2000 yılında hazırladığı iddianame ile Gülen'i yargılayan dönemin DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel, "Silahlı kuvvetlere bu kadar güçlü gireceklerini, sadece silahlı kuvvetlere değil, adliyeye de bu kadar güçlü gireceklerini, ele geçireceklerini tahmin etmemiştim. Ama ele geçirdiler. En sonunda da bu darbeyi de bu kadar güçlü yapacaklarını tahmin etmiyordum ama yaptılar" dedi.
#Nuh Mete YükselSAĞLIK Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Laikliğe karşı odak olmakla ilgili ceza alan bir siyasi parti oldu AK Parti. Laikliğe karşı odak olma, gelişen, büyüyen, muasır medeniyet seviyesine çıkan, dünya ile yarışan bir Türkiye laikliğe karşı odak olmaksa, böyle bir odak olmaktan ben onur ve gurur duyuyorum" dedi.
#Mehmet Müezzinoğlu2008 yılında AK Parti hakkında kapatma davası açılmasından sonra Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) bazı üyeleri ile görevlilerinin telefonlarının sahte isimler ile İBDA-C örgütü üyesi oldukları iddiasıyla dinlendiği ortaya çıktı. AYM’nin o dönemdeki askeri yargı kökenli üyesi Serdar Özgüldür’ün kardeşinin eşi de telekulağın hedefi oldu. Sahte isimler üzerinden alınan mahkeme kararları ile yapılan dinlemeler, Ankara’da HSYK Başmüfettişi Ali Rıza Karakan tarafından yürütülen telekulak soruşturmasında ortaya çıktı. Olaylar şöyle gelişti:
’ERZİNCAN Ergenekon terör örgütü’ davasının gizli tanıkları, Erzurum’da yüzleri mozaikli, video konferans sistemiyle mahkemede ifade verdi. Örgüt adına suç işlemek, rüşvet vermeye iştirak suçlarından yargılanan CHP’li eski milletvekilleri Erol Tınastepe ile Ahmet Ersin, gizli tanıkların ifade ve suçlamalarını kabul etmedi. İçinde pijama, traş takımı ve şemsiyesi olan çantasını gösteren eski vekil Ahmet Ersin, "Hukukumuzda tam bir gizli tanıklık terörü var. Gizli tanıklık tam bir müessese haline geldi. Maaş ödeniyor, iş bulunuyor, yeşil kart veriliyor. Şimdi işi gücü olmayan insanların bir kurtuluş yeri oldu bu gizli tanıklık" dedi.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın 2008 yılında AK Parti hakkında açtığı kapatma davasında, Anayasa Mahkemesi'nde yaptığı sözlü savunmayı “Demokrasi Savunması” başlığıyla kitap haline getirdi.
İkinci Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, AK Parti’ye ilişkin Anayasa Mahkemesi’nde açılan parti kapatma davasıyla ilgili olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan soruşturmada görev alan savcıların kimler olduğunun bildirilmesine karar verdi.Ergenekon mahkemesinin isimlerini sorduğu o savcılar HSYK'daki değişiklikle birlikte Yargıtay'daki görevlerinden alınmıştı.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yaz kararnamesinde çarpıcı isimler dikkat çekti. YARSAV’ın Kurucu Başkanı Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu İstanbul’a hâkim olarak atandı. CHP’den milletvekili seçilen İlhan Cihaner’i makamında gözaltına alan Erzurum Savcısı Osman Şanal, Antalya Savcılığı’na atandı.
Hasan Gerçeker’den boşalan Yargıtay Başkanlığı’na Nazım Kaynak seçildi. İlk turda 197 oy alan Kaynak’ın sınıf arkadaşı olduğunu söyleyen Başbakan Yardımcısı Arınç, “Yurtta beraber kaldığımız, her şeyinden emin olduğum pırıl pırıl bir Anadolu delikanlısıdır. Hasan Gerçeker 60’ıncı turda seçilmişti. Ve telefon dinleme kayıtlarına düştü birara ‘Ne olur bir oy, bir oy, bir oy’ diye bir yerler harekete geçiriliyordu” dedi.
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker'in yaş haddinden emekliye ayrılmasıyla boşalan Yargıtay Başkanlığı için seçim yapıldı. 197 oy alan 6. Hukuk Dairesi Başkanı Nazım Kaynak yeni başkan seçildi. Kaynak'ın başkan olarak ilk sözleri ''30 yıldır Yargıtay'da görev yapıyorum. Amacım yargı hizmetini daha hızlı götürmek'' oldu.