Paris'in yeni patronu 57 metrekarelik evde oturuyor

Paris'in Sosyalist Partili yeni Belediye Başkanı Bertrand Delanoe'yla seçimi kazandığı pazar akşamı konuştuk. Senatör olduğu halde, malvarlığı olarak Paris'te sadece 57 metrekarelik mütevazı bir evi olduğunu belirten Delanoe, Tunus'ta doğduğu 500 metrekare bahçe içindeki 80 metrekarelik evi, çocukluk hatırası olarak halen yıllık 35 bin franka kiraladığını söyledi. Tam 130 yıldır sağ tarafından yönetilen Paris Belediyesini sola kazandıran Delanoe, Paris'te yıllardır süregelen sağ iktidara alternatif olarak ‘‘değişim’’ sloganıyla geldiğini ve demokratik yeni bir çalışma içinde Paris'ten tüm Parisliler'in mümkün olduğunca eşit yararlanmasına çalışacağını belirtti.

Delanoe, Paris'in, yaşam kalitesi üstün, kültüre daha fazla açık, şeffaf ve eşitliğe dayalı özellikle de kadın ve çocukların rahat edeceği bir kent olması gerektiğini, bu yönde programlar hazırladıklarını vurguladı. ‘‘Paris, çok güzel bir müzedir ama maalesef uykuya bırakılmıştır. Bu uyuyan devi uyandırmak, değerlerine entelektüel, kültürel ve insancıl bir yaklaşımla başka değerler katmak ve daha iyi yaşanılır hale getirmek gerekir’’ dedi. Paris'teki alanların yüzde 94'ünün araçlara ayrıldığını, halka ayrılan yerlerin her geçen gün daha da azaldığını, bu nedenle otobüs ve metro gibi toplu taşıma araçlarına önem vereceklerini belirten Delanoe, hava kirliliğinin önüne geçilebilmesi için, otomobile alternatif olarak bisiklet ve torneti düşündüklerini ekledi.

Delanoe Türk dostu çıktı

HÜRRİYET'e konuşan Paris'in çiçeği burnunda Belediye Başkanı Delanoe, Türkleri çok sevdiğini ve hem Paris hem de Türkiye'de bir çok Türk dostu olduğunu belirterek, ‘‘En son 1.5 yıl kadar önce Türkiye'ye gittim. İstanbul'u çok beğendim. Ankara'da, Türk-Fransız ilişkileri stratejisi ile ilgili bir toplantıya katıldım’’ diye konuştu.

Eşcinsel olduğunu açıkça itiraf eden Delanoe, ‘‘Türk tanıdığınız var mı’’ sorusuna şu yanıtı veroi: ‘‘Çok Türk dostum var, hem Türkiye'de hem de Paris'te. Çok güzel ülkeniz var. Ankara ve İstanbul'u gördüm, İstanbul'u çok beğendim. Paris'te yaşayan ve çeşitli vesilelerle tanıştığım Türk dostlarım da var. Paris'in Türkiye ve Türkler açısından önemini biliyorum. Hatta Türkiye'de Paris aşığı çok insan olduğunu da biliyorum. Bu nedenlerle, Paris'in dünya ülkeleri açısından üstlendiği rol çerçevesinde, Türk insanının da arzularına cevap veren bir kent olmasına çalışacağım’’ yanıtını verdi.