Güncelleme Tarihi:
Ortaya Çılgın Dersane’nin ateşli Ceyda’sı çıktı... Ceyda Ateş, baş döndüren yeni imajıyla Maxim dergisinin objektifine poz verdi ve özel hayatına dair ilginç açıklamalar yaptı.
Bize biraz kendinden bahsetsen...- 1987 doğumluyum. TV hayatım beş yaşındayken başladı. Pek çok dizi, klip ve reklamda rol aldım. Barış Manço Eğitim ve Kültür Merkezi’nde iki sene tiyatro okudum. Liseyi bitirdikten sonra ise yabancı dil dersi aldım. Seneye de konservatuvarda tiyatro eğitimi almak istiyorum.
n Güzellik yarışmalarına katıldın mı?
- Beş yaşındayken Neşe Erberk’in düzenlediği bir yarışmada, 5 bin çocuk arasından Çocuk Güzeli seçilmişim. Kraliçe seçildiğimi öğrenince babam bayılmış. Daha sonra başka bir yarışmada daha Çocuk Güzeli seçildim.
n Güzellik anlayışını anlatır mısın?
- Bence çirkin kadın yoktur. Bazı kadınların daha güzel olmasının sebebi yalnızca daha bakımlı olmasıdır. Ben aynaya baktığım zaman şükrediyorum. Çünkü gerçekten güzelim ve ’her şeyim tam’ diyebiliyorum. Biraz kendine aşık biriyim.
n Bir kadın nasıl olmalıdır?
- Bence bir kadın her zaman kendini bilmeli. Özgüven sahibi olmalı ve bakımına çok dikkat etmeli.
n Peki, ya bir erkek?
- Erkekler aslında hiç güvenilmeyecek insanlar... Bence bir erkek, özellikle karşısındaki bir bayansa saygıyı bilmeli, kesinlikle dürüst ve kendi gibi olmalı.
n Çok dürüst ama çok çirkin bir erkek seninle birlikte olabilir mi?
- Gönül bu, ne olacağı belli olmaz. Tabii yanımda olacak kişinin bana yakışması lazım, ama çok fakir birine de aşık olabilirim, sakat birine de... O an hissetiklerime bağlı, bir kuralı yok.
n Okulda kopya çeker miydin?
- Lise döneminde ya arkamdakine bakardım, ya eteğimin altına, ya da sıranın üstüne yazardım.
n Öğretmenler yakaladı mı?
- Hayır yakalamadılar. Bana dokunmuyorlardı.
n Neden?
- Benden bıkmışlardı diyebilirim. Çünkü zaten ben ancak haftada bir gün okula gidiyordum. Çok nadiren sınavlara giriyordum. Çok agresif bir kızdım, öğretmenler ve öğrenciler beni sevmezdi.
n Nasıl agresifsin? Yani kavga mı ediyordun?
- Hayır, asla öyle bir huyum yoktur. Ama haksızlıklarla karşılaştığında hakkını arayan, hırslı biriyimdir. Bu yüzden hocalarla münakaşalarım oldu.
n İşinde de hırslı mısındır?
- Çok hırslıyımdır. Beş yaşından beri bunu yapıyorum, hálá hırslıyım ve en üst noktasına da ulaşsam bu yanımı hiç kaybetmeyeceğim.
n Takıntıların ya da saplantıların var mıdır?
- Kara kedi gördüğüm zaman saçımı çekerim. Aynaya karşı bir saplantım vardır; karşıma koyun, saatlerce bakarım. Fotoğraf makinesine bayılırım, saatlerce poz verebilirim. Yünlü kazaklara karşı büyük bir takıntım vardır; çıldırırım.
n Erkeklerle aran nasıl?
- Aslında çözemediğim bir konu bu. Ben oldukça zor biriyimdir. Bu zamana kadar da hayatımda çok fazla kişi olmadı.
n Bir erkekte sana en seksi gelen şey nedir?
- Sempatik ve içten bir erkek beni gerçekten çok çeker. Seksi olmasından ziyade böyle olması ve tabii dürüst olması benim için çok önemli.
n Bir erkekten aldığın en güzel hediye neydi?
- Peluşleri çok severim. Bunu bilen bir erkek arkadaşım, dersane çıkışına kocaman bir oyuncak ayı ve yanında yavrularıyla gelmişti.
n Hobilerin neler ve bunlara vakit ayırabiliyor musun?
- Çok vakit ayıramıyorum ama aslında alışveriş yapmayı, arkadaşlarımla gezmeyi seviyorum. "Gurbet Kadını" zamanlarında at binmeyi öğrendim ve çok sevdim; çok huzur verici hayvanlar.
n Vazgeçemediğin teknolojik ürün var mı?
- Bilgisayarım. Ama özellikle cep telefonum. O olmadan hiçbir şey yapamam. Mesaj yazarım, konuşurum; telefonumla her şeyi yapabilirim.
n Bir oyuncu olarak hangi türe kendini yakın hissediyorsun?
- Bugüne kadar hep dram oynadım ve ağladım. Bir oyuncu her karaktere girebiliyor; saçını değiştirir köylü olabilir; saçını sarı yapıp şımarık bir kız olabilir. Ben her iki türde de başarılı olduğumu biliyorum. Her ikisini de oynamayı isterim, ki zaten oynuyorum. Çok güldüren biri olduğum için, herkes komediyi bana daha çok yakıştırıyor.
n "Çılgın Dersane"nin setinde neler yaşandı? İlginç anıların var mı?
- 2,5 ay Ağva’da kaldık. Dinlenme gibi bir lüksümüz yoktu; hep çekim yapıyorduk. Bir gece uyurken üzerime böcek düştü. Bir de ağaca çarpma sahnesi çekilirken işin dozunu kaçırdım, ayarlayamadım ve sonunda burnumdan kan geldi, ön dişlerim sallandı! Ama zorlukları olsa da hepimiz gençtik ve eğlenceli geçti.
n Alışveriş çılgınlığı var mı?
- Mağazaya girince kendimi kaybetmem. Çok sade giyinen biriyimdir; o yüzden alışverişte gözüme çarpan ne varsa onu alırım. Ama ayakkabıya haddinden fazla düşkünümdür.
n Gelecek projelerin neler?
- Yeni bir dizi çalışmam var.
ROL ARKADAŞIM TECAVÜZ SAHNESİNE KENDİNİ FAZLA KAPTIRDI
- Pişmanlık duyduğun işler oldu mu hiç?
Böyle bir olay yaşadım. Bundan birkaç yıl önce bir dizide oynuyordum. Yönetmenin, yaptığı işle hiçbir ilgisi yoktu; aslında boksördü. Bize hiçbir şey anlatmıyordu. Senaryoyu okuyup istediğim gibi oynadıktan sonra da ’Ben sana böyle mi dedim’ diyerek bağırıyordu. Artık o sete ağlaya ağlaya gitmeye başlamıştım.
- Oyuncularla sıkıntı yaşadın mı hiç?
"Gurbet Kadını" döneminde, kaçırıldığım ve tecavüze uğradığım bir sahneyi oynuyordum. Figüranlardan biri, nasıl davranacağını hiç bilmediği için, kendini kaptırıp elini bluzumdan içeri sokmaya çalıştı. Başımı oradaki taşlara vurmuştu. Bu yüzden o oyuncuyla ve yönetmenle kavga etmiştim.