa, serbest bırakılacaklar" dedi.
Bu gelişme üzerine Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, Salihi'ye bir teşekkür mesajı gönderdi.