İçinde türkü olan her şeyden etkilendim

Güncelleme Tarihi:

İçinde türkü olan her şeyden etkilendim
Oluşturulma Tarihi: Haziran 23, 2012 20:25

Nihal Salda, Denizli’de doğdu. Türk Halk müziği eğitimi aldı. İstanbul’da konservatuvara devam etti. Geçen haftalardaysa ‘Reva’ isimli ilk albümünü çıkarttı. Türkülere birikimi sayesinde modern bir bakış açısı getiren Salda’yla albümü konuştuk.

Haberin Devamı

Müziğe nasıl başladınız, ilginiz aileden mi geçti?
- Çok küçük yaşlarda başlamış olsam da ailemde benim dışımda müzikle ilgilenen kimse yoktu. Halk müziğini bana aşılayan kişiyse ilkokuldayken yakın bir aile dostumuzun evinde misafirken tanıştığım sevgili hocam Hakan Akmaz’dı.
Temelinizde Denizli’de aldığınız klasik eğitim olmasına rağmen türkü formatındaki besteleri gayet modern bir tarzla yorumluyorsunuz. Bu formül nasıl oluştu?
- Aslında bunun bir formülü yok. Türkülerin yeri her zaman bir başka olsa da Türk müziği, batı müziği, çeşitli dillerde icra edilmiş etnik müzikleri dinlemekten inanılmaz keyif alıyorum. Durum böyle olunca ister istemez bir sentez dolaşıyor ruhumda. Ve o an ne hissediyorsam o şekilde yorumlamaya çalışıyorum.
Denizli’den sonra İstanbul’a gelmek, müzikal kariyerinizi nasıl etkiledi?
- Bunu meslek olarak yapmaya karar verdiğimde, daha geniş kitlelere ulaşabilmek için gelmem gereken yerin İstanbul olduğunu biliyordum. Aynı zamanda doğru bir eğitim almak ve bu işin mutfağını da öğrenmek için de bu şarttı. Bu sebeple 1997’de İTÜ’de Türk Müziği Devlet Konservatuvarı sınavlarına girdim ve ses eğitimi bölümünü kazandım. Sonrasında da  İstanbul başta olmak üzere ülkemin birçok bölgesinde sahne çalışmalarım devam etti.
Kariyerinizin en zorlu süreci neydi?
- Çok sıkıntılı dönemlerim oldu ama hayatta güzel şeylere kavuşabilmek için biraz sıkıntı çekmek gerekirmiş diye telkinlerde bulundum kendime. Sonuçta güzel şeylere ulaştım.

Haberin Devamı

KAYITLARDA DUYGUSAL ANLAMDA ÇÖKÜKTÜM

Albümün hazırlık süreci nasıl geçti?
- Aslında çok uzun bir bekleyişti. Doğru ‘an’ı yakalamak adınaydı. Kayıtlar, yönetmenimin İstanbul Anadolu yakasındaki stüdyosunda gerçekleşti. Bu esnada bir problem yaşamadık lakin o dönem hayatımın duygusal anlamda tamamen çöktüğü, gerçekten sıkıntılı bir süreçti. Allah o günleri bir daha yaşatmasın... Sonuç olarak o kadar sıkıntıdan sonra iyi bir albüm yaptığımı düşünüyorum. Umarım dinleyenler beğenir.
Nelerden etkilendiniz?
- Bu sevda çocukluğumdan beri vardı içimde. Dolayısıyla içinde türkü olan her şeyden etkilendim.
Repertuvarı nasıl oluşturdunuz?
- Yıllar içinde biriktirdiğim birçok türkü ve şarkı vardı bir kenarda. Kendimi en iyi ifade edebildiğim eserleri seçmeye özen gösterdim. Fakat aynı zamanda her kesime hitap edebilmeliydim. Yani sanat müziği dinleyen de, batı müziği dinleyen de, türkü dinleyen de bu albümü alıp dinleyebilmeli diye düşünerek bir repertuvar oluşturduk.
Albümde üç parçada Meltem Taşkıran’ın sözlerine yer vermişsiniz.. Egoist isimli rock grubuyla tanıdık onu... Bu birliktelik nasıl gerçekleşti?
- Meltem’le yönetmenimin stüdyosunda tanıştık. Albümdeki ‘Ben yalnızım’ parçasına söz yazılması gerekince Meltem’den rica ettik. İyi ki de etmişiz. Gönlündeki güzellikleri sözlere dökme konusunda gerçekten çok başarılı. Sonrasında yine bizi kırmayarak ‘Beni Bekle’ ve ‘Nisan’ adlı eserlerine de sözler yazdı... Kendisine ne kadar teşekkür etsem azdır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!