Güncelleme Tarihi:
Kuruluşu 1868’e dayanan Kızılay, sadece Türkiye’de değil 13 ülkede aktif bir şekilde çalışıyor, insanlara yardım ediyor. Yardıma muhtaç insanların sayısı arttıkça Kızılay’a yapılan bağışlar da artıyor. Örneğin 2015’te 1.9 milyon kan bağışı varken bugün sayısı 2.7 milyonu ulaştı.
Kızılay’ın son dönemde bu kadar büyümesinin sebeplerinden biri de üç yıl önce kurumun başkanı olan Dr. Kerem Kınık. Bir ilki gerçekleştirerek 191 ülkenin üyesi olduğu Uluslararası Kızılay Kızılhaç Dernekleri Federasyonu Avrupa Başkanı ve Dünya Başkan Yardımcısı oldu.
Uzmanlığı afet tıbbı olan Kınık’ın verdiği bilgilere göre, yıllar geçtikçe büyüyen Kızılay’ın şu anda 20 bin eğitilmiş, sahada iş yapabilen gönüllüsü var. Amaçsa bu sayıyı 2 milyona çıkarmak: “Üç yıl içinde bunu hedefliyoruz. Şu anda eğitmenler yetiştiriyoruz. Gönüllü ilişkiler direktörlüğünü daha yeni kurduk. Herkesin farklı alanlarda katkı vereceği (sağlıkçı, eğitmen, arama kurtarmacı gibi) bir gönüllülük portalı kuracağız. Gönüllülüğü bir kurum haline getirmeye çalışacağız.”
Bu konuda bir mevzuat için de çalıştıklarını belirten Kınık, şunları söylüyor: “Batı’da özel sektörde ya da kamuda çalışan biri gidip üç ay ‘Afrika’da veya Hakkâri’de şu kurumda çalışacağım’ diyebiliyor. Şu anda bunun lobisini yapıyoruz. Bir birlik kuruyoruz. Türkiye’deki insani yardım kuruluşları birliği. İnsani yardım ve afet alanında çalışan insanları bir araya getirdik. Sivil bir yapı bu. Bu yapı bir sektör oldu. Çalışan insan sayısı, bütçesi, ihtiyaçlarını görebilecek. Kanuni düzenlemeler olabilir; ortak faaliyetler olabilir. Bu alanın biraz derinleşmesi lazım Türkiye’de.”
Kızılay’ın son dönemde yaptığı çalışmalardan biri de ülkede yoksulluğu ortadan kaldırmak için geliştirilen ‘ekonomik güçlendirme programı’. Kınık bunun formülünü şöyle açıklıyor: “İki konu var. Biri, toplum tabanlı afet yönetimi. Diğeri, ekonomik ve toplumsal güçlendirme... Birincisinde uluslararası paydaşlarımız var. İslam Kalkınma Bankası, İslami Dayanışma Fonu gibi... Mikro finans modelinde, insanları sosyal girişimci yapmak istiyoruz. İnsanlara meslek kazandıracağız, onlara girişimcilik öğreteceğiz. Kendi işlerini kurmaları için finans bulacağız. Sonra kurdukları işlerde ürettikleri ürünün piyasada pazarlanması için destek vereceğiz. Buradan elde edilen kârları tekrar değerlendireceğiz.”
Kınık’ın verdiği bilgilere göre, toplumsal güçlendirmeyle ilgili şu anda pilot uygulama olarak Şırnak, Hakkâri ve Cizre’de çalışmalar devam ediyor. Cizreli kadınlar evde ürettikleri el işleri için mikro kredi alıyor. Kızılay aracılığıyla da yaptıkları ürünleri satıyorlar. Kızılay tarım konusunda da destekler sağlıyor. Örneğin, Mardin’de lavanta ekimine başlandı. Kızılay bu tür faaliyetlerini Türkiye’deki 15 toplum merkezi aracılığıyla sürdürüyor.
Kızılay’ın en önemli konularından biri de mülteciler. Kınık, Türkiye’de şu anda 70 farklı ülkeden 4 milyon 200 bin mülteci olduğunu anlatıyor. Bunlarınsa 3.5 milyonu Suriyeli. 2 milyon mülteci Kızılay kartından faydalanıyor. 400 bin öğrenciye okula gitmek için burs veriliyor. 700 bin mülteci çocuk Türkiye’de okula gidiyor. Kınık’a göre, Suriye’deki savaşın bitmesinden sonra farklı bir Suriye-Türkiye ilişkisi olacak. Çünkü şimdiden 3.5 milyon Suriyeli Arap, Türkçe konuşuyor.
Kınık, mültecilere yapılan yardımlarla ilgili de şu önemli bilgiyi veriyor: “Türkiye’deki mültecilere yönelik yaptığımız çalışmaların neredeyse tamamı Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler, bir de benim başkanı olduğum Kızılhaç Federasyonu tarafından karşılıyor.”