İbrahim Kalın: Cumhurbaşkanımız İslam İşbirliği Teşkilatı'nı olağanüstü zirveye davet etmektedir (2) 

Güncelleme Tarihi:

İbrahim Kalın: Cumhurbaşkanımız İslam İşbirliği Teşkilatını olağanüstü zirveye davet etmektedir (2)
Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2017 15:45

İbrahim Kalın: Cumhurbaşkanımız İslam İşbirliği Teşkilatı'nı olağanüstü zirveye davet etmektedir (2) 

Haberin Devamı

"KUDÜS İLE İLGİLİ OLARAK BU ADIMIN ATILMASI VAHİM BİR HATA OLACAKTIR" 
Hakime TORUN / ANKARA (DHA) - CUMHURBAŞKANLIĞI Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü, İsrail'in başkenti olarak tanıma girişimine ilişkin "Yaptığımız istişareler çerçevesinde, Suudi Arabistan Kralı'nın dün Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde verdiği mesajları memnuniyetle karşıladığımızı belirtmek isterim. Sayın Kral da Trump'a böyle bir adımın vahim bir hata olacağını ve bütün İslam dünyasına karşı büyük bir provokasyon olacağını ifade etmiştir. Kudüs'ün, Harem-i Şerif'in kutsiyeti, tarihi değeri Müslümanlar açısından kıymeti, dini ve tarihi önemi ayrıca devam etmekte olan barış süreci olmak üzere bütün unsurları ile düşünüldüğü zaman Kudüs ile ilgili olarak bu adımın atılması vahim bir hata olacaktır. Bu hatadan dönülmesi için elimizden gelen bütün gayreti bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da göstermeye devam edeceğiz. İsrail'in devam etmekte olan işgalciliğiyle ilgili de atılması gereken adımlar bu zirvede etraflı şekilde ele alınacaktır" diye konuştu.  

"PYD VE YPG İLE ABD'NİN DEVAM EDEN İŞBİRLİĞİNİ DE BU ÇERÇEVEDE YENİDEN DEĞERLENDİRMEK GEREKMEKTEDİR" 
Kalın, "Suriye ile ilgili süreç devam ediyor. Bu konudaki temel ilkemiz Suriye'nin toprak bütünlüğü çerçevesinde Suriye'nin bütün meşru temsilcilerinin kongreye davet edilmesi. PYD, YPG gibi teröre bulaşmış, kendisine bölgede özerk bir takım statüler peşinde olan grupların bu kongreye davet edilmemesi ilkesidir. PYD ve YPG ile ABD'nin devam eden işbirliğini de bu çerçevede yeniden değerlendirmek gerekmektedir. Sayın Trump'ın, 'PYD'ye silah yardımı yapılmayacak' sözünün, başka birimler tarafından başka yönlere çekildiğini, sahada da yardımların devam ettiğini görüyoruz. Bir terör örgütüyle bir başka terör örgütünü bertaraf edemezsiniz. YPG, PYD'ye verilen her silah aslında PKK'ya verilmiş bir destektir. Biz ilkeli tutumumuzu devam ettireceğiz. Bu desteklerin sona ermesi için gerekli girişimlerimizi sürdürmeye de devam edeceğiz" diye konuştu. 

KUDÜS BAĞLAMINDA TÜRKİYE- İSRAİL -AMERİKA İLİŞKİLERİ 
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'bu adım atılırsa İsrail ile diplomatik ilişkilerin koparılabileceği' yönündeki açıklamada bulundu. 
Benzer adımlar Amerika için de atılacak mı?" sorusuna Kalın, "Takip telefonu kapsamında kendisinin cumhurbaşkanımıza döneceğini söylemişti. Çalışmalar devam ediyor. Görüşme gerçekleştiğinde sayın Cumhurbaşkanımız bu konuyu Trump'a iletecekler. Hassasiyetlerimizi aktaracaklar. Atılacak diğer adımlar söz konusu olduğunda, istişareler neticesinde alınacak kararlara göre hareket edeceğiz. Burada İslam ülkelerinin birlik içinde hareket etmesi büyük önem arz ediyor. Bu konu sadece bir Filistin Ortadoğu meselesi değildir, küresel bir mesele haline gelmektedir. Bu bir adalet meselesidir. İsrail'in işgalinin ortaya çıkardığı fiili durumları hukuki hale getirme çabası maalesef Amerikan ve İsrail yönetimlerinin yaklaşık 40-50 yıldır izledikleri politikadır. Bunu kabul etmemiz hiçbir şekilde mümkün değildir. Ne tür adımların atılacağını hep birlikte değerlendireceğiz. Hıristiyanların Yahudilerin barış yanlısı tüm grupların bu vahim hatadan dönülmesi için çaba sarf etmesi büyük önem arz etmektedir" diye yanıt verdi. 

"ZARRAB DAVASINDA EN KÖTÜ SENARYO NE OLABİLİR?" 
"Zarrab davasında en kötü senaryo ne olabilir?" sorusuna Kalın şu yanıtı verdi:  "Şu ana kadar davanın seyrine, medyadaki yansıtılma biçimine baktığınızda Türkiye'ye karşı bunun siyasi bir operasyon haline getirildiği açık bir şekilde görülmektedir. Mesele artık hukuki bir dava olmaktan çıkmış  çok başka yerlere çekilmeye çalışılan bir siyasi dava haline getirilmiştir. Zarrab'ın hapishanede çıkmak için ne tür anlaşmalar yaptığı, ne tür yalanlar söylemeye hazır olduğu da kendisi tarafından ifade etmiştir. Burası üzerinden sayın cumhurbaşkanımıza, Türkiye Cumhuriyeti'ne bir siyasi algı operasyonu yapılmaya çalışılmaktadır. Biz hukuki olarak Halkbank üzerinden gerekli desteği verdik vermeye devam edeceğiz. Hukuki çerçevede izlemeye devam edeceğiz. Ama kamuoyumuzda bu davanın nasıl siyasi bir araç haline getirildiğini, Türkiye'ye karşı bir şantaj olarak kullanılmak istendiğini çok açık bir şekilde görmektedir." 

"İSRAİLLİLER İSTER BUNDAN RAHATSIZ OLSUNLAR İSTER MUTLU OLSUNLAR. BU BİZİ İLGİLENDİRMEZ" 
"İsrail'in Cumhurbaşkanımızı hedef alan açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Kalın, "İsrailliler ister bundan rahatsız olsunlar ister mutlu olsunlar. Bu bizi ilgilendirmez. Bu gerçeklerden rahatsız oldukları için, gayri meşru noktada olduklarını bildikleri için elbette bu açıklamalardan rahatsızdırlar. Burada İsrail Milli Eğitim Bakanı'nın 'Erdoğan İsrail'e saldırmak için hiçbir fırsatı kaçırmadı' sözleri son derece manidar. Düşünebiliyor musunuz, Filistin'i işgal etmiş bir devletin bakanı bunu söylüyor" diye konuştu. 

"KILIÇDAROĞLU'NUN 'AÇIKLAYACAĞIM, YER YERİNDEN OYNAYACAK' İDDİALARININ NE KADAR BOŞ OLDUĞUNU GÖRDÜK" 
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdartoğlu'nun son günlerdeki açıklamalılarına ilişkin Kalın,  "Kılıçdaroğlu'nun 'açıklayacağım, yer yerinden oynayacak' iddialarının ne kadar boş olduğunu gördük. Aynı senaryo tekrar ediyor. FETÖ'cülerin, Türkiye düşmanı çevrelerin ellerine tutuşturdukları 3-5 kağıt parçasıyla algı operasyonu yaptıklarını zannediyorlar. Bu tür iddialarla, saldırılarla bu tür çamur at izi kalır yaklaşımıyla ne cumhurbaşkanımızı ne hükümeti karalama lekeleme gibi başarı elde edemeyecekleri, milletimiz her seferinde sandığa gitmek suretiyle bunu gösteriyor" ifadelerini kullandı. 

MHP İLE OLASI İTTİFAK 
"2019 seçimlerinde MHP ile ittifak iddiaları"na ilişkin Kalın, "15 Temmuz darbe girişiminden sonra, MHP son derece milli yerli, parti çıkarlarından önce milli çıkarları önceleyen bir tutumu oldu. Doğal ittifak ortamlarının oluşması kaçınılmazdır. Teknik anlamda seçime giderken bir ittifak şeklinde bir çalışma partiler arası çalışmayı gerektirmektedir. Benim genel merkezden aldığım bilgide, şu anda yürüyen bir teknik çalışma yok. Ama bununla ilgili gerekli görüşmeleri arkadaşlarımız yaparlar" açıklamasında bulundu. 

"TRUMP'IN YÖNETİME GELDİKTEN SONRA ABD YÖNETİMİNDE BİR TAKIM ÇATLAKLARIN, FARKLILIKLARIN OLUŞTUĞU AŞİKAR" 
"Neden ABD'de Sarraf davasıyla başlayan, Ortadoğu'da Suriye ve Irak ile devam eden bu üçgende, ABD yönetimiyle ilgili olarak asıl sıkıntı ne?" sorusu üzerine Kalın şöyle konuştu: "Trump'ın yönetime geldikten sonra ABD yönetiminde bir takım çatlakların, farklılıkların oluştuğu aşikar. Dolayısıyla içerde tabi hangi gruplar hangileriyle nasıl mücadele ediyor bizim yorum yapmamız doğru olmaz. Bizim açımızdan da bunun bir sorun olduğu ortada. Trump'ın başkomutan sıfatıyla 'PYD'ye silah verilmeyecek' dedikten sonra Pentagon'un 'silah vermeye devam edeceğiz' açıklaması. Bu konuda kendi aralarında netliğin ortaya çıkması gerekir diye düşünüyoruz. Davalar meselesinde, New York'ta görülen davanın, mahkemenin hakimin sorularından medyaya yansıtılmasına kadar, bunun bir siyasi şantaj, algı operasyonunun parçası haline getirildiğini hepimiz görüyoruz, hayretler içerisinde de izliyoruz. Bu konuda, PYD konusunda, FETÖ'nün rahat hareket edilmesine izin verilmesi konusunda olsun, Türk-Amerikan ilişkilerini riske atan yaklaşımları görüyoruz. Şimdi bu kaçan kişiler ABD'de bu kadar rahat ediyorsa, acaba bunları kollayan birisi mi var, hangi gruplar bunu kolluyor diye soruların sorulması gayet doğaldır. Biz de soruları yöneltiyoruz ama tatmin edici bir cevap almış değiliz. Türk- Amerikan ilişkilerini önemi açısından karşı karşıya bulunduğumuz stratejik tehditler, meydan okumalar dikkate alındığında  böyle bir sorununun FETÖ gibi bir urun Türk- Amerikan ilişkilerinde bir sorun olmaya devam etmesi kabul edilebilir bir şey değildir. Maalesef şu ana kadar ne Obama ne de Trump yönetiminden kararlı bir duruş göremedik. Hukuk çerçevesinde taleplerimizi iletmeye devam edeceğiz." 

"17-25'TE FETÖ'CÜ SAVCILARININ TÜRKİYE'DE YAPAMADIĞI, BAŞARAMADIĞI ŞEYİ NEW YORK ÜZERİNDEN ..."
"Bu davaların sonucunda Türk bankacılık sistemine ceza çıkarsa Türkiye'nin tavrı ne olur?" sorusuna Kalın, "Geçmişte de örnekleri var. Bazı Avrupa bankalarıyla ilgili bir takım davalar olmuş. Hukuki süreci hep birlikte inceleyelim. Halkbank iyi bir avukat ekibi oluşturdu. Hukuki zemine oturduğunu bir görelim, ondan sonra gerekli adımlar atılacaktır elbette. Biz herhangi bir şekilde uluslararası hukuka bir işlem yapmamıştır Türkiye Cumhuriyeti. Ama bu konuların tekrar gündeme getirilmesi, 17-25'te FETÖ'cü savcılarının Türkiye'de yapamadığı, başaramadığı şeyi New York üzerinden hayata geçirmeye çalıştığını hepimiz görüyoruz" diye yanıt verdi. 

(AFRİN OPERASYONU) "SAHADAKİ GELİŞMELERLE ŞEKİLLENECEK BİR KONU" 
"Afrin operasyonu için hazırlıklar ne aşamada?" sorusuna Kalın şu yanıtı verdi: "İdlib'de çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulması için Türkiye olarak 12 gözlem noktasının sorumluluğunu üstlenmiş durumdayız. Orada bizim askerlerimiz gözlemci olarak bulunuyorlar. İdlib'deki kritik durumu biz de takip ediyoruz. Sivillere dönük saldırıların olmaması, yeni göç dalgalarının önlenmesi açısından önem arz ediyor. Afrin ile ilgili tehditler olduğunda TSK anında sınırdan cevap vermektedir. Bunun ilerisinde bir tehdit değerlendirmesi yaptığımızda, Türkiye olarak kimseye danışmadan adımları atarız. Tarih vermekten ziyade bu sahadaki gelişmelerle şekillenecek bir konudur." 

"ADİL ÖKSÜZ VE FETÖ'CÜLERİN KONUSUNDA BİR GELİŞME VAR MI?" 
"Merkel, Adil Öksüz'ün yakalanmasıyla ilgili talimat verdiğini söyledi. Adil Öksüz ve FETÖ'cülerin konusunda bir gelişme var mı?" sorusuna Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı telefon görüşmelerinde bu konular da etraflı şekilde ele alındı. Adil Öksüz konusu telefon görüşmesinde gündeme geldi. Merkel de bu kişinin Almanya'da bulunup bulunmadığına dair çalışma başlatacaklarını ifade ettiler. Şu ana kadar yeni bir bilgi yok. Konunun takipçisi olamaya devam edeceğiz" diye yanıt verdi. 

(ZARRAB) "KENDİNE GÖRE BİR ANLAŞMA YAPMIŞ, İTİRAFÇI OLMUŞ" 
"Zarrab için bir değerlendirme yapar mısınız?" sorusu üzerine Kalın, "Kendine göre bir anlaşma yapmış, itirafçı olmuş. Onu bir görelim bakalım. Tablo netleştikten sonra değerlendirme yapmak daha isabetli olur" ifadelerini kullandı.    
 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!