Güncelleme Tarihi:
Raphael Perl, Avrupa Ekonomik İşbirliği ve Güvenlik Örgütü
Eğer saldırıları intihar bombacılarının düzenlediği kesinse benim ilk tepkim bu olayın Kuzey Kafkaslarla ilgili olduğu yönünde olacaktır. Ancak elde kesin bir bilgi olmadan bu sonuca varılamaz. Kimsenin böyle bir saldırı üzerinde tekeli yok.
Toplu taşıma araçları radikal grupların gözde hedeflerinden çünkü bu tür saldırıların hem korku boyutu büyük, hem toplumda yarattığı rahatsızlık büyük hem de ekonomik etkisi büyük. İntihar da etkili bir taktik çünkü kimi durumlarda bombacı bombayı yerleştirirken uzaktan patlatılsa da çoğunlukla insanların hayatlarını bir amaç için feda etmeye hazır olduğu anlamına geliyor.
Uluslararası kamuoyunda buna benzer olayların sayısında önümüzdeki günlerde de artış görülecek. Bu bir moda ve radikal grupların taktiklerinin ne yöne gittiğini gösteren başarılı bir işaret. Ancak bu olayları engellemek zor. Toplu taşıma sistemlerini kullanan her yolcuyu tek tek kontrol edemezsiniz. Eğer toplu taşıma sisteminizin düzgün işlemesini istiyorsanız yolcuların dilediği gibi hareket etmesine izin vermeniz gerekir.
Ben Venzke, Intelcenter, ABD merkezli terör izleme şirketi
Bugün Moskova Metrosu’nda yaşanan ikiz saldırıların arkasında olma ihtimali en yüksek grup Doku Umarov liderliğindeki Kafkas Emirliği. Hem 28 Aralık’ta hem de 14 Şubat’ta Umarov, Rus sivilleri hedef alacak saldırılar düzenleme tehdidinde bulunmuştu. Grup hem böyle bir saldırı düzenleme kapasitesine sahip olduğunu hem de bu yönde bir niyeti olduğunu ortaya koydu.
Umarov liderliğindeki Kafkas Emiriği 28 Aralık 2009’da Kafkaslarsa isyancıların düzenlediği bir dizi saldırının failliğini üstlendi. Umarov ayrıca Rus “işgalcilere” karşı düzenlenme istimali olan saldırılar konusunda da uyarı yaptı ve “bağımsızlığı ve dini” koruma sözü verdi.
14 Şubat 2010’da Umarov Kafkas Merkezi’ne gönderdiği bir videoda adamlarının Rus şehirlerine saldıracağını ve operasyonlarını Kafkasya’nın sınırlarının dışına taşıyacağını söyledi. Umarov, “Ruslar bugün savaşın sokaklarına geldiğini anlamıyor. Savaş kapılarına geliyor, savaş şehirlerine geliyor ama onlar savaşın yaklaştığının farkında değil. Televizyonda gördükleri savaşın Kafkasya’da uzaklarda bir yerlerde olduğunu ve kendilerini ilgilendirmediğini düşünüyorlar. Ancak bizim planımız, Allah izin verirse, savaşın kapıya dayandığını onlara kanıtlamaktır” dedi.
Umarov açıklamasını Kafkas Emirliği’nin geçtiğimiz yıl verdiği can kayıplarını özetleyerek bitirdi. Umarov, artık çok daha güçlü olduklarını ve “saflarına katılmak isteyen mücahitlere kapılarının açık olduğunu” belirtti.
Henry Wilkinson, Janusian Güvenlik Danışmanlığı Şirketi
Bu olayın Kafkas Emirliği ağının işi olması yüksek ihtimal. Öte yandan Kuzey Kafkasya’da İslamcı bir devlet kurmayı planlayan Riyad-üs Salihin Şehitler Tugayı da sorumlu olabilir. Kuzey Kafkasya’da özellikle de İnguşetya, Dağıstan ve Çeçenistan’da son yıllarda saldırıların sayısı günden güne artıyor.
Bu durum ve son aylarda üst düzey pek çok teröristin ölümüyle, intikam saldırısı tehditleri ve kıyımlar bölgedeki tehlikenin dışarı yayılabileceğine işaret ediyor. Şiddet olaylarının Moskova’da yaşanan patlama gibi koordine olmuş intihar saldırıları şeklinde ortaya çıkması, “yaşanacak mı?” sorusu yerine “ne zaman yaşanacak?” sorusunu sorduruyor. Bu Rus hükümeti için ciddi anlamda küçük düşürücü.
Jonathan Eyal, Birleşik Krallık Hizmetleri Enstitüsü
Bu olay, bütün hedefi Rusya’nın düşmanlarını ezmek olan Başbakan Vladimir Putin’e yapılmış doğrudan bir hakaret. Bu Putin’in güçlü görünümüne yapılmış bir hakaret. Bu noktada asıl sorun siyasi. Başbakan şu an Moskova’da değil ancak döndüğünde bu olaydan güçlenerek çıkıp çıkmadığı sorgulanacak.
Güvenlik tarafından bakılırsa yaşanan olay Moskova metrosunda geçtiğimiz günlerde yaşanan bir saldırıya çok benziyor. Kadınların olayla ilgisinin olması ise Rusya’yla çatışmalarda kardeşini ya da eşini kaybettiğine inanılan Kara Dulları akla getiriyor. Sorun şu ki bütün toplu taşıma sistemini kapatmadan böyle bir saldırıyı önlemeniz mümkün değil.
Moskova’nın Çeçenlerin yoğun olduğu noktalarında, özellikle de semt pazarlarında polisin kontrolü artabilir. Rusya’da daha önce yaşanan terör olaylarında failler tutuklanmış ya da öldürülmüş ancak örgütlere dokunulmamıştı. Polisin bu örgütleri dağıtmak için herhangi bir ciddi inceleme yaptığını düşünmüyorum. Dolayısıyla özellikle Federal Güvenlik Merkezi yakınlarındaki Lubyanka İstasyonu’na yapılan saldırı en büyük aşağılamadır.