Paylaş
Başlıyorlar sohbet etmeye...Birden, “Acun’un programı çok güzeldi” diyor şoför.Adriana şaşırıyor, “Sen nereden izledin” falan derken şoför Türk olduğunu söylüyor...Daha da bombası var.Yıllardır New York’ta taksicilik yapan Bahadır Karakaş adlı bu Türk şoför, “Var mısın Yok musun”a yarışmacı olarak başvurmuş.Başlıyor bunları anlatmaya...Adriana da Acun’u çok sevdiğini söyleyip, Acun ve eşiyle birlikte Miami’de yaptığı tatili uzun uzun anlatıyor, taksinin içinde muhabbet koyulaştıkça koyulaşıyor.Taksi şoförü Adriana’nın katıldığı programı ayrıntılarıyla anlatıyor, en büyük isteğinin kendisinin de bir gün “Var mısın Yok musun”da yarışmak olduğunu söylüyor.Böyle bir yolculuğun sonunda Adriana taksiden inerken para uzatıyor.şoför Bahadır; “Asla olmaz, misafirimsin. Acun’un arkadaşı benim de arkadaşımdır. Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum” diyerek parayı almıyor.Adriana bu harekete çok şaşırıyor; “Ben de memnun oldum. Bir kartınızı alabilir miyim” diyerek taksiden iniyor.ındiği gibi de Acun’u arıyor.“New York’ta bir Türk taksiciyle tanıştım, çok şekerdi. Hayatımda ilk kez biri benden para almadı, inanılır gibi değil. Senin programı da çok seviyor. Hatta yarışmak için başvurmuş” diyor.Acun “Kimmiş bu” deyince, Adriana arabadan aldığı karttaki adı okuyor.Acun yarışmanın internet başvurularına bakıyor, gerçekten de New York’ta taksicilik yapan bir Bahadır Karakaş var.Bu hikayenin ilk kısmını tesadüfen Bahadır’ın taksisine binen bir Türk arkadaşımdan öğrendim.şu sıralar New York’ta taksisine binen her Türk’e Adriana’yla nasıl tanıştığını anlatıyormuş Bahadır.Acun’a açıp sorunca da detayları öğrendim; “Alacak mısın Bahadır’ı yarışmaya” dedim...“Adriana’yı bu kadar etkilemiş, Türkler’i Amerika’da iyi temsil eden birini görmezden gelemeyiz mutlaka görüşmeye çağıracağız” dedi.Dünya gerçekten küçük değil mi?..
Biletix’in komisyonuna protesto
Organizatörler, tiyatrocular, festival düzenleyenler, futbol kulüpleri kendi elleriyle bir canavar yarattı...Canavarın adı Biletix.Ülkedeki sanat ve spor etkinliklerin neredeyse yüzde 70’inin internet üzerinden satışını gerçekleştiren Biletix, tekel olmanın verdiği rahatlıkla dilediği gibi at koşturmaya başladı. Her bilet üzerinden yüzde 13-14’lere varan komisyon alıyor Biletix...1 Ağustos’ta ilk kez Türkiye’ye gelecek Fatboy Slim’in biletini almaya kalkın bakalım... 100 liralık bilet, Biletix’te 117 lira.Niye?Yüzde 13-14 komisyon var, üzerine 3-4 lira da kurye parası komisyonu koyuyorlar 17 lira ekstra para alıyorlar.Kurye parasını ben öderken, üzerine hâlâ 3-4 lira kurye komisyonu koymak da ne demek?..Amerikalılar’a satıldıktan sonra Biletix’in gözünü kâr hırsı bürüdü herhalde.Yüksek komisyonlar, sinekten yağ çıkaran bir anlayış egemen oldu şirkete.Yüzde 50 indirimli biletten bile, gerçek fiyatı üzerinden komisyon alıyorlar.Bankaların kart sahiplerine yüzde 50 indirimle 20 liraya verdiği bileti, Biletix 40 lira üzerinden komisyonluyor.Tüketicinin olduğu gibi organizatörlerin de canını acıtan bir işleyişe dönüştü Biletix.Kendi düzenlediği konsere davetiye istiyor diyelim yapımcı.Davetiyenin basım bedelini alıyor organizatörden Biletix...Tamam hologram davetiye maliyetli falan ama en azından belli sayıda bilet için belli sayıda davetiye hakkı da olsun organizatörün... Tüketici de organizatör de yaka silker hale geldi Biletix’ten.Organizatör yüzbinlerce dolarlık riske girip yurt dışından sanatçı getirecek, Biletix tek bir gram risk almadan yüksek komisyonlarla en tatlı karı yapacak. Bunun tek nedeni Biletix’in sektörde rakipsiz hale gelmesidir.Telsim zamanında Mybilet vardı, kapandı.En güçlü rakip adayı Ticketturk ne yazık ki olmadı.Biletix tek başına kalınca da seyirciden istediği komisyonu almaya başladı.Biz de sesimizi çıkarmadan bilet almaya devam ediyoruz.Hakkını verelim Biletix iyi çalışan bir sistem, altyapısı güçlü ama bunların hiçbiri yüzde 13-14 komisyonu haklı kılmaz.
Paylaş