Buradan çıkışımız futbol sayesinde olacak

Teknik direktörleri, henüz 19 yaşındaki başarılı atlet, lisanslı antrenör Cemile Timur. Kız futbol takımını kuran Adnan Aykut ise (44) Türkiye Futbol Federasyonu Hakkári Futbol İl Temsilcisi, aynı zamanda Vergi Dairesi’nde memur. Her ikisi de Hakkárili. Kızlar şimdi her gün harıl harıl antrenman yapıyor, Türkiye Futbol Federasyonu’nun düzenleyeceği Bayanlar Ligi Müsabakaları’na hazırlanıyor. Formalarını Hakkárili iki esnaf dikti. Kramponlarını Adnan Aykut kredi kartıyla yedi taksitle aldı. Kızların üç aşamalı hedefi var: Amatör 1. Ligi’ne çıkmak, Milli Takım formasını giymek, büyük şehir takımlarına transfer olmak. Futbolcu kızlara başta babaları olmak üzere aileleri büyük destek veriyor. Çünkü üç kız dışında 16’sının babası işsiz. Babalar, kızlarının büyük şehir takımlarına transfer olup para kazanacağına inanıyorlar.

Türkiye Futbol Federasyonu Hakkári Futbol İl Temsilcisi Adnan Aykut, eski bir amatör futbolcu. Hakkari Sümbülspor, Tedaşspor, Zapspor’da orta sahada top koşturdu. Geçtiğimiz şubatta amatör kız futbol takımı kurmak üzere harekete geçti. Bir buçuk ayda ailelerin de onayını alarak yaşları 11-19 arasında değişen 19 kişilik takımı kurdu. Kız futbolcuların lisansını, on yıl önce kurulan ama atıl duran Hakkári Gücü Futbol Kulübü’ne yaptı. Yani resmileştirdi. Çünkü Bayanlar Ligi’ne katılabilmeleri için lisanslı futbolcu olmaları gerekiyordu. Resmen nisan ayında kurulsa da takımdaki kızlar, futbola hiç de uzak değillerdi. Çünkü Kız Yatılı Bölge İlköğretim Okulu’nda öğrenci oldukları dönemde Beden Eğitimi Öğretmenleri Hakan Başcan’ın kurduğu futbol takımında oynuyorlardı.

BAŞARILI ÖRNEK EMİNE DEMİR

Adnan Aykut, takımı kurarken kızların aileleriyle tek tek görüştü. Hiç tepki göstermemelerine, hemen onaylamalarına çok şaşırdı. Ama bütün Hakkári, Emine Demir örneğini çok iyi biliyordu: Hakkári’nin Taşbaşı Köyü’nden Emine Demir, Yatılı Bölge Okulu’nun takımında futbol oynamıştı. Şimdi 17 Yaş Grubu Milli Takımı’nda forma giyiyordu, Malatyaspor’un Kız Futbol Takımı’ndaydı ve kulüp onun Spor Lisesi’nde öğrenim görmesini sağlıyordu. Emine futboldan para kazanıyor, ailesine destek oluyordu. Neden kendi kızları da Emine gibi başarılı bir futbolcu olmasındı?

Adnan Aykut, "İlkin çekinerek işe başladık" diye anlatıyor. "Kızların babaları sayesinde Hakkárili’nin bakış açısı değişti. ’Kızdan da futbolcu mu olur, kız kısmı şort mu giyermiş’ diyenler şimdi herhangi bir erkek takımıymış gibi normal karşılıyor. Türkiye Bayanlar Ligi’nde başarılı olmalarını bekliyor. Antrenmanları seyretmeye velilerle birlikte geliyorlar."

TAKIM ANTRENÖRÜ DERECELİ ATLET

Hakkári Gücü’nün teknik direktörü Cemile Timur (19), lisanslı atletizm antrenörü. Endüstri Meslek Lisesi Bilgisayar Bölümü mezunu. Onun da babası işsiz. Atletizme 9 yaşında başladı. 8 bin metre miniklerde Türkiye 1’incisi oldu. 15 yaşında Yıldız Bayanlar Doğunun Yıldızları kategorisinde 1500 metrede Türkiye 2’ncisi oldu. 16 yaşında Puanlı Atletizm’de gülle ve cirit atma ile uzun atlamada Türkiye 1’incisi oldu. 2007’de Gençler Dağ Koşusu’nda 6’ncı oldu.

Cemile Timur, hep Süreyya Ayhan’ın başarılarını örnek aldı. Ailesine sporculuğunu Süreyya Ayhan sayesinde benimsetti. Geçen yıl kendi imkanlarıyla Ankara’ya gitti, atletizm antrenörlüğü sınavlarına girdi. 89 aday arasında 12’nci olarak resmi antrenörlüğe hak kazandı: "Gazi Üniversitesi Spor Akademisi’ne girmeyi çok istiyorum ama dersaneye gidemedim, kendi imkanlarımla üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Sporu bırakmayı düşünüyordum ki Adnan Aykut’un kız futbol takımı kurma önerisiyle karşılaştım. Onun kurduğu takım sayesinde kızlarımız çok iyi futbolcu olacaklar."

SANKİ SÜPER LİG TAKIMININ PROFESYONEL OYUNCULARI

Futbolcu kızlarla Hakkári Stadı’nda buluşuyoruz. Teknik Direktör Cemile Timur, düdüğünü çalıyor ve antrenman başlıyor. Nisandan hazirana kadar antrenman yeri bulamamışlar. Olimpiyat Halı Saha’nın sahibi Salman Kaya, haftada dört gün ücretsiz oynamalarına izin vermiş. Stadın çimleri haziranda yeşerince Vali Ayhan Nasuhbeyoğlu’nun izniyle antrenmana başlamışlar.

Kızlar, ufak tefek bedenlerinden umulmayacak bir güç ve gayretle top koşturuyorlar. Formalarında herhangi bir takım gibi sponsorlarının reklamı var: Formaları bağışlayan esnafın mağazası Kader Çeyiz. Ama evlenmek onların gündeminin çok uzağında. Futbolla dağları aşacaklarına, kendi bağımsız hayatlarını kuracaklarına inanıyorlar. Onlar yeşil sahada oynarken erkek çocuklar imrenerek seyrediyor, taca giden topları hevesle koşup getiriyorlar.

Türkiye Futbol Federasyonu Hakkári Futbol İl Temsilcisi Adnan Aykut, eski bir amatör futbolcu. Hakkari Sümbülspor, Tedaşspor, Zapspor’da orta sahada top koşturdu. Geçtiğimiz şubatta amatör kız futbol takımı kurmak üzere harekete geçti. Bir buçuk ayda ailelerin de onayını alarak yaşları 11-19 arasında değişen 19 kişilik takımı kurdu. Kız futbolcuların lisansını, on yıl önce kurulan ama atıl duran Hakkári Gücü Futbol Kulübü’ne yaptı. Yani resmileştirdi. Çünkü Bayanlar Ligi’ne katılabilmeleri için lisanslı futbolcu olmaları gerekiyordu. Resmen nisan ayında kurulsa da takımdaki kızlar, futbola hiç de uzak değillerdi. Çünkü Kız Yatılı Bölge İlköğretim Okulu’nda öğrenci oldukları dönemde Beden Eğitimi Öğretmenleri Hakan Başcan’ın kurduğu futbol takımında oynuyorlardı.

Hakkári Gücü Spor Kulübü oyuncuları

Medine Demiralp (13), Mediha Dağ (16), Türkan Kaya (18), Meltem Doğan (16), Kader Doğan (13), Şükriye Kurt (15), Şerife Tarhan (17), Şehriban Tarhan (16), Şükriye Dayan (13), Kıymet Kurt (14), Saime Akar (19), Canan Kan (16), Ayfer Akkaya (11), Sabriye Ölmez (15), Aslı Sever (19), Özlem Akkaya (14), Hatice Yaşar (12), Hicran Taş (12), Neslihan Aslan (14).

FORVET KIYMET KURT (14)

Erkek gibi kız diye iltifat ediyorlar

Hakkári Cumhuriyet Lisesi 2. sınıf öğrencisi. 10 kardeşten biri, babası korucu. Beden eğitimi öğretmeni olmak istiyor. Yatılı Bölge Okulu’ndayken Hakan öğretmenin kurduğu takımda futbola başladı. "Futbolu sokak topu olarak biliyordum. Bambaşka güzelliklerini öğrendim. Bu sayede çevrem genişledi, arkadaşlarım oldu. İnsan ilişkilerinde daha başarılı oldum. Takım ruhunu öğrendim. Ailem futbolla uğraşmamı istiyor. Bizim gibi köylerde kalmayın, gidin bir yerlere varın, diyorlar. Babam köyde olduğu için maçlara gelemiyor ama ağabeyim geliyor. Köye gittiğimde kız-erkek karışık maç yapıyoruz. Köydekiler bize erkek gibi kız, diye iltifat ediyor."

SAİME AKAR (19)

Hem hakem hem futbolcu

Atatürk Lisesi son sınıf öğrencisi. Dört kardeşten biri. Babası mahalle muhtarı. Futbolla hakemlik yaparken tanıştı. İki yıldır il hakemi. "Futbolun bütün kurallarını biliyorum. Hedefim iyi bir futbolcu ve FIFA kokartlı hakem olmak. Ailem hiçbir maçı kaçırmıyor. Tribünlerden destek veriyor.

FORVET SABRİYE ÖLMEZ (15)

Eskiden çekingen bir kızdım şimdi hakkımı arıyorum

Hakkári Lisesi 2. sınıf öğrencisi. 7 kardeşten biri, babası işsiz. Yatılı Bölge Okulu takımındayken de iyi bir forvetti. "Başaracağımıza inandığımız için takımı kurduk. Ailem güzellikle karşıladı. Sen istiyorsan, bizim söyleyecek sözümüz yok, dedi. Futbol benim kendime olan güvenimi artırdı. Eskiden itiraz edemeyen, çekingen bir kızdım. Şimdi daha cesur hissediyorum kendimi. Hakkımı arayabiliyorum. En büyük hayalim, Milli Takım’a girmek. Amacım, inşaat mühendisi olmak."

TEKNİK DİREKTÖR CEMİLE TİMUR

En büyük korkuları evlendirilmek

Takımdaki kızların benim 10 yıl önce yaşadığım zorlukları yaşamalarını istemiyorum. Spora ilk başladığımda ailem bana karşıydı. Şimdi çevreden bırakın baskı görmeyi, benimle gurur duyuyorlar. Antrenmanlara gelip tezahürat yapıyorlar. Eve gittiğimde beni değer vererek karşılıyorlar. Kızlar çok istekli. Feodal geleneklerin çok yoğun olduğu bu bölgede kız çocuğu olarak karşılaştıkları zorluklar daha da artıyor. Ama azimle, istekle ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Aileleri de büyük destek veriyor. İmkanları çok kısıtlı bu şehirden çıkış yolu bulmaları, gelir elde etmeleri, okumaları, kendi ayaklarının üstünde durabilmeleri için futbolu tek yol olarak görüyorlar. Kızların da en büyük isteği bir an önce ailelerine futbol yoluyla gelir sağlamak. Ama en önemlisi de kendi hayatlarını kurmak. En büyük korkuları evlendirilmek. Futbol sayesinde ve futbola verilecek destek sayesinde ailelerinin evlendirme isteğine karşı koyabilirler ama çoğunun aklında şu soru var: Bizim sonumuz nereye varacak?

KALECİ NESLİHAN ASLAN (14)

Rüyamda Rüştü gibiyim tribünler nefes tutmuş ben uçup topu yakalıyorum

Cumhuriyet İlköğretim Okulu 7. sınıf öğrencisi. 10 kardeşten biri. Babası işsiz. Mahalle arasında arkadaşlarıyla futbol oynardı. TV’de küçüklüğünden beri maçları kaçırmıyor.

"Kız takımı kurulacağını duyar duymaz gelip kayıt oldum. Ailem izin verdi, hiç itiraz etmedi. Hedefim Milli Takım kalecisi olmak. Daima Rüştü’yü örnek alıyorum. Rüyama giriyor. Tıpkı onun gibiyim, tribünler nefesini tutmuş, ben uçup topu yakalıyorum, o anda uyanıyorum."

Malzeme ve gıda yardımı bekliyoruz

Futbol Federasyonu Hakkári İl Temsilcisi Adnan Aykut

Bu 19 kızın eşofmanı, antrenman malzemeleri yok. Üstelik bir futbolcunun ihtiyacı olan besinleri tüketebilecek maddi imkandan da yoksunlar. Futbolun spor olduğuna, sporun da dostluk ve kardeşlik olduğuna inanıyorum. Hakkári adını kız takımının başarısıyla tüm Türkiye’ye duyurmak istiyorum. Kızları İstanbul’un, İzmir’in kadın futbol takımlarına transfer etmek ve Milli Takım formasını giydirmek, en büyük hayalim. Önümüzdeki günlerde başlayacak olan Bayanlar Ligi Müsabakaları’nda başarılı olmayı hedefliyoruz. Bunun için de sponsor kurum, kuruluş ve işadamlarının, kızların antrenman malzemeleri ve gıda ihtiyaçlarını karşılamalarını bekliyorum.

KAPTAN ŞÜKRİYE KURT (15)

Futbolla herkesin gözdesi oldum

Takım kaptanı ve forvet oyuncusu. 11 kardeşten biri. Babası emekli köy korucusu. Anadolu Öğretmen Lisesi 10. sınıf öğrencisi. Futbolla çocukluğunda sokakta oynayarak tanıştı: "Sokak sporundan buralara geldim. Ligde oynamak, il dışına çıkmak ve ülkesine hayırlı bir sporcu olmak istiyorum. Transfer, neden olmasın? Emine Demir, benim en yakın arkadaşımdı. Yatılı Bölge’de aynı takımdaydık. Kendi köşesinde oturur, kimseyle konuşmazdı. Takımda yeteneği ortaya çıktı. Başarılı bir futbolcu oldu. Onun gibi Milli Takım forması giyeceğim. Zidane, Delgado, bir de son dakika golcüsü Semih gibi olmak istiyorum. Ben eskiden tanınıp bilinmeyen biriydim. Futboldan sonra herkesin gözdesi oldum. Bu da çok gurur okşayıcı bir şey."

DEFANS ŞERİFE TARHAN (16)

Bu dağları aşmak istiyorum

Ticaret Meslek Lisesi 2. sınıf öğrencisi. Beden eğitimi öğretmeni olmak istiyor. 7 kardeş. Babası yazları inşaatlarda çalışıyor.

"Arkadaşlarım gibi benim de hedefim Milli Takım. Başaracağıma inanıyorum. Futbola bakış açım değişti. Ailem beni destekliyor. Doğu Anadolu’dan çıkmak, bu dağları aşmak, Batı’daki şehirlere gidip top oynamak istiyorum. Buradan çıkışım futbol sayesinde olacak. Aynı zamanda üniversiteyi de okuyacağım."

HATİCE YAŞAR (12)

Arkadaşları Messi diyor

Vali Orhan Işın İlköğretim Okulu 7. sınıf öğrencisi. 6 kardeşten biri, babası işsiz. Takımın forveti. Müthiş çalımlarıyla en dikkat çekici futbolcu. Arkadaşları ona Arjantinli ünlü futbolcu Messi’nin adını vermiş lakap olarak. Hedefi Türkiye’nin en iyi futbolcusu olmak ve ailesini kurtarmak. Alex’in üstüne başka futbolcu tanımıyor. "Her zaman futbolcu olmayı hayal ettim. takımda ailesinden en çok destek alan benim. Babam hep antrenmanlara geliyor."