Güncelleme Tarihi:
Sırtımdaki domatesi Hürriyet’te gördüm
Ermeni tezlerini kabul ettirme konferansı
BİLGİ Üniversitesi’nde yapılan Ermeni Konferansı’nın ikinci günü ilginç tartışmalara sahne oldu. Erim hükumetleri döneminde Sağlık Bakanlığı yapan Cevat Aykan, 1915 yılında memleketi olan Tokat Erbaa’da yaşananları anlatırken, ‘Türklerle Ermeniler yan yana değil, iç içe yaşıyordu. Ermenilere karşı bir düşmanlık yoktu. Tehcir kararı alındığında, Tokat’ın ileri gelenleri toplanarak, Ermeni kızları niháhlarına alıp çocukları evlatlık edindiler’ dedi.
ARTIK TABU DEĞİL
Dünkü oturumlar sırasında en çarpıcı tebliği ise Prof. Baskın Oran sundu. ‘Ermeni meselesi tabu olmaktan çıktı, bu konferans bunun tescilidir’ diyen Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Oran, Diaspora Ermenileri’nin de Türkiye’ye karşı başka kanalları kullanmaktan vazgeçmeleri gerektiğini söyledi. 1960 ve 70’lerde solculuk adına milliyetçilik, anti-emperyalizm adına da yabancı düşmanlığı yaptıklarını belirten Prof. Oran, ‘Ben hayatımda ilk Ermeni’yi 19 yaşımda Amerika’da gördüm. Ermeni sorunu diye bir sorun bulunduğunu da orada öğrendim’ dedi. Prof. Oran şöyle konuştu: ‘1915’teki katliam Ermeni halkında nasıl büyük bir tepki yarattıysa, Asala’nın Türk diplomatlarını öldürülmesi ve katillerin cezasız kalması da Türk toplumunda benzer bir tepki yarattı ve bu da Ermeni sorunu tabusunu derinleştirdi. Bazı arkadaşlar, soykırımın sosyal bilim terimi olabileceğini de söylüyorlar. Soykırım, sosyal bilim değil hukuk terimidir. 1948 Soykırımın Önlenmesi Sözleşmesi çıkınca, Yahudi soykırımı ile benzerlik teşkil etsin diye Ermeniler bu kavrama sahip çıkmışlardır.’
3 T’DEN VAZGEÇİN
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu kadrosunun tamamen İttihatçılar’dan oluştuğunu da hatırlatan Prof. Baskın Oran, bu durumun Misak-i Milli’ye eklenen ‘tecziye’ (cezalandırma) maddesini işlemez hale getirdiğini ifade etti. Prof. Oran, bir soru üzerine diaspora Ermenileri’nin ‘ÜÇ T’ diye özetledikleri ‘tanıma-tazminat-toprak’ siyasetinden vazgeçmesi gerektiğini vurgulayarak, diasporanın diyalog sürecinden sonra diyalog kanallarını açık tutması gerektiğini söyledi.
KATLİAMA HAYIR
Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Ahmet Kuyaş ise ilk gün konuşan Doç. Taner Akçam’ın, Ermeni katliamında İttihat-Terakki’nin bütün mensuplarını suçlamasına karşı çıkarak, ‘Tehcir kararına tamamen karşı çıkan İttihatçılar olduğu gibi, tehcire evet, katliama hayır diyen pek çok İttihatçı da vardı. Dolayısıyla İttihatçıları toptan suçlamak doğru değildir’ dedi.
Dost oldular
İlk gün Prof. Murat Belge ile Turkish Forum temsilcisi Fatma Sarıkaya arasında tartışma yaşanmıştı. İkinci gün Sarıkaya ile Belge gayet dostane bir biçimde sohbet etti.
İlk günkü gergin havanın olmayışı, toplantıya katılımı da artırdı. Salonlar ilk güne göre çok daha kalabalıktı ve herkeste genel bir rahatlama olduğu apaçık görülüyordu.
Yabancı medya mensupları, koridorlardan yaptıkları canlı bağlantılarla konferansta tartışılanları anında dünyaya duyurdular.
Sahtekarlık yapılıyor
‘Ermenilik Halleri’ başlıklı oturumda, izleyiciler arasındaki Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi kurucularından Prof. Dr. Gürhan Çuhadaroğlu soru sorma gerekçesiyle söz aldı, ‘Ermeniler, Türkiye’nin her yerinde katliam yaptı. Bunlar sahtekarlık yapıyor’ dedi. Bu sözlere Doç. Halil Berktay ‘Siz yalancısınız’ diye tepki gösterdi. Sabancı Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyelerinden Dr. Hakan Erdem de, Prof. Dr. Çuhadaroğlu’nu sükûnete davet etti.