Güncelleme Tarihi:
Hikmet Barutçugil'i yakından tanıdığını ve takdir ettiğini, ülkemizde sanat adına hak ettiği şekilde saygı gördüğünü ve bu durumun da sanat adına keyif verici olduğunu belirterek başlıyor cümlelerine.
Kim bu?
Ressam Yücel Dönmez.
Sanat yaşamını uzun yıllardır Amerika’da sürdüren…
Dönmez, ‘derinlik sanatı’ akımını yansıttığı eserlerinde; geleneksel sanatlarımızdan ebru, hat, süsleme sanatlarından yola çıkarak kendi geliştirdiği tekniğiyle resim yapıyor yıllardır.
Sanatçının yaptığı çalışmalara baktığınızda, Chicago Tribüne Sanat Eleştirmeni Alan Artner’in, Dönmez'in çalışmaları hakkındaki ‘Dönmez, kendi kültürü ile Batı'nın çağdaş sentezini ustaca yoğurarak dünya çağdaş resminde bir yeniyi ortaya koyuyor.’ yorumuna katılıyorsunuz.
Sanat yaşamını 28 yıldır Amerika’da sürdüren, son beş yıldır da Amerika'daki atölyesi ile İstanbul’daki atölyesi arasında mekik dokuyan bir ressam Yücel Dönmez.
Dünyada enstelasyon sanatı yokken ya da pek bilinmezken, 1974 Ağustos ve 1975 Şubat aylarında ‘2’land Art’ çalışması yaparak ‘Doğa Düzenlemeleri’ adını verdiği ve dünyada düzenleme sanatı olarak 90'lı yıllarda ortaya çıkan akımın adını 15 yıl önceden koymuş, 1976 yılında da, Chicago Kütüphanesi galerisinde Amerika’daki ilk sergisini açmış.
Global sanat literatürlerinden bazılarına girebilen ve Türkiye’nin sanat imajına katkıda bulunabilmek adına, dünya ülkelerindeki birçok etkinliklerde ve sergilerde de yer almış Dönmez.
Batı’nın etkisi altında kalmış ülkemiz sanatına ve bize özgü yeni bir şeyler yapmak, Batı’dan kopamayan, Batı ağırlığının dışında bir şeyler üretemeyen ve ülkemizin yetenekli sanatçılarını bu açıdan yönlendiremeyenlerin, onun önüne set çekmek için uğraştıklarını ve hala uğraşmaya devam ettiklerini belirtiyor üzülerek. Ve sözlerine ‘Bu muydu 28 yıl sonra yarı döndüğüm ülkemde yaşamam gerekenler?’ diye ekliyor.
‘Öteki Amerika ve Türkiye’ adlı kitabının da çıktığını, dağıtımının engellendiğini ve bunun nedenini de öğrenemediğini belirten sanatçı; bu kitabında Amerika’daki krizin mesajını iki buçuk yıl önceden vermiş ve Amerikan bankalarını suçladığını, Rahmi Turan ve bazı yazarların kitabını yazdığını belirtiyor. Ama sanat çevresindeki karşılaştığı engelleri görünce yeni kitabını askıya almış.
Ülkemizde sanatçıya, yazara değer verilmemesine üzüldüğünü, benim Hikmet Barutçugil’in ‘Ebrularda Atatürk’ adlı sergisini köşemde yazmama memnun olduğunu belirterek, sanata duyarlılığım için teşekkür etti Dönmez.
Sanatta değer konusunda ‘Belki de sadece bana vurdu bu şanssızlık bilemiyorum.’ diyor
İşte burada yanılıyor Yücel Dönmez.
Çünkü bir tek ona vurmuyor bu şanssızlık.
Yazan, çizen, üreten bütün sanatçılara vuruyor.
Onlara verilen, daha doÄŸrusu verilmeyen deÄŸer bu, maalesef!
Vergilerimizle keyif çatan, dini siyasete alet etmeye çalışan, yolsuzlukların üzerine gitmek yerine ellerinde olsa bu ‘yollukları’ toprağın altına saklamak için uğraşan, Atatürk ilkelerini sarsmak için fırsat kollayan, dokunulmazlıkları kaldırmak yerine ‘dokundurmayan’, her şey bir yana insana değer vermeyen insanların ülkesi Türkiye’de, sanata verilecek değer ne kadar sahici olur sizce?