Güncelleme Tarihi:
İşte Mete Yarar'ın anlatımıyla Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda o gece yaşananlar...
"O gece iki tane olay var. Birincisi Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı Paşa'nın ele geçirilmeye çalışılması. Gazi Orduevi'nin oradayken iki arabayla takip ediliyor ve yakalanmaya çalışılıyor."
'EMİR ASTSUBAYI SİLAHINI ÇEKİYOR VE...'
"Karargahta Zekai Paşa'nın iki tane emir astsubayı vardır. Biri karargahta kalır, diğeri onunla birlikte hareket eder. Karargahta kalan kişinin yanına gidiyor ve kendisine, 'Bundan sonra komutan benim, bütün emirleri ben vereceğim, birliklerin komutasını da ben aldım' diyor. Bu astsubayımız komutanından daha önce aldığı emirler doğrultusunda hiç düşünmeden silahını çekiyor ve bu cuntacı generali yanındaki 20 kişinin yanında alnından vuruyor. Bu astsubayımız diğer 20 cuntacının saldırmasıyla şehit ediliyor."
'AV TÜFEKLERİ İLE SALDIRDILAR'
"Arkasından Özel Kuvvetler Komutanı güvendiği ve inandığı kişilerle beraber, bir çoğu subay ve astsubayla beraber... Yanlarında silah yok, bütün silahlar Özel Kuvvetler Komutanlığı'nin içerisinde. Birliklerden bulabildikleri kalaşnikoflar, av tüfekleri de dahil olmak üzere birliğe sızıp bu 20 kişiyle çatışmaya giriyorlar. Bu 20 kişiyi etkisiz hale getirip tekrar emir - komutayı ele alıyorlar ve daha sonra yapılacak bütün operasyonları planlıyorlar."
'YURTDIŞINDAKİ BİRLİKLER DE DARBECİLERİ DİNLEMEDİ'
"Bildiğiniz gibi silahlı kuvvetlerdeki herkesin bir beylik tabancası vardır. Onun dışındaki uzun namlulu silahlar dahil olmak üzere herkesin kışlasının içerisindedir. Silahlar orada ve bu insanlar buldukları ne varsa onunla Özel Kuvvetler'in içerisindeki o 20 kişiye saldırıyorlar ve karargahı tekrar ele geçiriyorlar. Zekai Paşa'yı dışarıda yakalamaya çalışıyorlar ve eşi de yanında. Eşi de yaralanıyor. Daha sonra bu ekibin içerisindeki o 'komutan benim' diyen general, Özel Kuvvetler'in bütün yurt dışındaki birliklerini geri çağırmaya çalışıyor. Bir kısmına ulaşıyorlar ama hiçbiri bu emri kabul etmiyor. O gece o astsubayın hayatını feda ederek yaptığı kahramanlık, Ankara'da her şeyi değiştiriyor. Alnının ortasından vurduğu o cuntacı ile Ankara'da o gece değişti."
'AYRINTILI İŞLENMİŞ BİR PLAN'
Güvenlik uzmanı Mete Yarar, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yıllardan beri çeşitli kumpaslarla mücadele ettiğini hatırlatarak, "Devletini, vatanını, milletini seven birçok asker bu kumpaslarla ordudan uzaklaştırılmaya çalışıldı. Bir kısmında başarılı oldular bir kısmında olamadılar. Eğer tamamen başarılı olsalardı direnecek kimse olmayacaktı" ifadesini kullandı.
Darbe girişiminde bulunanların bunu ayrıntılı olarak planladığına dikkati çeken Yarar, şunları söyledi:
"Başından beri ayrıntılı işlenmiş bir plan. Basite alınacak bir şey yok. Oyunu bozan birkaç faktör var. Onların hataları yüzünden plan bozulmadı. Oyunu bozan, halkın gücü, siyasetin gücü ve demokrasiye bağlı askeri birimler. Yoksa planlamaya bakıldığında iyi planlanmış, Tek tek alınması gereken bütün insanlar alınmaya çalışılmış. Buradaki ilk amaç siyasetin ele geçirilmesi değil, ordunun ele geçirilmesi."