Güncelleme Tarihi:
Ülkenin en önemli gazetelerinden Kathimerini, Erdoğan’ın ziyareti sırasında kriz içerisindeki Yunanistan’dan dış politika tavizleri koparmak isteyeceği yönünde kaygılar olduğunu ancak bu kaygıların yersiz olduğunu belirtti.
ANKA haber ajansının çevirisine göre Kathimerini’de “Bu günlerde Türkiye’nin ilave bir silahı var ve bu silah büyüyen ekonomik güçten başkası değil. Bu da, Erdoğan’ın yararlanmak istediği bir faktördür” yorumu yapıldı.
Kostas Iordanis imzasıyla yayımlanan yorumda Yunanistan’ın kriz nedeniyle “hayati dış politika konularında doğudaki komşusuna taviz vereceği” kaygıları hatırlatıldı. Iordanis, “Bu iddialar, Türkiye’nin yıllardır dile getirdiği tutarlı Ege ve Batı Trakya ile ilgili pozisyonunu göz önünde tutmuyor. Aslında Ankara, bunu Yunanistan’ın, ekonomik açıdan göreli olarak avantajlı olduğu ve çekirdek AB ülkeleriyle uyum sağlamakta olduğu dönemlerde de yaptı” ifadelerini kullandı.
Iordanis, Ankara’nın halen “Tek başına ve uluslararası antlaşmaları ihlal ederek hareket etme hakkı olduğuna inandığı konularda Yunanistan’ın hukuken onay vermesini sağlamak ile ilgilenmediğini, Atina hükümetinin de ülkenin egemenlik haklarını müzakere etmeyeceğini” belirtikten sonra şöyle devam etti:
“Bu günlerde Türkiye’nin fazladan bir silahı var ve bu silah büyüyen ekonomik güçten başkası değil. Bu da, Erdoğan’ın yararlanmak istediği bir faktördür. Bunun sonucunda ziyaret sırasında Türk başbakanına 100 kadar girişimci ile Türkiye’nin dış politikası ile pek bir ilgisi bulunmayan portföylerden sorumlu çok sayıda bakan da eşlik edecek.”
Yorumcu, Erdoğan’ın Türkiye’nin Yunanistan’daki ekonomik varlığını geliştirmek istediğini ve yeni işbirliği şekillerini görüşeceğini de belirterek “Bazı insanların, güvenlik nedenleriyle çekinceleri olabilir ama Ankara’nın, Yunanistan Ulusal Bankası’nın 2006 yılında Finansbank’ı devraldığı zaman sanki böyle korkuları yoktu” diye yazdı.
Iordanis, yorumunu şu sözlerle noktaladı:
“Türkiye’nin iddiaları, sık sık uluslar arası hukukun çizgileri dışına çıkıyor. Buna karşın, ülkemizdeki ekonomik varlığını güçlendirmesi uluslar arası anlaşmalara uygundur. Yunanistan ile Türkiye arasındaki ikili bağlar, son yıllarda hiçbir zaman olmadığı kadar karmaşık hale geldiği gibi görünüyor.”
Bu arada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de aynı gazeteye bir röportaj verdi. Anadolu Ajansı'nın bildirdiğine göre röportajında Türk-Yunan ilişkilerine değinen Gül, iki ülke arasında tüm sorunların çözülmesi gerektiğine dair inancını ifade etti. Gül, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerdeki olumlu havanın varlığına dikkat çekti.
Gül, Yunanistan Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu'nun“Kendisinin iyi dostu” olduğunu söylediği röportajında, iki ülke arasında hali hazırda iyi yolda olan ilişkilerin daha da iyiye gidebileceğini ifade etti.
Sorunların aynı anda çözümlenemeyeceğini belirten Gül, öte yandan, iki ülke arasındaki ilişkilerin iyi ve dostane olmasının önem taşıdığını belirtti.
“Vizyonumuz, Doğu Avrupa'da, Kıbrıs, Yunanistan ve Türkiye'nin ayrı bir işbirliği bölgesi olarak faaliyet göstermeleridir” diyen Gül, “Ankara'nın, tüm sorunların çözülmesi gerektiğine ve Kıbrıs meselesinin de çözüleceğine inandığını” kaydetti.
Cumhurbaşkanı Gül, “Türk dış politikasının çok sesli olduğu” şeklindeki eleştirileri, “Bu sanal bir görüş ve Türkiye'nin stratejik hedefinin AB'ye katılım olduğu” şeklinde yanıtladı.
Haberde Cumhurbaşkanı Gül'ün ayrıca, Kıbrıs sorununun, Türkiye'nin üyelik müzakereleri ve konu başlıklarının açılmasıyla doğrudan ilişkili olduğu ifadesine yer verildi.
Gazete, Gül'ün, “Türkiye'nin, Türk liman ve havaalanlarının Kıbrıs Rum Kesimi’nden gelen gemi ve uçaklara açılmasının, KKTC ile doğrudan ticari ilişkiler kurulmasına ilişkin uygulamayla eş zamanlı yapılmasına ilişkin tezini de dile getirdiğini” vurguladı.