Bir-iki yıla kadar yarı ışık olacağız

Güncelleme Tarihi:

Bir-iki yıla kadar yarı ışık olacağız
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2010 19:21

Gökhan Kırdar uzun bir aradan sonra Foton Çağı projesiyle dönüyor.

Haberin Devamı

ONUR BAŞTÜRK'TEN FOTON ÇAĞI - KÖŞE YAZISI

Proje; müzik, dans, video ve özel ışıklarla destelenen bir müzik terapisi. Projesini ve yeni bestelerini ayın belli evrelerinde Facebook’ta 100 binin üzerinde hayranıyla paylaşıyor. Kırdar, zaten anlaşılması biraz güç bir insandı, şimdi daha da kafa karıştıran şeyler söylüyor

Foton kuşağını biliyoruz da Foton Çağı nedir?
- Projenin ismini verirken foton kuşağı ve altın çağı tamlamalarını biraraya getirerek Foton Çağı dedim. Bu ruhsal bir çağın başlayacağı, kendimizi sorgulayacağımız, bugüne kadar yaptıklarımızı ortaya koyacağız bir dönemi simgeliyor.
Sizin fonksiyonunuz ne?
- Benim yaptığım şey kendi hayatımdan örnekler göstererek başka hayatların etkilenmesini sağlamak.
Böyle bir proje yapmak nereden aklınıza geldi?
- 2004’de Lüksemburg’ta bir sergi için Yağmur Duası isimli bir albüm çalışması yapmıştım. Yağmur, deprem ve kıyamet duası gibi yedi duadan oluşan yedi albümlük bir projeydi. Albümde M.Ö. 10 binlere uzanan ve Orta Asya’da kullanılan kültürümüze ait Kam isimli davulu kullandım. Bu albüm de Foton Çağı projesinin bir parçasıydı.
Ayın dört evresinde yeni besteler yapıyor ve internet üzerinden paylaşıyorsunuz. Neden ayın dört evresinde bunu yapıyorsunuz?
- Müziğin makamlarının terapi özellikleri var. Öyle ki müzik belli frekanslarda vücudumuzdaki yedi çakranın açılmasını sağlıyor. Foton ışını dediğimiz ışınlardan da çakralarımız açık olunca yararlanmamız daha kolay oluyor. Ve bizi geçiş evresine hazırlıyor. Bu besteleri ayın evrelerinde yapıyorum ki ayın enerjisini alıp sağlıklı şekilde foton ışığına kendimizi alıştıralım.
Ayın evrelerindeki buluşmalara isimler vermişsiniz. Nedir o isimler?
- Evet. Ayın evrelerine göre isimler “İlk Aşk”, “Beni Buluş”, “Seni Buluş”, “Bizi Buluş” ve “Onu Buluş”. Bu isimler Foton Çağı projemin başlıkları, internet üzerinden yaptığımız sohbet ve terapilerimizin isimleri. Hayranlarımla her hafta kendi internet sitem üzerinden buluşup konuşuyoruz.

Haberin Devamı

GELECEĞİ GÖRÜYORDUM  UZAYLILARI DA GÖRDÜM

/images/100/0x0/55ea824cf018fbb8f8849991
En başa dönelim... Sizin bütün bu olaylara merakınız nasıl başladı?
- Çocukken yaşadığım spiritüel şeyler oldu. İleri düzeyde, farklı algılanacak rüyalar görüyordum. 
Nasıl yani?
- Küçüklüğümde yakın çevremdekilerin gelecekleriyle ilgili rüyalar görürdüm. Tabii bunların gerçekleştiğini gördükçe ailem özelliklerimi hissetti.
Sonra devam ettiniz mi?
- Ben o yaşlarda yaşadıklarımdan etkilenmemek için bu özelliklerime dur dedim ve üzerine gitmedim.
Bunu nasıl başardınız?
- Farklı özelliklerim olduğunu hissedince sıradan insanlar gibi yaşamayı tercih ettim. Uzak durmaya ve yaşadıklarımı düşünmemeye çalıştım.
Yaşadıklarınız size hayatı zorlaştırmadı mı?
- Hayır zorlaştırmadı.  Karşıma çıkanlar  olumsuz şeyler değildi.
Neden bu güçler size gelmiş ?
- Ailem de sanatçı. Ama benim gibi şeyler yaşamamışlar. Ailemizde kahinler yok. Ayrıca bu anlatıklarım bana insanlık dışı şeyler gibi gelmiyor. Bence müziğin özel güçleri var.  Ama bir-iki yıl önce yaşadığım başka şeyler beni kehanetleri araştırmaya itti.
Başka neler yaşadınız?
- 2008’de evimin bahçesindeyken yaşadığım bir olay beni foton kuşağını araştırmaya ve önümüzdeki dönemlerde yaşadıklarımı araştırmaya yönlendirdi.
Bahçenizde ne oldu?
- Emirgan’daki evimin bahçesindeki dolaptan içecek alıyordum. Gökyüzüne baktığımda birtakım objeler gördüm. Tanık olmaları için hemen eşimi, ablamı ve annemi çağırdım. Bunları benimle bir onlar yaşadı.
Gökyüzünde kaç obje gördünüz?
- 50 araçlık bir uzay aracı filosuydu.
Sonrasında sizinle yine irtibata geçtiler mi?
- Hayır, öyle bir durum olmadı. Zaten yaşadıklarım beni Foton Çağı’nı araştırmaya yönlendirdi.
Bir de cinleriniz olduğunu duydum, doğru mu?
- Hayır. Bu söylediğin uçan daire filosunu görmekten çok daha soyut kavramlar. Ve ben soyut şeylerden bahsetmiyorum. Bu söylediklerini yaşıyor olsam zaten burada seninle doğru düzgün konuşamazdım.

Haberin Devamı

KIZIMIN DA KAM DAVULU VAR

/images/100/0x0/55ea824cf018fbb8f8849993
Şaman olduğunuzu düşünenler de var...
- İnanışlarımı sorgulayanlar oluyor. Ben tasavvufa inanıyorum. Tasavvufun köklerinde de göktanrı inanışı var. Bu anlamda en başından beri tek tanrıya ve gökteki tanrıya inanıyorum. Ama bu benim Şaman olduğumu göstermez.
Eşiniz de meraklı mı bu konulara?
- 11 yıllık bir ilişkimiz var. O bana en yakın insan. Birbirimizin düşüncelerini desteklediğimiz için de bu birlikteliği sürdürebiliyoruz. O da birçok şeyi sorguluyor.
Kızınız Hayal Nisan bu söylediklerinizden nasıl etkileniyor?
- 4.5 yaşında. Onun da küçük bir Kam davulu var. Onu da müziğin evrenselliği konusunda bilinçlendirmeye çalışıyorum. Doğayla barışık. Odasında oyuncaklarla oynamak yerine hayvanlar ve bitkilerle vakit geçiriyor.
Evde nasıl yaşıyorsunuz? Ritüelleriniz falan var mı?
- Yok. Hepimiz gibiyiz.
Neden hep siyah giyiyorsunuz?
- Siyah tasavvufta içinde bütün renkleri barındıran uzayın boşluğunu ve sonsuzluğunu ifade ediyor. Aynı zamanda tarafsız da bir renk. Gerçi benim için önemli üç renk var. Siyah, ateş rengi kızıl tasavvuf rengi, futuristik anlamda turkuvaz mavi bize dünya dışı canlıların renklerini çağırıştırır.

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!