Mehmet ÇINAR/ANTALYA (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Aralık 08, 2015 11:58
ANTALYA’da TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi’ndeki (TUG) en büyük teleskop olan Ruslara ait RTT150’nin kubbesinde, etraftaki mermer ocaklarından yayılan tozların biriktiği ortaya çıktı. Bu tozların derin uzay gözlemlerinin yapıldığı teleskobun aynasına zarar verdiği kaydedildi.
Antalya’da, Avrupa’dan Hindistan’a kadar en iyi uzay gözlemlerinin yapılabildiği TUG’da ABD, Japonya, Rusya ve çeşitli Avrupa ülkeleriyle ortak projeler yürütülüyor. Dünyada uzay gözlemlerinin en iyi yapılabildiği ender alanlardan biri olarak kabul edilen 2547 rakımlı Bakırlıtepe’de 1997’de açılan TUG, etrafındaki mermer ocaklarının oluşturduğu toz ve ışık kirliliği nedeniyle uzun yıllardır sorun yaşıyor.
Gözlemevi etrafında faaliyet gösteren 4 mermer ocağının oluşturduğu toz bulutu ve gece çalışmalarında kullanılan spot ışıklardan kaynaklı ışık ve toz kirliliğine yönelik TÜBİTAK Bursa Test ve Analiz Laboratuvarı’nda (BUTAL) bir analiz yaptırıldı.
HASSAS AYNAYA ZARAR VEREN TOZUN YÜZDE 99’U MERMERTUG’un en büyük teleskobu, Rusya Federasyonu’na ait 1.5 metre çaplı RTT150’nin (Russian Turkish Telescope) kubbesinde biriken tozların analiz sonuçlarında, TUG çevresinde faaliyet gösteren mermer ocaklarından kaynaklanan kalsiyum tozları bulundu.
Üç grupta toplanan analiz sonuçlarına göre RTT150 teleskobu kubbesindeki tozların yüzde 99’u, mermer ocaklarının oluşturduğu tozlar. Rapora göre, yüzde 90- 98’i kalsit (CaCO3), kristalleşmiş kalsiyum karbonat minarelinden oluşan mermerin düşük oranda da magnezyum karbonat (MgCO3) içerdiğine dikkat çekilerek, biriken tozların yüzde 99’unun kristalleşmiş kalsiyum minarel olduğu, hassas teleskop aynasına zarar veren ve net görmeyi engelleyen bu tozlardan da korunması gerektiği belirtildi.
YASAKLI ALAN OLDU AMA KİRLİLİK SÜRÜYORGözlemevine 5 kilometre çapındaki alan içersinde faaliyet gösteren 4 mermer ocağının oluşturduğu toz bulutu ve gece çalışmalarında kullanılan spot ışıklardan kaynaklı ışık ve toz kirliliğinin, uzay ve gökyüzü gözlemlerini olumsuz etkilemesi nedeniyle Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne yapılan şikayet üzerine Mahalli Çevre Kurulu, 225 kilometrekare alanı ’Yasaklı Bölge’ ilan etmişti.
Bu bölgede mevcut ocaklar dışında yeni ocak açılamayacak, mevcut ocaklar da kapasite artışına gidemeyecekti. Bu ocakların işletme ruhsatları en son 2021 yılında sona ereceğinden, hem doğa tahribatının hem de gözlemevi için toz ve ışık kirliliğinin süreceği anlamını taşıyor.
KAYAK VE YAYLA TURİZMİRTT150’nin yanı sıra, ayna çapları 60 santim ile 1 metre arasında değişen T100, T60, ROTSE III-d ile Radyo Teleskobu gibi teleskoplara sahip gözlemevinin yanı sıra, bölgede turizmden tarıma, doğal hayattan bölge sakinlerine kadar her alanda mermer ocaklarından şikayet ediliyor. Gözlemevinin eteklerinde dünyaca ünlü Saklıkent Kayak Merkezi bulunuyor. Akdeniz manzaralı kayak keyfi sunan kayak merkezinin yanı sıra, yaz döneminde de bölgede yayla turizmi yapılıyor.
ÜÇ OCAĞA KAPATMA DAVASISedir, kızılçam ve karaçamla kaplı ormanlık alanlara sahip bölgede, kurttan dağ keçisine çok zengin yaban hayatının yanı sıra, mutlak koruma altına alınmış su kaynakları da bulunuyor. Eteklerinde köylülerin portakal, limon, mandalina gibi narenciye ve nar ürettiği, yüksek alanlarında da hayvancılıkla uğraştığı bölgede, mermer ocaklarının hem tarımsal alanlara hem de doğal hayata büyük zarar verdiği düşünülüyor. Bölgedeki üç mermer ocağının kapatılması için de davalar açıldı. Hisarçandır köylülerinin dört mermer ocağından üçünün kapatılması için açtığı davalar sürüyor. Diğer ocağa dava açılması için de hazırlık yapılıyor.
17 ÜNİVERSİTE İLE ORTAK GÖZLEMTUG’da gözlem sorumlusu ve başuzman Murat Parmaksızoğlu, TUG’un İspanya’dan Hindistan’a kadarki coğrafyada en iyi astronomik görüşe sahip gözlemevi olduğunu belirtti. Murat Parmaksızoğlu, TUG bünyesindeki en büyük teleskop RTT150’nin 21 ton olduğunu, 360 derece sonsuz görüntü özelliğine sahip, hem görüntü hem tayfı anda alabilen dünyadaki 10 teleskoptan biri olduğunu söyledi. Bu teleskop üzerinde biriken tozların yüzde 99’unun mermer ocaklarından kaynaklanan kalsiyum olduğunun belirlendiğini anlatan Parmaksızoğlu, burada Rusya ve Kazan üniversiteleriyle yarı zamanlı ortak projelerin yürütüldüğünü, yine tozdan etkilenen diğer teleskoplarla da ABD, Japonya gibi ülkelerin yanı sıra, Türkiye’den de 17 üniversite ile gözlem ve projeler yürütüldüğünü kaydetti.
Kışın kayak, yazın da yayla turizmiyle büyük önem taşıyan Saklıkent’te mermer ocaklarının tarımsal alanlarda da çok ciddi zarara yol açtığını belirten Murat Parmaksızoğlu, bölgede DSİ tarafından ilan edilmiş mutlak koruma altındaki su kaynakları bulunduğunu söyledi.