HEGEM Başkanı Adem Solak: Cinsel taciz konusunda en büyük sorun Güneydoğu'da yaşanıyor

Osman ŞİŞKO/TRABZON,(DHA)- ŞİDDETLE Mücadele Vakfı (HEGEM) Başkanı Sosyolog Adem Solak, kitapları ve akademik çalışmaları hakkında bilgi verdi. Ülkede yoğun şiddet yaşandığını anlatan, rakamlar vererek gençlerin, annelerin fiziksel şiddeti ile büyüdüğünü dile getiren Solak, cinsel taciz konusunda en büyük sorunun da Güneydoğu’da yaşandığını söyledi. Faili meçhullerin azaltılamamasının devlete ve adalete güveni azalttığına işaret eden Solak, “Bu da silahlanmayı getirir, çete, mafya, cemaat gibi kanun dışı yapıların büyümesini sağlar” değerlendirmesinde bulundu.
Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde, ‘Türkiye’nin Sosyal Risk Haritası’, ‘Şiddet Kültürü’ ve ‘Tunceli İli Sosyal Analiz Çalışması’ adlı kitaplarında ele aldığı konular ve akademik çalışmaları ile ilgili açıklamalarda bulunan Adem Solak, “Şiddet tarlasına dönen bir dünyada yaşıyoruz. Ülke olarak bunu çok fazla hissediyoruz. Çeşitli sosyal olaylar birden başlamaz. Geçmiş hikayeleri vardır. Başımızı ağrıtan olaylar terör olaylarıdır. PKK başta olmak üzere sonra ona eklenen cemaat terörü, FETÖ terör olayları var. Bunların her birinin dinamikleri esasında bir birine benzer. Ve hepsi çocukların ve gençlerin gidişatı ile birinci derecede ilgilidir” dedi.
“GENÇLER ANNELERİN FİZİKSEL ŞİDDETİ İLE BÜYÜYOR”
Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile ilgili hazırladığı raporlara değinen Adem Solak, “Diyarbakır, Çizre, Şırnak, Mardin, Tunceli, Elazığ ve Malatya gibi bölgelerde 25 bin gence ulaştık. Bu 25 bin gencin ciddi ölçüde en az yarısının annelerin fiziksel şiddeti ile büyüdüğünü gördük. Bu gençlerin ifadelerine göre annelerin yüzde 70’inin öfkeli davranış gösterdiğini, yüzde 65’inin babalarının öfkeli davrandığını, yüzde 80’inin kendini okulda, yüzde 70’inin de evde mutsuz hissettiğini öğrendik. Suçlu yakını sayısı oranının yüzde 34 olduğunu belirledik. Her 3 evden birinde eski bir mahkum var. Bunlar çocukların gidişatının riskli olduğunu gösteren şeylerdir” diye konuştu.
CİNSEL TACİZ KONUSUNDA EN BÜYÜK SORUN GÜNEYDOĞU’DA YAŞANIYOR
Cinsel taciz konusundaki araştırmalarla ilgili de açıklamalarda bulunan Adem Solak, “Bu konuda en büyük sıkıntıları Güneydoğu illerinde yaşıyoruz. Gençler yüzde 55 oranında cinsel taciz olaylarına tanık olmuş. Yüzde 3’ü cinsel tacize uğramış. Öfke ve kızgınlık duygusu yaşayanların oranı yüzde 85, kendine fiziksel zarar veren gençlerin oranı yüzde 40. Anlamsızlık duygusu yaşayanların oranı kızlarda yüzde 93, erkeklerde ise 83. Suçluluk duygusu yaşayanların oranı kızlarda yüzde 73, erkeklerde 65. Çocukluğunda cinsel tacize, tecavüze karışan insanlardır canlı bombalar ya da radikal kitle hareketi içinde bulunanlar. Tesadüfen olmaz. Hangi örgütten olursa olsun” ifadelerini kullandı.
FAİLİ MEÇHULLERİ AZALTAMAZSANIZ DEVLETE, ADALETE GÜVEN AZALIR
Faili meçhul olaylar konusunda da açıklamalarda bulunan HEGEM Başkanı Sosyolog Adem Solak, “2016’nın başında faili bulunamayan dosya sayısı 3 milyon 719 bin idi. Suçu önleme ve faili bulma işi polisindir, jandarmanındır. Türkiye’de Yunan ordusunun 2 katı özel güvenlik elemanı var. Bu kadar insanı seferber etmişiz. Bu kadar faili meçhul niye? Faili meçhulleri azaltamadığınız zaman insanların devlete, adalete güveni azalır. Bu silahlanmayı getirir, çete, mafya, cemaat gibi kanun dışı yapıların büyümesini sağlar. Aşiretlerin devletin yerine icraat yapmasına sebep olur. Bunları yaşıyoruz. Cemaat, PKK, Hizbullah terörü ile karşılaşmamız tesadüf değil. Çocuklarımızı böyle bıraktığımızda onlar olmazsa başka yapılar olur” dedi.
ANNELERİN EĞİTİMİ DÜŞÜK
Açıklamalarında, çocuk yetiştiren kadınların okuma yazma oranlarına da değinen Solak, Türkiye’nin sorun yaşadığı illerde bu oranın çok düşük olduğunu belirterek, “Kadınların ve kızların okullaşma oranını arttırmadığımız sürece bu terör olayları bitmez” diye konuştu. Çalışmalarını 30 bilim adamı ile birlikte hazırladıklarını kaydeden Adem Solak, “İnsan odaklı projelere geçemezsek, eğitim sistemini insan odaklı hale getiremezsek bu sıkıntılar, bu belalar bizim başımızı bırakmaz. Teröristlerimiz var fakat hapishanelerde onları dönüştürmek için Adalet Bakanlığı’nın uzmanları yok. Sosyal devletin içeride kalacakların dönüştürülmesi lazım. Birileri arızalı ise ve bunları tuttuysak, bıraktığımızda yine aramıza katılacaklar” ifadelerini kullandı.
ZİHİNSEL DÖNÜŞÜME İHTİYAÇ VAR
Başbakan Binali Yıldırım’ın, Güneydoğu’ya 4 senede 140 milyar dolar harcanacağını söylediğini dile getiren Solak, şöyle devam etti:
“Özellikle Kalkınma Bakanlığı ile mutabık kaldığımız bir şey var. Bu projelerin en az yarısı veya 3’te biri sosyal projeler olmalı. Ancak zihinsel dönüşümü sağlamadan hiç bir şeyi iyileştiremezsin. Türkiye en büyük yatırımı GAP’a yaptı. O zaman en vatanperver, toplum sever illerin o iller olması lazım. Oysa en büyük sıkıntıyı yaşadığımız iller orada. Sadece teknik yardım, sadece bedava yardım, sadece fabrikalar, sosyal olayları düzeltmiyor. Zihinsel dönüşüme ihtiyaç var. Raporlarda özellikle altını çizdiğimiz, insanımızı çağdaş insan haline getirmedikten sonra bu ağır sorunlardan kurtulma şansımız yoktur."
STRATEJİK PLANLAMAYA İHTİYACIMIZ VAR
Aile Bakanlığı’na bir yıl önce sitem ettiğini anlatarak açıklamalarını sürdüren HEGEM Başkanı Adem Solak, “Aile Bakanlığı’nda 600 kişi hainmiş. Ben onu gördüğümde bu devlet neredeydi? Manisa ilinde vatandaşa tehdit oluşturduğu için askeri atış alanlarıyla STK olarak mücadele ettim, kaldırdım. 60’da ihtilal yaşandı. İhtilal tankla olur. Niye bu tankları şehir alanlarının dışına almadınız. Yani bizim stratejik planlamaya ihtiyacımız var. Şunu öneriyoruz. Her ilin 5 yıllık stratejik eylem planlarının çıkartılması lazım. Kalkınma Bakanlığı bizim raporlarımıza inandı. Tunceli’den başladık. Diyarbakır, Bingöl, Elazığ ve Malatya illerini bitirdik. İstekli valilerle bizim il riskli il olmasa da bela gelmeden tedbir alınması lazım” diyerek açıklamalarını noktaladı.
Solak, bir gazetecinin Güneydoğu'daki çocuklara yönelik cinsel tacizlerle ilgili sorusu üzerine de, PKK'nın erkek çocukları kirli stratejiler uygulayarak bünyesine kattığını dile getirdi ve şunları söyledi:
"Güneydoğu'daki çalışmalarımızda PKK'nın belli kirli stratejiler uyguladığına inanıyoruz. Bunların biri de erkek çocuklara planlı olarak tecavüz edilmesi. Çünkü çocukken tecavüze uğrayan erkekler iç yarılma yaşıyor, kendini kirli hissediyor. Korkunç bir çatışma ile gençliği geçiyor. Ya intihar ediyor, ya uyuşturucuya, ya çeteye, ya mafyaya, ya da dini bir tarikata giriyor. Çünkü tek başına hayatı sürükleyemiyor. 25 bin genç arasında, cinsel tacize uğrayan erkeklerin daha fazla olduğunu görüyoruz." 

FOTOĞRAFLI

 -