Asabımız 3 kat bozuk

Sadece geçen yıl 9 milyon 163 bin 101 kişi bu nedenle sağlık kuruluşlarına başvurdu. Bakanlık verilerine göre hem bu başvurularda hem de antidepresan ve benzeri ilaç kullanımında ilk sırada İstanbul yer alırken, İstanbul’u İzmir, Ankara, Bursa, Adana ve Antalya izledi.

BELİRSİZLİKTEN

Türkiye Psikiyatri Derneği Ruh Sağlığı ve Medya Çalışma Birimi Koordinatörü Doç. Dr. Burhanettin Kaya bu artışın psikiyatriye olan ilginin artışıyla açıklanamayacağını, ruhsal sorun ve bozukluklardaki artışı işaret ettiğini söyledi. Doç. Dr. Kaya, özellikle son 10-12 yıldır gelecek belirsizliğinin yoğun olarak yaşandığını belirterek, “Bazı dönemlerde (örneğin ekonomik kriz yaşanırken) gelecek belirsizliği daha çok yaşandı. Ne olacak bana, çocuğuma ne olacak diye. Biliyoruz ki kriz dönemlerinde depresyon, anksiyete (iç sıkıntısı) yaygınlığı 2-3 kat artar. İntihar girişimleri de öyle” dedi.

KADINA ŞİDDET DE ETKİLİ

Ruhsal bozuklukların artışında yine son yılların gündemi olan şiddet ve çatışmaların da etkili olduğunu öne süren Doç. Dr. Kaya, “Kadına yönelik cinayet yüzde 1400 arttı. 4+4+4 eğitim modeliyle sürekliymiş gibi gözüken ama parçalı eğitim modeliyle evde kalan, evin içinde hapsolan ve o güvenli alanda şiddet görenlerin sayısı arttı. Aileler erkek çocuğa yatırım yapmaya başladı, kız çocuklar evde tutularak hem baskı hem de ihmale mahkûm edildi. Bunlar da ruhsal bozuklukları artıran faktörlerden. Erken evlilikler çok önemli. Biliyoruz ki erken yaşta evlilikler, çocuk gelinler ileri yaşta somatizasyon bozukluğu, depresyon yaygınlığını çok artırıyor” diye konuştu.

UYUŞTURUCU YÜKSELİYOR

TÜRKİYE’de madde kullanımının da çok arttığını belirten Doç. Dr. Kaya, “2004’te 12 bin 776 olan AMATEM başvurusu 2012’de 227 bine çıktı. Bu rakamlar kullanıcıların sayısının arttığını gösterir” dedi.