Dünya basınından manşetler - 11 Ekim

HAARETZ: Lieberman’dan AB’ye ağır eleştiri
İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, İspanyol ve Fransız meslektaşlarıyla bir araya geldiği görüşmede, Ortadoğu barış görüşmelerinde İsrail’e yapılan baskıya değinerek, “Bize şikayetlerinizle gelmeden önce ilk Avrupa’da kendi sorunlarınızı çözün. Bunu yaptığınız takdirde önerilerinize açık olabilirim” dedi.

Lieberman,  Pazar günü Fransa  Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner ve İspanya Dışişleri Bakanı Miguel Angel Moratinos ile Tel Aviv’deki görüşmesinde “İsrail 2010 yılının Çekoslovakyası olmayacak” dedi ve uluslararası toplumun bir yıl içinde İsrail-Filistin barışı sağlamaya çalışarak Afganistan, Sudan ve Kuzey Kore’deki başarısızlıklarını telafi etmeye çalıştığını belirtti.

Lieberman, “İsrail’e bası uygulayacağınıza, Irak’ta 2012 yılında ne yaşanacağı konusunda Arap Birliği’yle görüşmeniz daha iyi olacaktır. Ki bu büyük olasılıkla 2000 yılındaki gibi bir başarısızlığa yok açacak” dedi.

Lieberman, Avrupa Birliği’nin (AB) dünyanın tüm sorunlarını çözmesini beklemediğini ancak en azından Kosova ve Kıbrıs’ta yaşanan sorunların üstesinden gelebilmesi gerektiğini belirtti.

CNN: Nobel kazanan Çinli muhalifin eşi tutuklandı
Nobel Barış Ödülü'nü kazanan Çinli muhalif Liu Xiaobo'nun eşinin Pekin'deki evlerinde gözaltına alındığı bildirildi.
ABD merkezli insan hakları örgütü Freedom Now'un hukuk danışmanı Beth Schwanke yaptığı açıklamada, Liu Xia'ya herhangi bir suçlamanın yapılmadığını ancak "fiili bir ev hapsine alınmış gibi göründüğünü" söyledi.

Schwanke, Liu'nun olaydan kısa bir süre önce hapishaneye götürülerek eşine Nobel Barış Ödülü'nü kazandığı bilgisini verdiğini de sözlerine ekledi. Schwanke muhalif Liu'nun haberi aldığında ağlamaya başladığını ve "Bu ödülü Tiananmen Meydanı şehitlerine ithaf ediyorum" dediğini ifade etti.

Ancak hapishane ziyaretinden dönüşte Liu Xia'nın evinden ayrılmasına izin verilmediğini anlatan Schwanke, eve ziyaretçi gelmesine de izin verilmediğini ve telefonun da "kırıldığını" anlattı. Schwanke, Liu Xia'nın Twitter üzerinden birkaç mesaj gönderebildiğini de sözlerine ekledi.

GUARDIAN: Obama kabinesinde yaşanan yaprak dökümü devam ediyor
ABD Başkanı Barack Obama’nın Beyaz Saray personelinde yaşanan yaprak dökümü önümüzdeki aylarda da devam etmesi bekleniyor. Birçok politik analist bu durumu iş yorgunluğuna bağlarken, Cumhuriyetçiler Beyaz Saray’daki karışıklığın nedeninin yapılan politik hatalar olduğu görüşünde.

Bazı analistler, Obama kabinesinin günde 15-16 saate varan çalışma temposundan yorgun düştüğünü belirtirken, bazıları da yapılan ekonomik hataları sorumlu tutuyor. Bunlardan bir tanesi de Obama’nın yüzde 8’in altına çekmeye söz verdiği ancak şu an yüzde 9.6 olan işsizlik oranı.

Önümüzdeki birkaç ay içinde Beyaz Saray’dan ayrılacak isimler arasında Savunma Bakanı Robert Gates, Obama’nın üst düzey Beyaz Saray danışmanı David Axelrod, Beyaz Saray Sözcüsü Robert Gibbs ve görevinde iki seneyi bile doldurmamış olan ulusal güvenlik danışmanı General Jim Jones bulunuyor. Ayrıca, Beyaz Saray’ın neredeyse tüm ekonomik danışmanları görevlerini bırakmış durumda.

Diğer yandan, geçtiğimiz yıl yüzde 70 olan destek oranı 2010’da yüzde 40’lara düşen Obama’nın, 2 Kasım’daki ara seçimler öncesinde yapacağı kabine değişikliğiyle ekonomi, dış politika ve politik stratejide toparlanma fırsatı bulabileceği düşünülüyor. Analistler, Obama’nın daha merkezci bir kabine oluşturarak Cumhuriyetçilerin savunduğu bütçe kısma planında muhalefetle uyumlu bir strateji çizebileceğini veya yandaş bir kabineyle 2012 başkanlık seçimlerine Cumhuriyetçi karşıtı politikayla girebileceğini belirtiyor.

TELEGRAPH: Irak'ta İngilizleri öldürenlerin serbest bırakılması İngiltere'de öfke yarattı
Irak'ta öldürülen altı İngiliz güvenlik görevlisini öldürmekle suçlanan iki kişinin serbest bırakılması tepkiye neden oldu.
Irak'ta hakim Hamdi Hikmet, savcı tarafından olayla ilgili görgü tanıklarının mahkemeye getirilememesi üzerine 33 yaşındaki Hamza Hatır ve 39 yaşındaki Musa İsmail el Fartusi hakkındaki suçlamaların düşürülmesine hükmetti.

Bu dava, İngiliz ordusu tarafından 179 askerin hayatını kaybetmesine neden olan çatışmalar nedeniyle sorumluların yargı önüne çıkarılıp çıkarılamayacağını göstermesi nedeniyle yakından izleniyordu.

EL CEZİRE: Karzai Taliban ile görüştüğünü doğruladı
Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai, dokuz yıllık savaşı sonlandırmak adına Taliban ile bir süreden beri gayri resmi görüşmeler gerçekleştirdiklerini doğruladı. Karzai, Larry King’e CNN televizyonunda yaptığı açıklamada “Taliban ile aynı ülkenin vatandaşları olarak görüştüklerini” belirtti.

Karzai, görüşmelerin düzenli olarak değil ancak,”gayri resmi kişisel bağlantılar aracılığıyla bir süreden beri devam ettirildiğini” ifade etti.  Karzai’nin açıklamaları, Afganistan’ın eski Devlet Başkanı Burhaneddin Rabbani’nin Taliban ile müzakereler yürütecek olan yeni oluşturulan barış konseyinin başkanı ilan edilmesinin ardından geldi.

Karzai, Rabbani’nin liderliğinin Afganistan adına “olumlu olduğunu” belirtti. Rabbani ise barış açısından iyimser olduğunu belirterek barışın elde edilebilmesi için herkesin desteğine ve çabasına ihtiyaçları olduğunu söyledi.

Sovyet işgaline karşı mücadele veren mücahit liderlerden olan ve 1992-1996 yıllarında Devlet Bakanlığı yapan Rabbani, yabancı güçlerin kendileri için güvenlik sağlamalarını daha fazla bekleyemeyeceklerini, işbirliğiyle barış sağlamak istediklerini söyledi. 70 kişiden oluşan barış konseyi Perşembe günü çalışmalara başlayacak.

BBC TÜRKÇE: İsrail'de 'Yahudi devleti'ne bağlılık yemini
İsrail hükümeti, vatandaş olmak isteyenlerin ''Yahudi ve demokratik devlete'' bağlılık yemini etmelerini öngören bir düzenlemeyi kabul etti.

İsrail'deki Arap azınlığı öfkelendiren düzenlemenin yürürlüğe girmesi için İsrail Parlamentosu Kneset'te de onaylanması gerekiyor.

Benzer bir tasarı geçen yıl da gündeme getirilmiş ama reddedilmişti.

Tasarı, Yahudi olmayan, ancak İsrail vatandaşlığına geçmek isteyenlerin, "Yahudi ve demokratik İsrail devletine bağlılık yemini" etmelerini öngörüyor.

Düzenlemenin büyük ölçüde İsraillilerle evlenen ve aile birleştirme kapsamına giren Filistinlilerle, yabancı işçileri etkilemesi bekleniyor.

İsrail nüfusunun yüzde 20'sini Araplar oluşturuyor.