Türk kadınları tenis oynayarak basenlerinden sonsuza dek kurtulabilir
Güncelleme Tarihi:
Önünde kimse duramıyor, rakiplerini raketledikçe dünya sıralamasında yükselmeye devam ediyor. Romanya’nın gururu, 23 yaşındaki tenisçi Simona Halep’le Fransa Açık sonrası, Antalya tatili sırasında buluştuk; kortta daha seri olmak için küçülttürdüğü memelerinden, sıkı kalçanın sırlarına kadar aklımıza ne gelirse konuştuk.
Fransa Açık’ta Andrea Petkovic’i devirdikten sonra dünyada üçüncülüğüne yükseldiniz. Daha 23 yaşındasınız. Sırada ne var?
- İlk beşe girmek en büyük hayalimdi. Ama şimdi Singapur’a kilitlendim. Gidip gidemeyeceğim hâlâ belli değil, çok çalışıyorum, bakalım...
Tenis otoriteleri tarzınız için ‘agresif savunmacı’ diyorlar. Siz kendinizi nasıl tanımlarsınız?
- Stilim son derece saldırgan. Topa seri reaksiyon veriyorum. Çünkü açıları çok açmayı ve koşmayı sevmiyorum. Son üç yıldır savunmacı stilimi de geliştirdim. İşte benim tarzım...
Başarılı her tenisçi gibi köşeyi döndünüz mü, “artık zengin bir sporcuyum” diyor musunuz?
- Evet tenisten iyi para yaptım. Param var ama çok çok zengin olduğumu söyleyemem.
5 milyon dolardan bahsediyoruz...
- Evet, var işte biraz...
Antalya’da ne yapıyorsunuz? Romen basını bilinmeyen bir adaya tatile çıktığınızı yazmıştı.
- Tatil için geldim. Antalya’yı çok seviyorum. Bu oteldeyse yapay topraklı tenis kortu var çalışabileceğim. Bildiğim kadarıyla Türkiye’de tek.
Tatilde de çalışacak mısınız?
- Yok dinlenmeye geldim ama istediği anda insanın elinin altında olması güzel bir şey.
Türkiye ve kültürümüz hakkında neler biliyorsunuz?
Simona Halep Romen basınının yazdığının aksine tatil için bilinmeyen bir adayı değil, Antalya Kemer’deydi.Yeni açılan Maxx Royal otelinde kaldı.
- Türkiye’ye çok sık gelemiyorum çünkü burada büyük turnuvalar düzenlenmiyor. Ama Türkçeyi çok seviyorum. Bir de evde ‘Muhteşem Yüzyıl’ izliyorum.
Öğrendiğiniz Türkçe kelimeler var mı?
- Tamam, teşekkürler, günaydın ve yavaş...
Türk kadınları pek sportif değil. Birazı yürür ya da yüzer, çok azı da tenis oynar. Mutfağımız da malum... Çoğunun baş edemediği kadim bir basen meselesi var. Türk kadınlarına tenisi tavsiye eder misiniz?
- Tabii ki. Türk kadınları tenis oynayarak basen problemlerinden sonsuza kadar kurtulabilir ve Sharapova, Kournikova ya da benim gibi sıkı kalçalara sahip olabilirler.
Türk Sharapova Hülya Avşar’ı hiç duydunuz mu?
- Kim o? Gençlerden mi?
Aslında pek genç sayılmaz. Aktrist ve şarkıcı. Türkiye’de tenisin en bilinen figürlerinden.
- Anladım ama maalesef hiç duymadım.
MEMELERİM HAKKINDA KONUŞMAK İSTEMİYORUM
Röportajlarınızdan birinde memelerinizin büyük olmasının sizi yavaşlattığını ve onları küçülttürmek istediğinizi söylemiştiniz. Hatta hayranlarınız bunu yapmamamız için savethetitsmonster (dev memeleri koruyun) sitesinde imza kampanyası başlatmışlardı. Görünen o ki kampanya pek işe yaramamış...
- Lütfen bu konuda konuşmayalım. Çünkü çok kişisel bir konu. Yapmak istedim, yaptım.
Şimdi mutlu musunuz?
- Evet çok.
Gerçekten! Benim, Kournikova’nın ya da Sharapova’nınkiler kadar sıkı kalçalara sahip olabilirsiniz...