Boşuna direnme seninle evleneceğim!
Zorla evlenmek isteyen küçük kızın videosunu izlediniz mi?
İzlemediyseniz hemen şu linkten izleyin ve yüzyıllardır süre gelen kadın erkek ilişkisinin tek bir videoda nasıl özetlendiğini görün: http://webtv.hurriyet.com.tr/2/54215/24644743/1/zorla-evlenmek-isteyen-kiz.aspx
Gördüğünüz gibi erkek evlenmeyeceğim diye çığlık çığlığa ağlıyor ve kız tüm sakinliğiyle “Evet evleneceksin” diyor. Erkek kafasını çeviriyor, konuyu değiştiriyor. Kız bana mısın demiyor. Kızın inadı erkeğinkinden fazla. En büyük silahı da sakinliği.
Erkek ağlıyor, çığlık atıyor, kafayı yiyor ama kız kararlı ve dedim ya her şeyden önemlisi sakin! Bu da yetmezmiş gibi bir de çocuğun annesini almış arkasına. Artık kim durdurabilir onu?! Zavallı erkek, artık bundan sonra yapabileceği tek şeyin sakince ve usulca teslim olmak olduğunu bilmiyor…
Bugün tüm dünyada bu küçük erkek çocuğunun yaşadığı ruh halinde olan milyonlarca erkek var. Karşılarında sakin ve kararlı bir kadın onlara yavaş yavaş nasıl evleneceklerini, kaç çocukları olacağını ve nerede yaşamak istediklerini söylüyor.
Onlar da belki videodaki çocuk gibi çığlık çığlığa “Hayır evlenmeyeceğim” diye bağırmıyor ama panik aynı panik! İşte o zaman kadınlar bir adım daha ileri gidiyor ve adamların annelerini de alıyorlar yanlarına.
Bir kadın evlenmeye niyetli olduğu adamın annesini tavladıktan sonra geri kalanı çorap söküğü gibi geliyor! Kadın ve anne, o andan itibaren yavaş yavaş, tıpkı videodaki kız sakinliğinde ve inadında “Evet evleneceksin” mesajını yerleştiriyor adamın beynine! Adam kimi zaman sakince ve gönüllü olarak teslim oluyor kadın ve anne koalisyonuna, kimi zamansa farkında olmadan düşüyor tuzağa.
Asıl konu şu, adam evlilik kararı üzerinde söz hakkı olduğunu sanıyor ama yok! Eğer adam kadını seviyor ve onunla bir ilişkiye giriyorsa kendi ayaklarıyla basıyor aslında bubi tuzağına.
O noktadan sonra adamın evlenmek isteyip istememesi, evlilikten korkup korkmaması veya aklına getirip getirmemsi sadece bir teferruat. Artık önemli olan kadın evlenmek istiyor mu? Eğer istiyorsa adamı o noktaya getiriyor zaten.
Bu tabloda en büyük sorun kadının inadı aslında. Kadın eğer karşısındaki adamla doğru sebeplerden ötürü evlenmek istemiyorsa asıl bomba o zaman patlıyor. Maalesef günümüzde pek çok kadının evliliğe bakış açısı bu videodaki kızınki gibi safi inattan! Aynı bu küçük kız gibi pek çok yetişkin kadın da evliliğin ne olduğunu bilmiyor aslında. Onlara göre evlilik bir mecburiyet ve eninde sonunda olması gereken bir şey.
Durum böyleyken karşısındaki kişinin evliliği istemeyişi kadını daha da gaza getiriyor. Bu noktadan sonra amaç sevdiğin insanla hayatını birleştirmenin yerine, sidik yarışına dönüyor.
Kadın, benim dediğim olsunun peşinde belki de hayatının en önemli kararını yanlış bir amaç uğruna veriyor. Kadın ne zaman ki “Ben bu adamı kendimle evlenmeye ikna ederim” inadına giriyor işte o anda saçmalamaya başlıyor.
Birden bütün amaç karşındakine zorla evlilik teklifi ettirmek oluyor. Aşkmış, sevgiymiş, bir ömür birlikte olmakmış sonrası bahane. Kadın artık ne olursa olsun kazanmak zorunda olduğu bir yarışın içinde. Adam ne kadar ağlasa ne kadar kıvransa da fark etmez. Karar verildi: Evlenilecek!
Eğer şu anda evlilik aşamasında veya yolundaysanız kendinize bir sorun: Neden? Neden evlenmek istiyorsunuz? Zamanı geldiği için mi? Evlilik bir sonraki adım olduğu için mi? Yoksa karşınızdaki insanla bir ömür beraber mutlu olabileceğinize ve onu da mutlu edebileceğinize emin olduğunuz için mi? Benden size bir tavsiye: Yüzde 99 eminseniz karşınızdakinden ve hayatınızı onunla geçirmek istediğinizden, sakın evlenmeyin! Çünkü evlilik yüzde yüz emin olsanız bile zor, yüzde bir şüpheyi hayatta kaldırmaz!
Yazarın son yazıları |
#2 Eylül 2013Aşkınız kaç karat?
#29 Ağustos 2013 Finansal aldatma da aldatmadır!
#26 Ağustos 2013 Dünyanın en güçlü silahı, bir kadının kahkahası
#19 Ağustos 2013 Erkekler neden güçlü kadın sevmez
#19 Ağustos 2013 Bir teknoloji manyağı ile çıkmamanız için 10 neden
#15 Ağustos 2013 Yer yoksa, beni de yıkın yerime AVM yapın!
#5 Ağustos 2013 Aşkım ben tatile çıkıyorum, varınca seni ararım!
YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN >>
