Güncelleme Tarihi:
ÜSTÜNLERİN HUKUKU
“Türkiye, 4 temel konuda ciddi bir kopuş sürecini yaşıyor ve yaşayacak. Birincisi; Meclis ile devleti yönetenler arasındaki kopuş. Meclis’in yetkileri bir başka kişiye, yürütme organına verildiği için Meclis ile devlet arasında yönetim arasında ciddi bir kopuş var. Yönetenleri denetleyebilecek bir güç artık yok. Bu kopuş Türkiye’yi felakete götürür. İkincisi şu; taraflı Cumhurbaşkanı ile ona oy vermeyen milyonlar arasındaki kopuştur. Cumartesi günü AKP’nin genel başkanı olduğunda bu kopuş çok daha net bir biçimde ortaya çıkacak. Üçüncü temel kopuş; adaleti arayan toplum ile yargı arasındaki kopuştur. Hâkimler artık hukukun üstünlüğüne göre değil üstünlerin hukukuna göre, egemenlerin hukukuna göre adalet dağıtacak. Dördüncüsü; çöken adalet ve demokrasi ile birlikte Türkiye’nin uygar dünyadan kopmasıdır. Bu dört kopuş, devletin dinamiklerini çökertti.
10 Cumhuriyet çalışanı 198 gündür tutuklu. FETÖ’yü savunmaktan ötürü. Hayatı FETÖ ile mücadeleyle geçti... Cumhuriyet gazetesi internet sitesi sorumlusu Oğuz Güven, hapishaneye gülerek gitti, o da biliyor ki, içeride ve dışarıda olmanın farkı kalmadı artık. Türkiye Cumhuriyeti’ni yarı açık cezaevine çevirdiler.
‘KONTROLLÜ DARBE’
Yüksel Caddesi’nde İnsan Hakları Anıtı’nın önünde iki genç eğitimci açlık grevi yapıyorlar. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça. Sayın Binali Yıldırım’a rica ediyorum, genç iki kişinin ölümüne izin vermeyiniz, aileleri kabul edin, dertlerini dinleyin. İki kardeşime de istirham ediyorum, sorunlarınızı ister Türkiye’de, ister dünyanın herhangi bir yerinde söz verin dile getireceğim, vazgeçin bundan.
15 Temmuz’u fırsat bilip karşı darbe yaptılar, kontrollü darbe yaptılar ve şimdi milyonları perişan ediyorlar. Bu insanlık dramları boşuna yaratılmıyor, topluma gözdağı verilmek istiyorlar. Hep söyledim ‘evet’in vebali ağırdır, bu vebale ortak olmayın diye. Ortak olanlar derin bir pişmanlık içinde.
DIŞARıDA KEDİ ROLÜ
Putin ile Trump arasında gidip geliniyor, acaba meşruiyeti nerede buluruz, birisi benim sırtımı nasıl sıvazlar, bana nasıl gaz verir diye bir oraya bir oraya gidiliyor. Türkiye Cumhuriyeti devletinde böyle bir tablo yaşanmamıştır. Amerika’da neler yaptığını bilmiyoruz. Görüşmeler Türkiye’nin lehine sonuçlanırsa, buna saygı duyarız, ama farklı bir tablo ile Türkiye’ye gelinirse, söyleyecek sözlerimiz vardır. İçeride aslan kesilip, dışarıda kedi rolünü üstlendiğinizde dış politikayı götüremezsiniz.”