Güncelleme Tarihi:
FİLMİN FRAGMANINI İZLEMEK İÇİN
Senaryosunu Hazel Sevim Ünsal'ın yazdığı filmin bir başka özelliği de Tarık Akan'ın oğlu Barış üregül ile Şerif Sezer'in kızı Denz Arna'nın iki yıldızırn gençlik yıllarını canlandırıyor olması. Levent Tülek, Zuhal Topal, Korel Cezayirli, Cemile Nihan Turhan, Ozan Erdoğan da oyuncu kadrosunda yer alıyor.
AKAN PİYANO DERSİ ALDI
Kars’ın Eşmeyazı Köyü’nde, Aralık 2008’de başlayan çekimler beş haftada tamamlandı. Filmde Kars’ta yaşayan bir Malakan’ı canlandıran Tarık Akan, Kars’a vardığı andan itibaren yaklaşık bir buçuk aya yakın süre Kars Konservatuarı’nda hocalardan piyano dersi aldı. Tarık Akan, çekimlerden kalan zamanlarda konservatuarda çalıştı.
FİLMİN KONUSU
Kars’ın bir köyünde geçen sıcacık bir hikaye… sanki başka bir dil konuşurmuşçasına bir an uzak ama o kadar da bizim insanlarımız… Adı Alma ve Tavşan olan iki sevimli köy çocuğu… Çocukken ailesiyle Rusya’dan göçen bir Malakan: Mişka… Mişka’nın gençlik aşkı olan ama hiç kavuşamadığı sinirli mi sinirli yaşlı kadın Popuç… Mişka’nın yapayalnızlığına rağmen Popuç’un kalabalık, neşeli, hareketli ailesi… Saz aşıklarının bol atışmalı, çekişmeli, dudak değmezli kış geceleri.. fakirlik ve çetin kış koşullarıyla mücadele eden, ekin eken, kaz otaran, koyun güden köy insanları…
MALAKANLAR KİMLERDİR
Rusça süt içenler anlamına gelen Malakanlar, Rus Çarı Deli Petro´nun uygulamalarına karşı çıkarak oluşturulan, bir dinsel hareket ve yaşam tarzı olan Molokanizm´i bir hayat felsefesi olarak kabul eden insanlardır.
Molokanizm, Ortodoks Kilisesi´nden ayrılmış bir tarikattır. 28 Mart 1805 yılında başlayan bu ayrılış, 22 Mart 1809 yılına kadar sürdü. Saratof ve Dambuğ bölgelerinde yaşayan Malakanlar o dönemlerde Ruslar´la bir anlaşmazlığa düşerler. Ruslar´ın inancına göre, haftada sadece iki gün süt içme geleneği vardı. Malakanlar ise; bu inanca itiraz ederek haftanın her gününde süt içilebileceğini savunuyorlardı. Zaten Rusça’da Moloko kelimesi süt, Molokan ise süt içen anlamına gelir. 1682 yılında Ortodoks Kilisesi’nden bu sebeple ayrılan bu insanlar önce Kafkasya’nın kuzeyine daha sonra da Osmanlı ve İran sınırları boyunca Tiflis, Erivan ve Bakü eyaletlerine yerleştirildiler.
1876-1877 Osmanlı-Rus Savaşları´nın ardından, Ruslar tarafından Kars´a yerleştirilen bu insanlar uzun yıllar burada kaldıktan sonra başta ABD ve Avustralya olmak üzere diğer ülkelere yerleşmişlerdir. Türkiye´de sayıları az da olsa Kars ve İstanbul´da yaşamaktadırlar.