Venedik Bienali'nde Türkiye pavyonu açıldı

Kapılarını bugün açan Venedik Bienali 55. Uluslararası Sanat Sergisi'nde, Fiat'ın sponsorluğunda, Dışişleri Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, Başbakanlık Tanıtma Fonu Kurulu'nun desteği ve İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın (İKSV) koordinasyonunda hayat bulan Türkiye pavyonu, Venedik Bienali'nin ana mekanı Arsenale'nin Artigliere binasında sanatseverlerle buluşuyor.

Kuratörlüğünü Emre Baykal'ın yaptığı Kazma'nın "Rezistans" isimli sergisinde, günümüzde beden için geliştirilen söylem, teknik ve yönetim taktikleri, bedeni hem kendi sınırlarından kurtarıp özgürleştiren ama aynı zamanda sınırlayıp kontrol altına alan müdahale ve stratejiler irdeleniyor. 24 Kasım'a kadar gezilebilecek serginin açılışına yoğun ilgi gösterilirken, konukların sanatçı Kazma ve kuratör Baykal'a yoğun ilgi gösterdikleri görüldü.

BÜLENT ECZACIBAŞI: İŞTİRAKİMİZ ÇOK İLGİ ÇEKTİ

Serginin koordinasyonunda önemli bir rol üstlenen İKSV'nin yönetim kurulu başkanı Bülent Eczacıbaşı, Türk gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Venedik Bienali'ne iştirakinin çok ilgi çektiğini belirterek, "İki sene önceki iştirakimiz de son derece başarılı olmuştu. Bu ilginin aynı şekilde hatta yoğunlaşarak devam ettiğini görmekten mutluluk duyuyoruz" dedi.

İKSV olarak Türkiye'nin iştirakini organize ettiklerini, tamamen bağımsız gelişen süreçte danışma kurullarının kuratör Emre Baykal'ı, Baykal'ın da Ali Kazma'yı seçtiğini anımsatarak, "Ali Kazma'nın eserlerini, son derece etkileyici bir yerleştirmeyle birbirinden ilginç videolar belirli bir kavramsal çerçeve içerisinde sergileniyor. Sanıyorum en ilgi çekici pavyonlardan biri olacak Türk pavyonu. Ve bir başarı olarak kendinden söz ettirecek" diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN KALICI BİR PAVYONU OLACAK"

Türkiye'nin her açıdan hızla yükselen bir ülke olduğunu, bu noktada sanatında önemli bir yer tuttuğunu aktaran Eczacıbaşı, "Ekonomik başarımız gerçekten hayranlık uyandırıyor. Ama ekonomiyle her şeyin bitmediğini hepimiz biliyoruz. Toplumsal gelişme, toplumsal kalkınma çok boyutlu bir olgu. Burada bilimin de sanatın da sporun da yeri olması gerekiyor. O nedenle çağdaş sanatımızın layık olduğu biçimde dünya çapındaki etkinliklerde temsil edilmesi çok önemli" ifadelerini kullandı.

Çağdaş sanatın doruk noktası olarak kabul edilen Venedik Bienali'nin Türkiye'ye büyük katkısı olduğunu ifade eden Eczacıbaşı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de de sanatın hızla geliştiğini, dünya sahnesine sanatçılarımızın hızla çıktığını görüyoruz. Venedik Bienali'nde en geniş şekilde temsil edilmek şart. Bienalde özenle hazırlanmış bir Türkiye pavyonu iki yılda bir mutlaka dünya sahnesine çıkması lazım. Bunu bugüne kadar gerçekleştirebildik. Bundan sonra daha da etkili bir şekilde gerçekleştireceğiz. Çünkü artık Türkiye'nin kalıcı bir pavyonu olacak. Her iki senede bir kiralanmış geçici yer değil, Türkiye için hazırlanmış, Türkiye için ayrılmış, kalıcı bir Türkiye pavyonu olacak. Sanatta ileri gelen bütün ülkelerin olduğu gibi Türkiye'nin de, Venedik'te kalıcı bir yeri olacak."

KÜRATÖR EMRE BAYKAL

Serginin kuratörlüğünü yapan Emre Baykal, uluslararası arenada çağdaş sanatın en büyük platformlarından biri olarak söz ettiği Venedik Bienali'nin sadece bir parçası olmanın değil ortaya koydukları iş için aldıkları geri dönüşlerin önemli olduğunu belirtti. Baykal, 10 aylık bir çalışmanın ürünü olan ve bugün sergilenen "Rezistans" için aldıkları olumlu geri dönüşlerden son derece memnun olduklarını aktardı. Ali Kazma ile inandıkları bir projeyi hayata geçirmek hedefiyle yola çıktıklarını ve bu işten büyük keyif duyduklarını dile getiren Baykal, Venedik'te Türk pavyonunun iyi temsil edilmesi için ellerinden geleni yaptıklarını kaydetti.