Güncelleme Tarihi:
Chabbert, Şili eski Cumhurbaşkanı şimdiki BM Kadın Örgütü (ONU-Femmes) Başkanı Michelle Bachelet’nin “Bugüne ka
Fransız diplomat, İran, Rusya ve Vatikan’ın komisyona şok etkisi yaratan ortak bir öneri sunduğunu, olaya din gözüyle bakıldığında İran’ın İslam, Rusya’nın Ortodoks, Vatikan’ın ise Katolik olduğunu ancak birlikte kadına karşı şiddeti önlemeyi frenleyecek önerilere imza attıklarını söyledi.
Chabbert, “Bunlar arasında büyük tartışmalara neden olan ise ‘eşi tarafından istemediği halde seks yapmaya zorlanan, tecavüz edilen ya da zorla ırzına geçilen kadına yapılan eylem kadına karşı şiddet kapsamına alınmamalı, cezası olmamalıdır, zira kadın kocasının arzularını yerine getirmekle yükümlüdür, bu bir evlilik görevidir’ ifadesinde bulunan öneriydi” dedi. Chabbert, “Bütün bu girişimleri, din, gelenek, görenek maskesi altında BM’den kadına karşı şiddet konusunda çıkacak ortak kararı engellemek için yapıyorlar. Pes doğrusu. Bu devirde, bu kafa dedirten zihniyet” demekten kendini alamadı.
Birleşmiş Milletler’de 15 Mart’a kadar sürecek toplantılara, 56 ülkenin üye olduğu Fransızca Konuşan Ülkeler Birliği ‘Francophonie’ heyetinin “Uluslararası kadın hakları, aile içi şiddet, strateji ve planlama birimi’ temsilcisi olarak katılan Dilek Elveren de herkesin Türkiye’yi övdüğünü söyledi. Dilek Elveren, “Türkiye gerçekten çok iyi hazırlanmış. Kadınlar konusunda harika girişimlerde bulunuyor. Toplantılara katılan diğer ülke diplomatlarının çok büyük bölümü, muhafazakar olduğu halde Türk hükümetinin kadın hakları ve özellikle kadına karşı şiddet konularında bu kadar aktif olmasını büyük takdirle karşılıyorlar, tek kelime ile şapka çıkartıyorlar’ dedi.
ERDOĞAN'IN MESAJINI İLETTİ
Türk heyetinin başkanı Bakan Fatma Şahin’in, Kadının Statüsü Komisyonu’nda “21’nci yüzyılın en önemli toplumsal sorunlarının başında kadına yönelik şiddet gelmektedir. Kadına şiddeti lanetleyerek, insani ve vicdani bulmayan ve bizim inanç değerlerimizde kadına el kaldırmanın yeri olmadığını belirten Başbakanımızın mesajını iletiyorum” dediğinin altını çizen Dilek Elveren şu bilgileri aktardı:
“Komisyona sunulan Dünya Bankası raporları şiddet görerek ölen kadınların sayısının, AIDS, sıtma ve tüm kanser vakalarından ölenlerden daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. 187 ülke ‘Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ni imzaladığı halde 160 ülkede 603 milyon kadın, aile içi şiddetin suç sayılmadığı ülkelerde yaşıyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, yaşamları boyunca şiddete maruz kalan kadın ve kızların oranı yüzde 70’i buluyor. Bizim kurumun yani, Francophonie Genel Sekreteri’nin 2010-2012 raporuna göre 60 milyondan fazla 18 yaşından küçük kız, arzuları dışında ‘çocuk gelin’ olarak evlendiriliyor.”
Dilek Elveren sözlerini şöyle noktaladı:
“Bu istatistiklerden de anlaşıldığı gibi dünyanın birçok ülkesinde kanunlara rağmen kadına karşı şiddet cezasız kalıyor. Bazı ülkelerde din, gelenek, görenek, kültür ve töreler bahane edilerek kanunlar uygulanmazken, Türkiye’nin bu adımları atması son derece önemli.”
Muammer ELVEREN