Güncelleme Tarihi:
Yedi yıldır ekrandasınız. 13 farklı işte başrol oynadınız. Nedir sizi bu kadar çabuk o noktaya taşıyan? Güzellik, yetenek, şans...
- Zamanında şansımı fark edip iyi yönlendirebildim diyelim.
* Neydi o şans?
- Grafik ve animasyon işleri yapma hayalim vardı. İngilizcem iyi olduğu için Amerikan kültürü okumak istiyordum ama puanım Fransız dili ve edebiyatına yetti. 2011’de üniversiteye girdim. Sonra da Miss Turkey seçmelerine katıldım.
*Hep dikkat çeken bir kız mıydınız?
- Aslında hal ve tavırlarımla erkek gibi bir kızdım. Yarışmada ikinci olduktan sonra kendimi Londra’da Türkiye’yi temsil ederken buldum. Ardından oyunculuk teklifleri geldi. İlk işim ‘Eve Düşen Yıldırım’da başroldü. Oyunculuk aklımda hiç yoktu ve sürpriz oldu.
*Oyunculuk hakkında bilginiz var mıydı?
- “Başrol ne demek” diye bile soran biriydim. Pes etmedim, çalıştım. Şöhretle birlikte karakterim hiç değişmedi. Egoist, kendini beğenmiş biri olmadım. İlk sorduğun sorunun cevabı yani bunca zaman başrol almamın sırrı da belki bu; hep kendimle ilgili sorunlarım oldu. Sürekli kendimi gözlemleyip geliştirmeye çalıştım.
*Şimdilerde nedir o sorunlar?
- Yüzüm ekranda tombik çıkıyor. Kendimi kampa soktum, altı kilo verdim ve inceldim.
‘Game of Thrones’
seçmelerini kaçırdım
*10 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?
- Hollywood... İngilizcem var. Neden olmasın?
*‘Game of Thrones’ seçmelerine katılacağınızla ilgili haberler çıkmıştı...
- Öyle bir düşüncemiz vardı. En sevdiğim dizi; oynamayı çok isterdim. Seçmeleri kaçırdım.
*Seçilseydiniz dizideki sevişme sahnelerini ne yapacaktınız?
- Oyunculuk... Zor olurdu ama olurdu. Rolün gerektirdiği kadarını aşmadığı ölçüde olabilir.
Bütün oyuncular artık evleniyor
* Bu kadar gençken ve işleriniz
yolunda giderken neden aniden evlenmeye karar verdiniz?
- Ekranda gördüğümüz bütün oyuncular artık evleniyor. Eskiden kimse sevgilisi bilinsin, biriyle yakalansın istemezdi. Şimdi durum farklı. Eşim (Kemal Ekmekçi) benimle oyuncu olduğumu bilerek evlendi. Bu sebeple işlerim de bozulmadan devam ediyor.
* Nasıl tanıştınız?
- ‘Güzel Köylü’ dizisini çekerken Muğla’da boş günlerimizde oyuncu arkadaşlarımızla gidebileceğimiz tek mekân vardı. Oranın da sahibi Kemal’di. Öyle tanıştık. Kite surf yapıyor, akşamları ateş yakıp yıldızlara bakıyorduk. Tam bir yaz aşkıydı. Zamanla kafa yapılarımızın uyuştuğunu anladık. Sonuçta üç senedir birlikteyiz, beş aydır evliyiz.
* Neydi sizi ona âşık eden?
- Çok başarılı, hırslı oluşu...
Kendi parasını kendi kazanıyor,
ben de öyleyim.
* Evlilik, hayatınızda neleri değiştirdi?
- Kemal, İzmirli ve orada çalışıp yaşıyor. Ben işim gereği İstanbul’dayım. Arada o buraya geliyor, arada ben oraya gidiyorum. Hâlâ sevgili gibiyiz. Bir evde birlikte yaşayalım, ona kahvaltı hazırlayayım gibi bir dünyam henüz olmadı.
Otobüste tacize uğradığım, kendimi koruyamadığım zamanlar oldu
* ‘İnsanlık Suçu’ bu akşam izleyicisiyle buluşacak. Nasıl bir karakteri canlandırıyorsunuz?
- Suna’nın sorunlu bir annesi ve holding sahibi bir nişanlısı var. Zamanla sahte bir dünyanın parçası olduğunu anlıyor.
Karşısına Adanalı Cemal çıkıyor.
* Aşkın dili, dini, ırkı olur mu?
- Bence olmaz. Kalbin ve ruhun kimi beğeniyorsa onunla olursun.
* İnsanlığın gerçek hayattaki suçları neler?
- Dizide biri aldatıyor, biri para için kendini değiştiriyor... Hepsi insanlık suçları işliyor. Günümüzde de çok fazla insanlık suçu işleniyor. Taciz, kadına şiddet, hayvana şiddet...
* Siz hiç şiddete maruz kaldınız mı?
- Gençken otobüste tacize uğradığım, bir kadın olarak kendimi koruyamadığım zamanlar oldu. Ne kadar yazık!
Enerjik, hiperaktif ve kontrol delisiyim
* Bana mantıksız gelen her şeye, düzensizliğe sinirleniyorum. Aşırı samimiyeti sevmiyorum. Mesafeyi tercih ediyorum.
* İçim dışım bir. Enerjik ve hiperaktifim. Kontrol delisiyim, bu yüzden her işi kendim yapasım geliyor. Bazen içimden kendime “Dur” dediğim oluyor.
* Akyaka’da bahçede merdivenlere oturmuş telefonla konuşurken ayağıma kirpi değdi. O günden sonra kirpi takıntım başladı. Hâlâ biri “Kirpi” dediğinde kaşınmaya başlıyorum.
* Woody Allen ve Tarantino filmlerine bayılıyorum. Scarlett Johansson idolüm. ‘Lucy’ filminde onun canlandırdığı karakteri oynamak isterdim.
İşime ve evliliğime odaklıyım
* Pişmanlıklarınız var mı?
- Var tabii. Bazıları çok özel pişmanlıklar, bazıları birden ünlü olmanın getirdiği hayat değişimiyle verilen yanlış kararlar. Artık hepsi bitti, kapandı, hatalarım yok. Evlendim. İşime ve evliliğime odaklıyım.
Seyyah ruhluyum, bir yere ait değilim
* Çocukluğunuz Florida’da geçmiş... Neden gitti aileniz Amerika’ya?
- Annem ev kadını, babam makine mühendisi. New York seyahatine çıktıklarında orayı çok sevmişler; “Kızımız burada okusun” demişler. Altı yaşımdayken Florida’ya taşındık. Babam Florida’da kasırgadan hasar görmüş evleri alıp yaptırıp satmaya başladı. İlkokul ve ortaokulu orada okudum. Sonra Kanada’ya taşındık. Lise ikiye kadar da oradaydım.
* Bu seyyah olma hali size neler kattı?
- Her yere kolay adapte olmayı bilen biriyim. Seyyah ruhluyum. Bir yere ait değilim. Kök salamıyorum. 13 okul değiştirdim.
Okulların yeni kızı hep bendim.
* Neden döndünüz?
- Türkiye’yi çok özledim. Sonrası da kader işte.